Vekillerin çok daha önemli işleri mi vardı

ÖNCE 87’nci İzmir Enternasyonal Fuarı’nın açılışına değineceğim. Efendim, Fuar 7 Eylül’de törenle açıldı. Dilerim ekonomik açıdan İzmir’e katkısı olur, ziyaretçiler de zengin programın keyfini çıkarır. Ancak açılış haberlerinde bir nokta dikkatimi çekti. Törene katılanlar arasındaki milletvekilleri. İzmir’in tam tamına 28 milletvekili var.

Haberin Devamı

 


YILDIRIM İHMAL ETMEDİ
Haberlere göre, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun, “İzmir’in düğünü” diye nitelediği Fuar’ın açılışına AK Parti’den iki, CHP’den de dört vekilimiz katılmış. Haaa CHP’den bir de genel başkan yardımcısı varmış. “Demek ki, kalan 22 milletvekilinin çok daha önemli işleri varmış. Yoksa vekil seçildikleri kentte 87’nci kez düzenlenen uluslararası fuara mutlaka katılırlardı herhalde” diye düşündüm. Ve de TBMM Başkanı Binali Yıldırım. Fuar açılışına katılarak, seçildiği kenti önemsediğini gösterdi. Çok da iyi etti.

9 EYLÜL KUTLAMALARI

İzmir’in doğum günü CHP
için fırsat olamaz mıydı

İZMİR’in kurtuluşunun 96’ncı yıldönümü örnek alınması gereken coşkuyla kutlandı. Törenlerin ayrıntılarına girmeyeceğim. Sabah Basmane’den başlayıp Cumhuriyet Meydanı’nda sona eren bayraklı yürüyüş bile, “Böylesi olursa ancak İzmir’de olur” dedirtti.
9 Eylül’de aklıma CHP düşüverdi: “O gün CHP de 95’inci kuruluş yıldönümünü Ankara’da kutladı. Genelde de orada kutlanıyor. Ben CHP’li ve de üst düzey yönetici olsam, bu yıl bir farklılık yaratıp İzmir’de kutlardım yıldönümünü. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu milletvekili seçen kentte. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun deyimiyle, ‘Bağımsızlık yolundaki direniş destanımızın simge kenti’ İzmir’in kurtuluş töreniyle birleştirirdim.
BİRLİK VE KAYNAŞMA
Kılıçdaroğlu ile törenlere katılan Muharrem İnce’yi el ele, kol kola verdirirdim. Vekilleri, il başkanlarını ve belediye başkanlarını burada toplardım. İzmir Büyükşehir zaten ev sahipliğini üstlenirdi. Kurtuluş ve kuruluş coşkusunu kaynaştırırdım. ‘Partide kamplaşmalar var. Yerel seçim öncesi hiç de iyi sonuç vermez’ gibisinden söylentiler çıktığı şu günlerde birlik, beraberlik, kaynaşma mesajı vermeye çabalardım. Bir anlamda yerel seçim seferberliğini 9 Eylül’de başlatmış olurdum.”
BU KADARI YETİYOR SANKİ
Sonra kendime gelir gibi oldum. Her şeyden önce CHP’li ve üst düzey yöneticisi değilim. Genel Başkan hangi önemli gününde İzmir’e geliyor ki? Ve de nasılsa İzmir onlara göre, “Çantada keklik. Çok da çabaya gerek yok.” Ne dersiniz, gerçekten öyle mi?

-----

SÖZ
SİZİN

BİR VEFA ÇAĞRISI

Haberin Devamı

Kör Hafız’ın adını
mutlaka yaşatalım

Haberin Devamı

KİMİMİZİN çocukluğunda, kimimizin gençliğinde Kemeraltı’nın simgelerindendi. Gözleri görmezdi, çarşı girişinde, “Beyaz benzin, uçak benzin” diye seslenerek o dönemin çakmaklarına benzin satardı. Ali Engin Nural’ın “Kör Hafız” diye anılan bu simge ve gazi seyyar satıcıyla ilgili bir çağrısı var. Büyükşehir ve Konak belediyelerine, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, Ege Genç İşadamları Derneği, İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve sivil toplum örgütlerine sesleniyor, kampanya açılarak, “Kör Hafız’a vefa” istiyor. Nural’ın mektubu şöyle:
TIBBİYE’DEN VATAN SAVUNMASINA
“Gerçek bir İzmirliydi. Kemeraltı Çarşısı’nda seyyar satıcı olarak 60 yıl çakmaklara benzin satarak geçindi. İzmir’in ve tüm Ege Bölgesi’nin en hareketli çarşısında ‘Benzinci Kör Hafız’ ismiyle tanınıyordu. Asıl adı Mustafa Ayrıközü’ydü, 1902 yılında İzmir’de doğmuştu. Tıbbiye’de öğrenciydi, mezun olup yaşamını hekim olarak sürdüreceğini hayal ederken vatan savunması için Antep’e asker olarak gönderilmişti.
İKİ CEPHEDE İKİ GÖZE VEDA
İşgal altındaki Antep’te Fransızlar’a karşı savaşırken sağ gözünü kaybetmiş. Ardından Musul iline gönderilmiş. Musul’u da İngilizler işgal etmişti. O cephede de İngilizler’e karşı savaşırken, bu kez sol gözünü kaybeder. İki gözünü de kutsal bildiği vatan topraklarını savunurken kaybeden Mustafa Ayrıközü, memleketi İzmir’e döner ve okuluna devam edemez. Kemeraltı Çarşısı’nda 60 yıl sürecek olan seyyar satıcılığa böyle başlar.
HEYKELİ DİKİLESİ ADAM
Kentimizin en büyük çarşısının böylesi bir simge kişisini nasıl unuturuz? Benzinci Hafız, 1997 yılında hür vatan topraklarında yoksulluk içinde göçüp gitmiştir. İzmir’in simge çarşısının uygun bir yerine anıtının yapılmasını, yine uygun bir sokağa isminin verilmesini öneriyorum.” (Kaynak: Alaattin Gürırmak)

-----

Haberin Devamı

BİR ALINTI
Barış Kaşıkçı’dan: Savaşın iyisi, barışın kötüsü yoktur. (Benjamin Franklin)

Yazarın Tüm Yazıları