GeriSağlık Tek başına 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtaran Altın Kollu Adam... Her şey 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla başladı! "Umarım birileri benim rekorumu kırar"
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Tek başına 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtaran Altın Kollu Adam... Her şey 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla başladı! "Umarım birileri benim rekorumu kırar"

Tek başına 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtaran Altın Kollu Adam... Her şey 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla başladı! "Umarım birileri benim rekorumu kırar"

Henüz 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla yaşamı değişen bir adam... Anne karnındaki bebekleri tehdit eden bir hastalık... Ve kurtulan milyonlarca hayat... James Harrison'ın hikâyesi genelde bu üç cümleyle özetleniyor ama fazlası da var. İşte ayrıntılar...

James Harrison, Avustralya'da yaşayan sıradan bir insan. Ancak aynı zamanda bir o kadar da sıra dışı. Zira Harrison, tek başına en az 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtardı.

Harrison'ın hikâyesi 14 yaşındayken geçirdiği ağır bir göğüs ameliyatıyla başladı. Doktorlar akciğeri alınan ve çok fazla kan kaybeden Harrison'ın ihtiyacı olan kan bulunamazsa öleceğini söylüyordu. Neyse ki 13 ünite kan naklinin ve uzun bir tedavi sürecinin ardından Harrison, hayata tutunmayı başardı. Harrison, o günleri 2015 yılında NPR'a verdiği röportajda, "3 ay boyunca hastanede kaldım ve göğsüme 100 dikiş atıldı" sözleriyle anlatacaktı.

Henüz çocuk denebilecek bir yaşta başından geçen bu olay sayesinde Harrison'ın hayatı değişti.

O DA KAN VERMEK İÇİN CAN ATIYORDU

27 Aralık 1936'da New South Wales eyaletinin küçük yerleşimlerinden biri olan Junee kasabasında doğup büyüyen Harrison, ailesi tarafından "düzgün insan" olma ilkesiyle yetiştirilmişti. En önemli rol modeli babasıydı.

Harrison'ın babası düzenli olarak kan bağışı yapıyordu. Ameliyattan sonra hayatta kalmasını sağlayan şeyin başkalarının bağışladığı kanlar olduğunu öğrenen Harrison da babasının izinden gitmeye ve kan bağışçısı olmaya karar verdi. Bunu babasına söylediğinde aldığı tek yanıt, "Aferin" oldu.

Hayatını kurtaran kanların kaç kişiden geldiğini bilmiyordu Harrison. O kişilerle hiç tanışmamıştı. Hiçbirinin ismini bilmiyordu. Ama kendisi de kan bağışçısı olmak için can atıyordu. O dönemde Avustralya'da kan bağışı yapmak için 18 yaşını doldurmuş olmak gerekiyordu. Harrison da 18 yaşını doldurduğu gün en yakındaki kan merkezine gidip bağışçı oldu.

Sonraki 63 yıl boyunca kendisine ve babasına verdiği sözden bir an bile dönmedi. Neredeyse her iki haftada bir en yakındaki kan merkezine gitti ve bağışını yaptı. Seyahate ya da tatile gittiği zamanlarda bile yakınlarda bir kan bankası bulmaya çalıştı, bağışını hiç aksatmadı.

Tek başına 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtaran Altın Kollu Adam... Her şey 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla başladı Umarım birileri benim rekorumu kırar

Harrison'a son bağışında hayatını kurtardığı bebekler ve anneleri de eşlik etti

MAYIS 2018'DE "EMEKLİ" OLDU

Yaptığı bağışlarla rekorlar kıran ve "Altın Kollu Adam" unvanını kazanan Harrison,1.173'üncü ve son bağışını 11 Mayıs 2018'de yaptı.

Kendisi bağışçılığa devam etmek istese de Avustralya yasaları 80 yaşın üstündeki vatandaşların kan ve plazma bağışı yapmasına izin vermediğinden Harrison "emekli" oldu. Aslına bakılırsa Harrison, yaş sınırını geçeli epey olmuştu ancak yetkililer, kendisine bir istisna uyguladı.

Sydney Morning Herald gazetesinin o dönemki haberinde, Harrison'ın 18 yaşından 81 yaşına kadar 1.162'si sağ, 10'u sol kolundan olmak üzere toplam 1.172 kez bağış yaptığı belirtiliyordu.

HARRISON'IN ÖZELLİĞİ NEYDİ?

Avustralya Kızıl Haçı Kan Dairesi'nin verilerine göre, Harrison'ın bağışlarıyla 2,4 milyondan fazla bebeğin hayatı kurtuldu. Bunun sebebi Harrison'ın kanında bulunan ve bebeklerin anne karnında ölümüne yol açan Rhesus hastalığıyla savaşmayı sağlayan bir antikordu. Bu antikor kullanılarak bazı kadınlara hamilelik aşamasında uygulanan Anti-D iğneleri geliştirildi.

"Kan uyuşmazlığı" olarak da adlandırılan Rhesus hastalığı, basitçe hamile annenin kanının doğmamış bebeğinin kan hücrelerine saldırması olarak açıklanıyor. Rhesus hastalığı ileri vakalarda bebekte beyin hasarına hatta ölümlere yol açıyor.

Rhesus hastalığı annenin kanının Rh- bebeğin kanının ise Rh+ olduğu durumlarda meydana geliyor. Bebek Rh+ kanı babasından alıyor. Hastalık özellikle ikinci ve daha sonraki hamileliklerde görülüyor. Annenin vücudu, ilk hamileliğinde Rh+ bir bebek taşıyıp bu kana duyarlı hale geldiği durumlarda bebeğin "yabancı" kan hücrelerini yok eden antikorlar üretebiliyor. Bu da bebeğin ölümüne varan sonuçlara yol açabiliyor.

Tek başına 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtaran Altın Kollu Adam... Her şey 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla başladı Umarım birileri benim rekorumu kırar

Harrison'ın 1967'deki bağışçı kartı

KAN YERİNE PLAZMA BAĞIŞLAMAYA BAŞLADI

Harrison'a dönersek... Kan vermeye başladıktan birkaç sene sonra yapılan bir testte Harrison'ın kanında Rhesus hastalığını önleyen Anti-D iğnesinin temelini oluşturan antikorlar bulundu.

Bu keşfin ardından doktorlar Harrison'a, kan yerine plazma bağışı yaparak daha fazla kişiye yardım edebileceğini söyledi. Bunun üzerine Harrison, 1967'den itibaren plazma bağışlamaya başladı.

Doktorlar, Harrison'ın kanındaki bu hayat kurtaran özelliğin kaynağını açıklayamıyor. Ancak 14 yaşındayken geçirdiği ameliyat sonrası çok fazla kan nakli almasının bunda etken olabileceği düşünülüyor. Yetkililere göre, 26,5 milyon nüfuslu Avustralya'da kanında bu antikoru taşıyan kişi sayısı 50'yi geçmiyor.

"ZAMANINDA DEVRİM NİTELİĞİNDEYDİ"

Avustralya Kızıl Haçı Kan Dairesi yetkilisi Jemma Falkenmire, 2015 yılında yaptığı bir açıklamada, "Her ünite kan çok değerli ama James'in kanı özellikle sıra dışı. Onun kanı sayesinde hayat kurtaran bir ilaç üretildi. O günden bu yana Avustralya'da üretilen tüm Anti-D iğnelerinde James'in kanı kullanıldı. Avustralya'daki kadınların yüzde 17'sinden fazlası Rhesus hastalığı riski taşıyor. Yani James pek çok hayat kurtardı" ifadelerini kullanıyordu.

Falkenmire'ın verdiği bilgiye göre, Avustralya'da 1967 yılına kadar her yıl binlerce bebek Rhesus hastalığı nedeniyle hayatını kaybediyor, düşük vakaları ve yenidoğanlarda beyin kusurları çok sık görülüyordu. O dönemde doktorlar bu durumu açıklamakta zorlanıyordu.

Falkenmire, "Avustralya bu antikora sahip bir kan bağışçısını keşfeden ilk ülkelerden biri oldu. Bu keşif o zaman için devrim niteliğindeydi" diyor ve ekliyordu: "Bu antikorlar çok az insanın kanında bu yoğunlukta bulunur. James'in vücudu bol miktarda antikor üretiyor. Dahası bağış yaptıkça üretim artıyor."

Tek başına 2,4 milyon bebeğin hayatını kurtaran Altın Kollu Adam... Her şey 14 yaşındayken geçirdiği ameliyatla başladı Umarım birileri benim rekorumu kırar

KENDİ TORUNUNU DA KURTARDI

1967 yılıyla Harrison'ın emekli olduğu 2018 yılları arasında 3 milyon dozdan fazla Anti-D iğnesi üretildi. Bu iğnenin uygulandığı kişilerden biri de Harrison'ın kızıydı. Harrison, bağışçılıktan emekli olduğu dönemde yaptığı açıklamada, "Bu sayede ikinci torunum sağlıklı doğdu. Kurtardığınız hayatları bilmek, size kendinizi iyi hissettiriyor" diye konuşuyordu.

Bütün bunlar Harrison'ı ülkesinde bir kahraman haline getirdi. Yıllar boyunca pek çok ödül alan Harrison, aynı zamanda ülkenin en prestijli madalyalarından biri olan Avustralya Nişanı'na da layık görüldü.

"'Şunu yaptın, bunu yaptın, sen bir kahramansın' dediklerinde mahcup oluyorum. Bu benim yapabileceğim bir şey. Kan bağışçısı olmak yeteneklerimden biri, belki de tek yeteneğim. Bir odada oturup, kan bağışlıyorum. Bir bardak kahve içip bir şeyler atıştırdıktan sonra hayatıma devam ediyorum. Sorun ya da zorluk yaşamıyorum" diyen Harrison ise emekli olmasının ardından açılan bağışçı boşluğunu doldurabilecek herkese çağrı yaparak, "Umarım benim rekorumu birileri kırar" diyordu.

CNN International'ın "He donated blood every week for 60 years and saved the lives of 2.4 million babies" ve NPR'ın "Australia's 'Man With The Golden Arm' Retires After Saving 2.4 Million Babies" başlıklı haberlerinden derlenmiştir.

False