Ayşe'nin gözlüğü

Derin erkekYaşı belli olmayan bir adam, evlenmeye karar verir.Adam, nedendir bilinmez, şanslı bir adamdır...Bir değil, üç alternatifi vardır. Yani, üç adet kadın, onunla evlenmeye hazırdır. *Ama o yaşı belli olmayan adam, kiminle evlenmesi gerektiğine bir türlü karar veremediği için, eşi olacak kadını seçebilmesine yardımcı olacak bir şey yapmaya karar verir:Üç kadına da 5 bin dolar vererek, o parayı harcamalarını isteyecektir.Üçü de gider, parayı kendince harcar.Belli bir süre sonra, o yaşı belli olmayan adam, üçüyle de tek tek görüşür ve beş bin dolarla ne yaptıklarını sorar.Birincisi, bütün parayı makyaj malzemelerine, bakım kremlerine yatırmıştır. İkincisi o beş bin dolarla borsada oynamıştır. Üçüncüsü de parayı beyaz eşyaya yatırmıştır.*Yaşı belli olmayan adam, birinci kadının eline geçen o beş bin doları neden makyaj malzemelerine ve bakım kremlerine yatırdığını dinler.Kadın şöyle der:- Bir erkek için güzel ve bakımlı bir kadınla beraber olmanın ne anlama geldiğini bildiğim için böyle bir şey yaptım. Sen her zaman bileceksin ki, her şart altında bakımlı bir kadınla berabersin, evde bile beni makyajsız, pejmurde bir halde göremeyeceksin. Senin için. Hep güzel olmak için.Yaşı belli olmayan adam, sonra gider borsaya beş bin doları yatıran kadını dinler:O da şöyle der:- Bir erkek için paranın ne anlama geldiğini biliyorum. Sizler manevi güvenceden çok maddi güvenceye ihtiyaç duyuyorsunuz. İktidar, güç bu yüzden sizler için daha önemli. Beş bin doları borsada on bin dolar yaptım. İkimizin geleceği için. Maddi garanti için.Ve sonra da yaşı belli olmayan o adam, elindeki parayı beyaz eşyaya yatıran kadının yanına gider ve en ciddi haliyle bir de onu dinler.O kadın da şöyle der:- Bir erkek için yuva, ev kavramının ne anlama geldiğini biliyorum. Hayatının büyük bir kısmı ne kadar dışarıda geçse de, içeriye bana ve ailene geldiğinde huzurlu güzel bir yuvaya seni sıkmayan boğmayan bir kadına gelmeni istedim. Senin için. Birlikte yaşayacağımız güzel evimizi bir yuvaya dönüştürebilmek için tüm o parayla beyaz eşya aldım.*Ve yaşı belli olmayan o adam kararını verir:En büyük göğüslü olan kadınla evlenir!*Bu aslında bir fıkra...Ama sizce de, Binbir Gece Masalları'ndaki Şehrazat'ın Şehriyar'a anlattığı o acayip öykülerden birini andırmıyor mu?Çünkü bu doğruluk payı haddinden fazla olan fıkrada erkeklere özgü bir ‘‘kopma’’ söz konusu. Her şeyi ölçer, biçer, tartarlar ama karar verirken abuk sabuk bir gerekçe öne sürerler.Bazen sırf memeleri büyük diye...Ama bazen de haddinden fazla büyük olan o memeler alay konusu olur.Yani mantık zincirini takip etmek mümkün değildir.Yok çünkü.Fıkradaki iki adet büyük meme, elbette ki bir çift mavi göz, haddinden büyük olan beyaz bir kalça, ya da iki adet güzel omuzla yer değiştirebilir.Ama sonuç değişmez.Erkeklere asla güvenilmez demek istemiyorum. Sadece ne yaptıkları belli olmaz. Yaş da kriter değildir.Onlar, yaşları ne olursa olsun böyledir.Hangi mantıkla, neye göre, kimi istedikleri bilinmez. Kendilerinin bile bildiğini sanmıyorum.*Fıkrayı bana bir erkek anlattı.Dar kalçası ve güçlü kasları vardı.Ama fıkradan yola çıkarak, ‘‘Derin erkek’’ diye bir yazı yazmamın bununla bir alakası yok.Anlıyorsunuz beni değil mi?*Derin erkekler, kadın ararlar mantık aramazlar. Demek istiyorum ki, size ilgi yapan bir adamın, birbirleriyle hiç alakası olmayan (biri esmer, biri kızıl, bir diğeri sarışın, biri küçük popolu, biri büyük popolu, biri acayip hareketli, biri gemi direği gibi sakin, biri küçük, öbürü büyük), hayattaki maddi ve manevi duruşları tamamen farklı sekiz kadına birden ilgi yaptığına tanık olunca ve dahası neredeyse adamların tümünün böyle davrandığını saptayınca başka türlü düşünmeniz mümkün olmuyor. Yani sormazlar mı adama, ‘‘O ya da bu’’ farketmiyor mu? ‘‘Etmez mi ediyor tabii!’’ deniyorsa, onların hepsinin birden peşinde işin ne? Sizce de bu mantıkta bir tuhaflık yok mu? Teşekkür ediyorum, var. O yüzden derin erkekler diye nitelendirdiğim grup için ‘‘mantık değil, kadın ararlar’’ önermesi bana son derece ‘‘mantıklı’’ geliyor. Doğaldır, öyle yaparlar.*Derin erkekler, boş zaman aramazlar, vakit yaratırlar. Demek istiyorum ki, ‘‘Boş zamanımda şu kadınla beraber olayım’’ demez, ortada beraber olunacak kadın varsa mutlaka o vakti yaratırlar. Çünkü derin bir erkek, (mesleği, işi, konumu ne olursa olsun) sevişmek için her zaman vakit bulur. Sinemaya gitmeye, çocuklarla ilgilenmeye, maaile yemek yemeğe zaman bulamayan, o hiç vakti olmayan, hep meşgul ve işlerinin yoğunluğu yüzünden baskı altında olan adamın sevişmek için nasıl vakit yarattığını bir türlü anlayamazsınız. O yüzden de haklısınız, hissedersiniz ama bir türlü kiminle seviştiğini, bunu nasıl becerdiğini bilemezsiniz.*Derin erkekler, parayla kadını kıyaslamaz, tamamlarlar. Demek istiyorum ki, herhangi bir ihalenin, işin, anlaşmanın sonunda kıyak yüzde seksen bir kadındır. Kendi aralarında öyle bir dil vardır. ‘‘Bu işi sana vereceğim ama avantam ne olacak?’’. Avanta, ki karşıdaki diğer derin erkek bunu gayet iyi bilir, ya rüşvet ya kadındır. İkisinin birden olması daha makbuldür. İş adamı ya da sıkı bir entellektüel farketmez, ulaşmak istenilen sonuç hep aynıdır. Sadece kullanılan araçlar farklıdır.*Derin erkeklerin mantıkları böyle olduğu için parası ve kadın organizasyonları ‘‘iyi’’ olan erkekleri, ‘‘başarılı’’ addeder, ilgiyle takip eder, hatta kendileriyle kıyas ederler. Yani bir erkeği genelde ezen, bir başka erkeğin entellektüel seviyesinden çok cinsel gücü ve parasıdır.Bu yazıyı daha derinlere inmeden burada kesmek istiyorum.Ama unutmadan bir de şunu söylemek istiyorum: Erkeklerin neredeyse tamamı derindir!Hamiş: Derinlemesine takip edemedim ama, derin devlet, devlet içinde başka bir devlet anlamına geliyordu. Derin erkek de, derin devlet gibi bir şey işte. Demek istiyorum ki, erkeklerin derinlerinde de başka bir erkek var. Ve bu ikinci kategorinin, birinci kategoriden suça daha meyilli olduğu kesin!
Yazarın Tüm Yazıları