Süren: Yaşamı ve doğayı savunuyoruz

Güncelleme Tarihi:

Süren: Yaşamı ve doğayı savunuyoruz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2022 14:28

Didim Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği Başkanı Bilal Süren, sokak hayvanlarının yaşadıkları sıkıntıları, çözüm yollarını ve son günlerde yeniden gündeme gelen pitbull saldırılarını değerlendirdi. Süren, “Hepimizi kahreden saldırıların sorumlusu hayvanlar değil, onları canavarlaştıran sahipleri” dedi.

Haberin Devamı



130 kişiye yakın üyesi ve 16 kişilik yönetim kuruluyla yaklaşık 4 yıl önce kurulan Didim Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği (DİHAD) Başkanı Bilal Süren, sokak hayvanları konusunda hepimizin sorumluluğu bulunduğunu söyledi. Sokak hayvanlarının son günlerde yeniden tatsız olaylarla gündeme geldiğini kaydeden Süren, Umut Kaşan’a verdiği özel röportajda “Yaşamı ve doğayı savunuyoruz” dedi. “Yaşam alanları kentlerin sokakları olan hiç bir patili dostumuzu yalnız ve kimsesiz bırakmamak, ihtiyaçları doğrultusunda onları koruyup kollamak ve aslında sadece yaşamalarını değil, daha kaliteli bir yaşam sürmeleri için çabalıyoruz” diyen Süren, ‘hayvansever’ tanımını olabildiğince kullanmamaya çalıştıklarını söyledi. Kendilerini ‘yaşam hakkı savunucuları’ olarak nitelediklerini kaydeden Süren, derneğin kuruluş sürecini ve hedeflerini şöyle anlattı:

Haberin Devamı

Süren: Yaşamı ve doğayı savunuyoruz



SAYIMIZ GÖRÜNENDEN FAZLA

“Hayvanları ve doğayı koruyan, sokak hayvanları ve Didim’in çevre sorunları için çabalayan bir grup gönüllü iken, bireysel çabalarımızın daha çabuk sonuç vermesi, çok daha iyi faaliyetler geliştirebilmek amacıyla dernekleştik. Yine gönüllülerden oluşan dernek yönetim kurulumuz 16 kişiden oluşuyor. Bu dernekteki herkes gönüllü. İyiliğe gönüllü, yardıma gönüllü, yaşatmaya gönüllü, beslemeye ve bakıma gönüllü olarak katkı ve destek sağlıyoruz. Dernekleşmek hem daha kurumsal hem daha etkili hem de bizim gibi bağış ve yardımlarla faaliyet gösteren tüm diğer dernekler gibi aynı zamanda da koruyucu. Bizim yaklaşık 130 üyemiz var gibi görünse de nüfusu yazın yüzbinleri geçen, yaz-kış ayrı hareketli Didim’de aslında çok daha fazlayız.”

SOKAĞA TERK EDİP GİDİYORLAR

Sokak hayvanlarının yaşadığı sorunları dile getiren Süren, “Aslında onlar için her şey problem. En büyük sorunları da insanlar olabilir. Bir kere biz insanlar, onların barınma haklarını gasp etmişiz. Oysa bu dünya ortak yaşam alanımız. Birbirimizin yaşam hakkına saygı göstereceğiz. Öteki yok. Didim, diğer büyük şehirlere göre küçük olabilir ama sahası çok sıkıntılı” diye konuştu. Didim’de diğer kıyı kentlerinde olduğu gibi sokağa terk edilen çok fazla evcil hayvan bulunduğunu belirten Süren, şöyle devam etti: “Bu hayvanlar ufakken tatlı oluyorlar. Küçük, tatlı ve en sevimli bebek hallerinde, yaz tatilinde doğum günü hediyesi, çocuk oyalayıcı olarak sahiplenilen özellikle kedi ve köpeklerin büyümeye başlamalarıyla birlikte zorlaşan sorumluluklarına tahammül gösteremeyen kişiler, onları sokağa terk edip evlerine dönüyor. Sahiplenilen hayvanları büyütmek ve sabırla, sevgiyle eğitmek gerekiyor. Çiş eğitimi bile zaman ve ilgi istiyor. Çişini yaptı diye, tüyleri döküldü diye, kemiriyor diye, havlıyor diye baş edemedikleri tüm sorumluluklardan kaçmak için de tatil bittiğinde onları sokağa terk ediyorlar. Bundan daha vahşi bir durum yok. Ha öldürdün ha sokağa terk ettin. Artık onun yaşam alanı sokak değil ki. O artık kendini koruyamaz. Bakıma muhtaç büyüdü. Onlar insana bağımlı bir tür.”

MİKORİPÇLER KORUYUCU OLACAK

Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türk Veteriner Hekimleri Birliği arasında imzalanan protokol sonucunda artık sahipli kedi, köpek ve gelinciklere mikroçip takma zorunluluğu getirildiğini hatırlatan Süren, vatandaşlık numarası gibi bu mikroçiplerin de bir seri numarası olduğunu ve çipe bağlı bir de pasaport düzenlenerek hayvanların o kişilerin üzerine kaydedildiğini bildirdi. Hayvanlarda derinin altına acısız bir şekilde aşı gibi uygulan ve oldukça ucuz olan bu çiplerle hayvanların sokağa atılmasının önüne geçilmesi, çalınan ya da kaybolan hayvanların daha kolay bulunabilmesi ve özellikle bulaşıcı hayvan hastalıklarının kontrol altına alınmasının amaçlandığını vurgulayan Süren, “Mikroçip taktırmayan hayvan sahipleri 10 bin TL’ye kadar para cezası ödeyecek. Mikroçiplerin onlar için koruyucu olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı.



DİDİM ÇOK ŞANSLI

TÜRKİYE’de barınak şartlarının çok da iyi olmadığını belirten DİHAD Başkanı Bilal Süren, Didim Belediyesi Hayvan Barınağı’nın en iyi bakılan, sahip çıkılan, örnek gösterilecek barınaklar arasında yer aldığını söyledi. Barınaktaki veterinerlerin hayvanları çok seven, şartlarını zorlayan, hatta zaman zaman gönüllü olarak mesai dışı bile hizmet veren kişiler olduğunu vurgulayan Süren, “Aynı zamanda iki hekimimiz ile barınaktaki diğer çalışanlar derneğimizin üyesi. Çok şanslıyız ki Didim Belediyesi Hayvan Barınağı’na çok yakınız. Orada korumanın mümkün olmadığı, daha özel ilgi isteyen canlarımızı yaşatmak adına burada dernek binamızda misafir ediyoruz” dedi.

VATANDAŞLARDAN BÜYÜK KATKI

Belediye veterinerlerinin yanı sıra ilçedeki diğer özel veteriner kliniklerine teşekkür ettiklerini vurgulayan Süren, derneği bağış ve katlılarıyla destekleyen işletmelere, iş insanlarına, emekli maaşıyla mama alan, asgari ücretle çalıştığı halde maddi yardımda bulunan Didimlilerin de büyük katkılar verdiklerini bildirdi. Süren, “İlçemizde yaşayan yabancı uyruklu vatandaşlarımız da çok duyarlı ve yardımsever. Tüm geliri sokak hayvanları için harcanan çeşitli kermesler, düzenli etkinlikler organize edip onlarla birlikte Didim Belediyesi Hayvan Barınağı’na seyyar mobil bir ambulans kazandırdık” diye konuştu.



PITBULLLAR DEĞİL
SAHİPLERİ SORUMLU

SON günlerde bir kez daha gündeme gelen pitbull gibi saldırgan hayvanlarlar konusunda da açıklamalarda bulunan DİHAD Başkanı Bilal Süren, esas suçlunun hayvan sahipleri olduğunu söyledi. Gündem yaratan pitbulların terrier ve bulldog cinsi köpeklerin çiftleştirilmesiyle ortaya çıkan melez bir tür olduğunu ifade eden Süren, şöyle devam etti: “Bu haberleri duyunca kahroluyorum. Yaşamı savunan bizler için acı verici, çok üzücü hadiseler. Benim de evlatlarım var. Pitbulllar koruma içgüdüsü çok yüksek, özel yaratılmış bir ırk. Bu köpekler sahipleri tarafından uygulanan yanlış beslenme ve yetiştirilme yöntemleri sonucunda saldırgan davranış gösteriyor. Yani pitbulları tehlikeli hale getiren, canavarlaştıran insanlardır, sahipleridir. Ancak yetiştirdiği canavarı kontrol edemeyen bir insan yüzünden sokaklarda yaşayan tüm zavallı hayvanları zaten yetersiz olan barınaklara tıkmak da hayvan haklarına aykırıdır. Zaten ilgili kanuna göre şayet bir pitbull saldırı veya savunma amaçlı kullanılırsa silah olarak tanımlanıyor. Sadece bu şekilde, silah gibi yetiştirilmiş tehlikeli hayvanların değil, sahiplerinin de rehabilitasyona alınmalarını istiyoruz. Nasıl ki bir insan bir suç işlediğinde tüm insanlık cezalandırılmıyorsa, hayvanlar için de bu böyle olmalı.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!