Akarcalı; Özelleştirme bu mu?

BU konuyu biraz ayrıntılı yazmak gerekiyor anlaşılan. Çünkü tarafların görüşlerine ayrıntılı bir şekilde yer vereceğiz.

Sorun, eski milletvekili ve Bakan Bülent Akarcalı’nın, köşemizde bir okurumuzun Ankara elektrik dağıtım ihalesini alan Enerjisa’nın, vatandaşın tercihini beklemeden ‘yangından mal kaçırır’ gibi sayaçları değiştirmesine gösterdiği tepki ile başladı. Köşemizde, binlerce elektrik sayacının parası ve takma bedelinin müşterilerden alınmasına okurların şikayetlerinin yeralmasının haklı bir tepki olduğunu belirten Akarcalı, “Vatandaşın ciddi biçimde bilgilendirmediğini” söylüyor.
Akarcalı, Enerjisa’nın web sitesinde doğru bilginin olmadığını savunuyor
İnternette yazdığı yazılarda “Sanki vatandaştan para almayıp sayaç ve elektriği bedavaya verirlermiş gibi” diyor. Sabancı Holding’le yaptığı görüşmeleri ayrıntılı şekilde aktarıyor. Ve Ankara elektrik dağıtımını milyarlarca liraya almış Enerjisa web sitesinde sayaçlar hakkında bulabildiği tek bilginin “3516 sayılı yasa kapsamında şikayete bağlı olarak arızalı sayaçların değiştirilmesi, 10 yıllık damga süresini doldurmuş sayaçların damga ve kalibrasyon işlemlerinin yaptırılması” bildiriyor.
Firmaya yönelttiği sorular karşısında aldığı yanıtlar üzerine şu şöyle diyor:
“Diyorlar ki, 3 sayaç tipi var, bu sayaçlardan seçtiğiniz (elektrik walt göre) biri ya da dilerseniz bakımını yaptırabilirsiniz ya da sizin aldığınız (herhangi bir yerden) sayacı bize teslim edip biz takarız sadece sökme ve takma bedeli ödersiniz, deniyor. (Not; bu bilgiler şirketin web sitesinde mevcut değil). Diğer sorulara da telefonla cevap veremeyeceklerini belirtiyorlar. Enerjisa için telefon, müşterisinle iletişim kurmaya yarayan bir araç değil! İleti adresinizi, telefon numaranızı alalım daha sonra sizi bilgilendirelim diyen yok!
Holding sahibi dahi durumdan rahatsız ama Enerjisa bu olaydan iki gün sonra dahi, müşterilere asgari bilgi vermeyi sağlayacak bir iletişim alt yapısını oluşturmayı düşünmemiş. Ve bu düzenin adı etkin-verimli-hizmet götüren özel sektör!
Peki, biz bu özelleştirmeleri yaparken, vatandaşa daha iyi ve ucuz hizmet gidecek, vatandaşına soğuk davranan devletçi anlayış yerine, ‘özel sektörün müşteri velinimetimdir anlayışı gelecek’ dememiş miydik? Hani nerde o anlayış?
Zamanında bu davranışı TEK yapsaydı, devletçi ve tekelci zihniyet vatandaşı umursamıyor der kınardık.”
Evet, vatandaş ciddi bir bilgilendirme yapılması gerekiyordu.
Tecrübeli bir siyasetçi olarak Akarcalı, tüketicinin hakkını koruyor.
Bakalım buna Enerjisa nasıl cevap veriyor.
Bekleyiniz.

YÖK’e çağrı merkezi

YÖK Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Rukiye Serttaş; “YÖK’ün telefonları niçin açılmıyor” (29.11.2011) başlıklı yazıya şu açıklamayı yaptı:
“YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya’nın talimatıyla yapılan incelemede, söz konusu telefon hattında (0312 298 79 09-10) ciddi bir yoğunluk olduğu saptandı. Bu teknik sorun çözüldü. Ayrıca YÖK ile iletişim için ilerleyen dönemde oluşturmayı düşündüğümüz bir ‘çağrı merkezi’ projesi ile bu tür sıkıntılara önlem almayı hedefliyoruz.”

Isı pay ölçerle faturamız arttı

GEÇEN hafta Ankara Hürriyet ekinde; Eryaman’da bir sitede, radyatörlere takılan ısı pay ölçerden sonra daha fazla ödeme yapmaları nedeniyle site yönetimini eleştirdikleri haberi çıkmıştı. Aynı sorunu ben de yaşadım.
Yine geçenlerde bir televizyon kanalı da, ‘Artık evlerde doğalgaza daha az para verileceği’ müjdeliyorlardı! Haberin devamında da merkezi sistemle ısıtılan bütün binalarda bu yılın sonuna kadar yeni sisteme yani ‘Isı Payölçer’e geçileceği duyuruldu.
Benim oturduğum binada üç yıl önce bu sisteme geçildi, sonuç; çok daha az ısınma, daha yüksek ücret ödeme! Nasıl mı? Merkezi ısınmanın kombi olmaya niyetlenmiş ama ikisinin arasında kalmış bir hali nasıl olursa öyle! Aslında konu, şakası bile yapılmayacak derecede can sıkıcı ve mağduriyet nedeni.
Son yıllarda yapılan binalarda kombi değil merkezi sistem tercih edilmeye başlanmışken, kombiye özenme işgüzarlığı vatandaşa hakikaten ne sağlamış merak ediyorum!
Ayşe ÖZKAN
Yazarın Tüm Yazıları