Annemden sürekli üvey evlat muamelesi görmekten bıktım

Annemle aramızda sevgiye dair hiçbir şey yok. Ben ne yapsam, onun gözüne batıyor.

Güzin Abla, ben 19 yaşında genç bir kızım. 10 yıl önce ailece yurtdışına göç ettik. Ve tam 10 yıldır hayattan tat alamıyorum.
Bu zamana kadar gözümden yaş eksilmedi. Ben buralara hiç alışamadım.
Büyüdükçe, ailemle sorunlarım da büyüdü.
Özellikle annemle aramızda sevgiye dair hiçbir şey yok.
Her gün aşağılanıp hor görülüyorum. “Üvey evlat” muamelesi görmekten bıktım.
Evde bağrışmalar, kavgalar hiç eksik olmuyor. Ben ne yaparsam yapayım öz annemin gözüne batıyor. En ufak hatamda küfürler sıralayabiliyor, bağırıp çağırıp, aşağılayıcı sözler söylüyor.
Başkalarına, eşe dosta beni anlatıp rencide ediyor. Bu da çok zoruma gidiyor.
Ne yapacağımı bilmiyorum...
Bunları yaşayan bir tek ben miyim, yoksa benim durumumda olan başkaları da var mıdır, bilemiyorum.
Bu sorunumu okuldaki danışmanımla görüştüğümde, bana yardım edebileceklerini, yeni bir kimlikle başka şehirde yaşayabileceğimi söylediler.
Ama malum, bizim kültürümüzde tek başına yaşayan kızlar hor görülür. Hatta evlatlıktan reddedilir.
Gerçi kaybedecek bir şeyim de yok, ailede bir sevenim yok ama...
Ben bunca yıldır sevgiye aç büyüdüm. Bundan iki yıl öncesinde beni sevebileceğini düşündüğüm biriyle görüşmeye başladım.
Konuştuğum kişi köylümüzdü. Ama ailem bunu öğrenince tamamen cehenneme döndü ev.
Kim öz kızına böyle kötü sözler edebilir? Benim annem konu her açıldığında kalbimi eze eze bunu diyor artık. Bıktım tükendim.
Kaçmak kaybolmak istiyorum ama beni durduran bir şey var içimde. Elimi kolumu bağlayıp evlenmeyi mi beklemem gerekiyor? O zamana kadar bu hakaretlere göğüs mü germeliyim? Güzin Abla, acilen cevabını bekliyorum.
Rumuz: Aciz

Doğrusunu istersen güzel kızım, son zamanlarda seninkine benzer çok fazla mektup alır oldum.
Geçenlerde televizyondaki bir kadın programında da buna benzer bir durum vardı.
Bir genç kız, annesinin kendisine düşman gibi davrandığını, üvey anne olmasından kuşkulandığını ağlaya ağlaya anlatıyordu.
Bilmem annelere neler oluyor...
Hayattaki kırgınlıklarının, küskünlüklerinin, hayal kırıklıklarının bedelini öç alırmış gibi kendi kızlarından mı çıkarmaya çalışıyorlar?
Kadın olmanın giderek zorlaştığı ülkemizde, kendi yaşadıkları acıları kızlarının da çekeceğini bildiklerinden, böyle davranarak akıllarınca onları hayata mı hazırlıyorlar?
Aklımın almadığı, bir annenin öz evladına sevgiyi öğretmek, onu sevgiyle sarmak, tüm dünyaya karşı koruyabilmek yerine düşman gibi davranabilmesi.
Yabancı bir ülkede, tek başına yaşamanın zorluğunu ve tehlikelerini bilmesem, “Evet kızım, çık git o evden” diyebilirdim. Ama çok daha büyük acılar çekmenden korkarım.
Bu nedenle madem sevdiğine güveniyorsun, elinizi çabuk tutup bir an önce evlenmeye bakın diyorum.
O zamana kadar da hakaretlere kulaklarını tıka kızım. Belki de annenin bir psikoloğa ihtiyacı var.

Çevremde adım çıktı

Güzin Ablacığım, son zamanlarda kendimi çok kötü hissediyorum. Sevdiğim erkeğe bekaretimi verdiğimi birçok kişi öğrendi ve ne yazık ki adım çıktı.
Artık sevmeyi bilemiyorum. Aşık olduğumu düşündüğüm birçok erkek var...
Kendime çekidüzen vermem gerektiğinin farkındayım.
Derslerime odaklanıyorum ama olmuyor. Birini sevdiğimi nasıl anlarım? Bir de dedikodulara karşı ne yapmam gerekiyor?
Rumuz: Kırık kalp

Kızım bunu herkes nasıl öğrendi? Yoksa o genç mi herkese anlattı?
Birçok erkeğe aşık olduğunu düşünmense, henüz bu konuda olgunlaşmadığını gösteriyor.
Sorumsuzca davrandığının sen de bilincindesin sanırım.
Dedikodulara karşı ciddi ve dik duruşunla, her önüne gelenle yakınlık kurmamakla gereken cevabı vermiş olursun.
Gerçek anlamda aşık olduğunu anlaman için ise o kişiden başkasını gözün görmemeli.
Yazarın Tüm Yazıları