Artık sigaraya son

SAĞLIK Bakanı Prof. Recep Akdağ, 4 Mart Dünya Kanser Günü dolayısıyla dün kanserle mücadele kampanyasını başlattı...

Haberin Devamı

Kansernedir.net'de her bilgi var

Bakanlığın Kanserle Savaş Dairesi Başkanlığı’nın, Prof. Dr. A. Murat Tuncer’in başkanlığında hazırlanan ‘Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezleri’nin (KETEM) tanıtımını yaptı. Dünyaya örnek olabilecek bir yeni bir model... Kanser taraması, kanserin erken evrelerde yakalanması için test ve muayenenin nasıl olacağının ayrıntıları açıklandı. Prof. Akdağ, KETEM’lerin sayısını 120’den 250’ye çıkartacaklarını da ekledi.

En çarpıcı bir uyarı da tabii sigara... Bakana göre, ülkemizin gelişmiş ülkelere göre en önemli farkı tütün nedenli kanserlerin daha fazla olması. Sigaranın bütün kanserler üzerinde etkisi var. Eski bilinenlerin aksine beslenmenin kanserde etkisi kısmen ilişkili... Gençleri sigaranın ‘cazibesi’nden korkutarak uzaklaştırmak gerek. (CHP’nin önergesi üzerine) Sigara yasağından geriye gidiş olmayacak. Aksine ilerdeki yıllarda sıfır sigara nispetine doğru bir gidiş olacak.

Haberin Devamı


Kanser vakaları her yıl yüzde 6 artıyor. 1993-98 arasında erkeklerde kanser artış hızı 165.8/100.000 iken 2003 yılında 216.3/100.000 olmuş. Kadınlarda ise bu on yıllık periyotta hız 97.3’den 151.2’ye yükselmiş... Türkiye’de erkek nüfusta akciğer, mesane ve mide kanserleri, kadın nüfusta da meme kanseri ve kolorektal kanserler daha sıklıkla izleniyor.


Oranlar çarpıcı... Bakan Akdağ, “Kısa ve orta vadede kanseri azaltmanın bir yolu var; o da sigara dumanını insanlardan uzaklaştırmak” dedi.


Hedef, 2030’lara kadar kanserden ölüm oranlarında yüzde 15 azalma ile yıllık yeni görülen vaka sayılarında yüzde 2’lik bir azalma gerçekleştirmek.


Öğretici ve bilgilendirici bir basın toplantısıydı. Kanser üzerinde ne öğrenmek istiyorsanız www.kansernedir.net’de var bugünden itibaren.

 

Akdağ’ın diğer sözleri


Hastanelerdeki teknolojik cihazlar bakımından geçmişe oranla üstünlük sağlandı. MR çekimi için bekleme süresi yok artık; üniversitelerde ise var. MR çekimleri artık daha ucuz olacak, Devlet Hastanelerinde bu cihazlar Tam Gün Yasası’yla daha verimli çalışacak.

Haberin Devamı


GDO
’lu ürünler, kanserden çok alerjik vaka yaratır...


Üyelerin istediği gibi özel sağlık sigortalarının, erken tanıyı sigorta kapsamına almaları doğrudur ama zorunluluğu biz getiremeyiz. Özel sigortaların ufuklarını geliştirmeleri gerekir.

Tıbbi Sağlık Meslekler Yasası hazırlıyoruz.

Kanserci’ diye bilinen ve çalışmalarını Amerika’da sürdüren Dr. Ziya Özel’le ilgili bir soruya “Yıllardır duyuyoruz. Zakkumdan tedavi yapıyorsa çok daha para kazanır!” dedi. “Tıbbın dışındaki tedavilere karşı değiliz ama bunların da bilimsel bir kanıtı olmalı.”


Prof. Durmuş 7 yıldır yapmadığını bırakmadı

DOMUZ gribi aşısı oldum, niye pişman olayım. 3 milyon kişiye aşı yaptık. Toplumun yüzde 40’ına göre aşı getirdik; ama yüzde 5’te kaldı. Aldığımız 8.4 milyon doz aşıya 120 milyon dolar ödedik. Salgın sırasında 36’sı hamile 630’a yakın kişi öldü. Aşılananların içinde domuz gribinden ölen yok. Domuz gribinin bir yararı oldu, el yıkama farkındalığını yakaladık.

Haberin Devamı

- (Domuz gribi için) Eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş, bana 7 yıldır yapmadığını bırakmadı. Başka bir kaç hoca da çıktı, haksızlık yaptı. Aşı için 40 kişilik bilim kurulu karar aldı; buna karşılık genel cerrah olan birisinin (Durmuş) ne harbiyesi olur ki... (Meclis’teki Peygamber tartışması için) Bu gerginliğin sebebi Sayın Osman Durmuş’un talihsiz beyanlarıdır. Peygamber saygı ile anılır, çocukluğumuzdan beri de bizim kutsalımızdır. Bir başka husus bir araya getirilerek yapılan böyle bir konuşmaya tahammül edemeyiz.”


Prof. Akdağ, Meclis’te Bülent Arınç ile TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu arasındaki tartışmayı da ‘demokratik diyalog’ olarak nitelendirdi.

 

Eski CHP’li Bahçekapılı Soysal’a karşı yenilmişti

 

CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, Meclis’te önceki gecenin en tepkisel milletvekiliydi. Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer ile ilgili gensoru görüşmeleri sırasında konuşan Soysal “Bugün ülkemizde ne yazık ki Bakanlığın adı var, kendi yok” diyor. Yeni çıkan Sosyal Güvenlik Yasası’nı, çalışana haksızlık ve ihanet yasası olaraknitelendiriyor. Daha sonra, milyonlarca çocuğun yatağa aç girdiğini... 2009’da 92 maden işçisinin yerin altında canlarını yitirdiğini... Ağır ve Tehlikeli İş Kolu Yönetmeliğinin işlemediğini... İstanbul’da kot kumlama işlerinde çalışıp memleketlerine dönen gençlerin hasta olarak sahipsiz bırakıldıklarını... Tuzla tersanesi veDavutpaşa’da ilkel koşullarda çalışıldığını... Sendikalaştıkları için itfaiye’nin, adı Deniz Feneri’ne karışmış kişilerin kurdukları şirkete peşkeş çekildiğini ve itfaiyecilerin ikna odalarına çekildiklerini... İktidarın aç bıraktığı Tekel işçilerini ‘4/C kölelik kapsamı’na alarak kendilerine zulmedildiğini... Öğretmenlerin perişan edildiğini anlatıyor. Sonra da yoksulluk ve sefalet üzerine fotoğraflar göstererek “İşte memleketimden insan manzaraları” diyordu. AKP’li Ayşe Nur Bahçekapılı, Soysal’ın sözlerini ‘Eleştirileri sınırını aşan seviyesiz’ bir konuşma olarak nitelendiriyor ve “Başbakanın adını ağzına alırken dikkatli ol!” diye uyarıyordu. Buna karşı Soysal’ın şöyle oluyordu:

Haberin Devamı

Yani geçmişte mücahit idiniz, sonra müşahit oldunuz, arkasından müteahhit oldunuz, her işe müsait oldunuz.”

Bahçekapalı CHP’de iken, 1995’de Soysal’la Fatih İlçe Başkanlığı seçiminde yarışmış ve başkanlığı Soysal kaptırmıştı.

 

‘Yalancı Blair’

 

AB’de bir ülke gösterin ki işten çıkarılmalarının karşılığında dışarda pankartlı gösteri yapsın ve Başbakan “iş artık partim aleyhine dönmeye başladı” gibi son derece anti-demokratik bir laf etsin. İngiltere’de Tony Blair ifade vermeye giderken dışardaki halk karikatürlü ‘yalancı Blair’ diye protesto etti ama Blair “Bunlar İngilterenin düşmanı, benim o dönem yaptıklarımdan nemalanamayanlar” diye bir laf etti mi?

Haberin Devamı

Hangi AB ülkesinde başbakan gazetecilerin adlarını vererek ‘Beni gaza getirmeye çalışıyorlar’ gibi son derece kahvehane uslubuyla konuşabilir?

Okan ÖZTÜRK

 

Ne kadar inandırıcı

 

BÜLENT Arınç’ın TBMM başkanı olarak, 15.4.2004 tarihinde, kendisine, 23 nisan resepsiyonu esnasında Meclis protokol davetiyeleri ile ilgili soru soran birgazeteciye “... şeyini şeyttiğimin şeyi....” demişti.

Bir Meclis Başkanı olarak, kendisine, bu cevabı yakıştıran kişinin, Güldal Mumcu’ya üslup eleştiri getirmesi ne kadar inandırıcı oluyor! S.Ö.

 

GÜNÜN SÖZÜ

 

“(AB’nin Türkiye’den ithal edilen ürünlerde çıkan kalıntı oranının yüksek olması nedeniyle) Biber, armut ve kabakta ortaya çıkan kalıntı oranlarına bakıldığında, AB’nin çok da haksız olmadığını düşünüyoruz.”


Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (AYMSİB) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Satıcı

Yazarın Tüm Yazıları