Krampon odası devrimi

7 Kasım 1973... Bu tarih İngiliz futbolunda bir devrimin tarihidir.

Haberin Devamı

Avrupa kupası hayali kuran Liverpool, Kızılyıldız’a elenince “Bu işte bir yanlışlık var” diyerek şapkasını önüne koyar.

Öyle ya Liverpool, İngiliz liginde mutlu mesuttur ama Avrupa’da istenilen başarılara uzaktır.

NE İÇERSİNİZ SİR?
O halde kafayı değiştirmek lazımdı. Bu kafa devrimi Anfield’ın içindeki dar bir koridordaki odada gerçekleşecekti. 6 adam, bu penceresiz oda İngiliz futbolunu aydınlatacak futbol tartışmasının fitilini ateşler.

Bu odanın adı, ‘krampon odası’dır. Evet, bildiğiniz; futbolcuların kramponlarını koydukları bir oda. Tam bir ‘erkek odası’dır aynı zamanda, zira duvarlarında bol bol üstsüz kadın fotoğrafları da yer almaktadır!

Bu odada maç sonrası fikri tartışmaları efsane hoca Bill Shankly değil de yardımcısı Joe Fagan başlatır.

Haberin Devamı

Takımın fizyoterapisti Bob Paisley, krampon odasında yönetim kurulu odasından daha geniş çaplı tartışmalar yapıldığını söylüyor.

‘Sahada olan sahada kalır’ hesabı, konuşulan her şey de o odanın dört duvarı arasında kalıyor.

Ve zamanla katılımcıların sayısı artar hatta rakip takımların hocaları da davet ediliyor. Dahası Elton John da... Çünkü ünlü müzisyen o vakitler Watford’un başkanıdır.

Çok da güzel bir rivayet vardır. Derler ki, ‘Sir’e “Ne içersiniz” diye sorulduğunda “Pembe cin” demiş. Ama birayla yetinmek zorunda kalmış!

Gün geçtikçe krampon odası, maçlara dair iyi bir veri tabanı olur; hem istatistiki hem de fikri anlamda.

‘Eski stoper devrinin kapandığı’ ve artık ‘top yapabilen savunmacıya ihtiyaç duyulduğu’ başta olmak üzere, bir çok yeni fikir, bu odada filizlenir ve sonrasında sahaya yansır.

Liverpool gibi, bir çok kulüp ve milli takım için milatlar vardır. Genelde başarısızlıklar yeni bir sayfanın açılması için en büyük itici güç oluyor.

VARSA YOKSA LİG
Jonathan Wilson, ‘Futbol Taktikleri Tarihi’ kitabında bunları detaylıca anlatıyor. İthaki’den çıkan bu müthiş kitapta şunu görüyoruz ki biz ülke olarak futbolu çok geriden takip ediyoruz.

Aslında bugün bile geçerli olan bir çok kavram; dikine futbol, desen futbolu, hücumcu ön liberolar, kanat organizasyonları, sahte 9’lar vs... ne varsa, bundan 70-80 yıl önce de konuşulmuş ve uygulanmaya çalışılmış. Misal Lobanovski’nin kullandığı istatistikleri belki bugün bile kullanan yerli hoca yoktur!

Haberin Devamı

Sonuçta olan şu: Her dönem geçer akçe olan bir oyun sistemi oluyor. Sonra bir hoca çıkıp yine geçmişten de beslenerek, panzehirini üretiyor.

Türkiye, Rusya 2018 biletini alamadı. Galatasaray ve Fenerbahçe, Avrupa kupalarına ‘köy takımları’na elendi.

Ve ülke futbol ortamı, yine önündeki lig maçına bakmaya devam etti. Öyle ki bazıları Avrupa kupası maçlarına  bile ‘B takımı’ ile çıkma lüksüne sahip oldu! 

BABA HOCALAR!
Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi’ndeki kendi devrimi de yarın öbür gün ligde başarısız olunursa gölgede kalacak.

Türkiye’nin futbol dünyasındaki baş aktörler arasında karşılıklı eleştiri yok. Bir ‘baba hoca’, bir başka ‘baba hoca’yı fikren kıyasıya eleştirmiyor.

Haberin Devamı

Yerli hocalar, sadece yabancı hocalara karşı aslan kesiliyor!

Futbolumuzun yeniden bir zihinsel devrime ihtiyacı var. Tartışmalıyız. 80’lerdeki hücum futbolu, 90’lardaki pres futbolu gibi tartışmalar...

Hasılı, bizim de bir ‘krampon odası’na ihtiyacımız var...

Yazarın Tüm Yazıları