Ben halkıma aşık oldum

Haberin Devamı

Ben halkıma aşık oldum

İtiraf ediyorum, bazen Atatürk’ün bizim hakkımızdaki söylemlerini bizi motive etmek için biraz abartarak söylediğini düşünürdüm.

Ben de birçokları gibi şikayetçiydim ne duyarsız halkız, ne ilgisiz tipleriz diye...

Cesaret, adalet, doğruluk, dürüstlük çok da umrumuzda değil sanırdım...

Hatta Aziz Nesin’in dediği gibi zekamızdan bile şüphe ettiğim zamanlar olmuştu, yemin ederim...

Oysa şimdi, bu düşündüklerimden utanıyorum.

Ben halkıma aşık oldum

Sonra da hayranlık, derin bir takdir ve yürekten bir aşkla bakıyorum insanlarımıza, gençlerimize...

Haberin Devamı

Cesaretle direnmek, yürekle konuşmak, zekayla yaratmak, hoşgörüyle kucaklamak...

Görüyorum ki biz gerçekten buymuşuz, hatta daha fazlasıymışız...

Ben halkıma aşık oldum

Söylenen sözler, çekilen fotoğraflar, hazırlanan videolar her seferinde ağlatıyor beni...

Hem yaşanan acıların üzüntüsünden hem de derinlerden yükselen bir yaşama sevincinden ağlıyorum.

Acı ve sevinç aynı anda yaşanıyormuş meğer, bunu da derinden hissediyorum...

Galiba bu da başka türlü bir Aşk...

İnanın, ben halkıma aşık oldum...

Çoğu insan aslında başka insandır

Evet, halkıma aşık oldum, ama içinde müthiş güzellikler ve zenginlikler taşıdığı halde önyargılar, bilinçsiz seçimler, muhakemesiz kabullenmeler yüzünden bu güzelliklerin farkında bile olmayanlar olduğunu da biliyorum. Çünkü bu kişilerin çoğu kendi aklıyla değil, başkalarının aklıyla düşünüyor maalesef. O nedenle de kendileri olmayı değil, birilerinin uzantısı olmayı seçiyorlar.

Ben halkıma aşık oldum

Haberin Devamı

Oscar Wilde’ın dediği gibi ‘Çoğu insan aslında başka insandır. Düşünceleri başkalarının fikirleridir, hayatları taklittir, tutkuları alıntıdır.’

Hal böyle olunca da kolayca her yöne çekilebilen insanlar çıkıyor ortaya. Ama şunu da unutmamak gerekli; bunun nedeni okumamak, üniversite bitirmemek değil. Seçkin bir mesleğe sahip olmuş insanlarda bile rastlanabiliyor bu duruma. Çünkü, eksik olan öğrenim değil, düşünce eğitimi ile her türlü yargıdan uzak ve bağımsız bir muhakeme yapabilme yetisi. Bu öyle bir yeti ki, eksikliği, kendinden olmayanı yargılayan, vicdanı körelmiş ve zulme, bırakın karşı çıkmayı, kendine göre meşrulaştıran kişiler yaratabiliyor. Sonunda da benden olmayan yaşamasın diye diye bölünen ve kan davası güden toplumlar çıkıyor ortaya...

Haberin Devamı

Artık okullarda çocuklarımıza gereksiz bilgi bombardımanı yerine biraz daha insanlık ve hoşgörü eğitimi vermeliyiz galiba..


MEMENTO MORİ

Hiçbir kimliği sevmedim öğrenciliği sevdiğim kadar. Hala da çeşitli üniversitelerde öğrenciyim; internet sayesinde online yani uzaktan eğitim alıyorum istediğim konularda.

Bunlardan biri de Duke Üniversitesi’nden aldığım İrrational Behavior yani Mantıksız Davranışlar eğitimi. Geçenlerde çok ilginç bir ders işledik öğretmenimiz Prof. Dan Ariely ile birlikte...

Roma İmparatorluğu’nda Memento Mori diye bir söylem varmış. Savaşlarda büyük başarılar kazanmış, ganimetlerle dönen imparatorlara, komutanlara halk tarafından büyük sevgi gösterileri yapılır, dönemin tanrıları olarak nitelendirilirlermiş. Fakat onlar şehirde gösterişli bir şekilde yürürken hemen arkalarında özel görevli köleleri yürür ve kulaklarına devamlı ‘Memento Mori’ derlermiş. Anlamı ‘Ölümlü Olduğunu Hatırla’ olan bu sözle, bir gün öleceğini unutma, sınırlı olduğunu unutma, tüm kararların, seçimlerinle test edildiğini unutma ve sana aksini söyleyen içgüdüne güvenme demek isterlermiş...

Haberin Devamı

Ölümlü olduğunu unutacak kadar kendini kaybedenlere ne mi olurmuş? Henüz bilmiyorum, daha oralara gelmedik...

 

İŞTE TOPLUMU İYİLİKLE DÖNÜŞTÜRECEK BİR PROJE

İnsanlarımızı birleştirecek, yakınlaştıracak, belki bir dönem kaybetmiş olanları bile kazanacak projeler ve etkinlikler yapılmalı artık. İşte bunlardan biri; Kültürpark Rotary Kulübü çok çok önemli bir sosyal sorumluluk projesi yaptı. Yapmış olmak için değil gerçekten isteyerek, uğraşarak, yılmayarak ve inanarak yaptılar. Özellikle Seramik Sanatçısı Bahar Tabak’ın çabalarıyla Adalet Bakanlığı İzmir Çocuk Eğitimevi’nde 13 çocuğumuz dört ay boyunca seramik dersi aldı. Daha önce ellerine bile almadıkları seramik çamuruyla birşeyler yaratmak bu çocuklara farklı bir dünyanın kapılarını açtı. Sevgili Bahar ‘sabırsız,yerinde duramayan çok çabuk sıkılan bu çocukların en sevdikleri gün Salı günü oldu. Beraberce kısa zamanda çok yol aldık. 12 Haziran’da Eğitimevi bahçesinde sergimizi gerçekleştirdik. Hepsi birşeyleri başarmanın gururunu yaşadı, bizler de onlarla gurur duyduk’ diyor. Sergi günü ben de onlarlaydım, yaşadıkları büyük gururu gördüm. Yaptıkları eserler ise cidden görülmeye değerdi.

Haberin Devamı

Sanatın, ilginin ve sevginin eli değen bu çocuklar, emin olun, asla eskisi gibi olmayacaklar…

Yazarın Tüm Yazıları