İlham perim yarış atı değildir diyerek ödülü reddeden şarkıcı

Güncelleme Tarihi:

İlham perim yarış atı değildir diyerek ödülü reddeden şarkıcı
Oluşturulma Tarihi: Mart 01, 2003 00:23

Avustralyalı rock'çı Nick Cave'in yeni çıkan 12. albümü Nocturama'ya mutlu, dinlenmiş bir hava hakim. Albümün açılış şarkısı It's a Wonderful Life neredeyse neşeli bir şarkı.

Yine de Nick Cave'in dünyasında herşey günlük güneşlik değil. Albümde Still in Love, Dead Man in My Bed gibi gotik baladlara rastlamak mümkün. Nocturama albümünün prodüktörlüğünü Nick Launay üstlenmiş. The Bad Seeds'in kadrosu Mick Harvey (gitarlar, org, bas gitar ve perküsyon), Blixa Bargeld (gitarlar), Thomas Wydler (davullar ve perküsyon), Martyn Casey, Conway Savage (vokaller), Jim Sclavunos (vokaller) ve Warren Ellis'ten (keman) oluşuyor.

Çalkantılı, bunalımlı gençlik çağlarında insanın en büyük kurtarıcısı, rock topluluklarıdır. Benim ve 25 yaş üzeri grubun bir kısmı için Nick Cave bu görevi üstleniyor. Tıpkı Timsah Dundee ya da Sydney Opera Binası gibi Avustralya'nın kültürel değerlerinden biri kabul edilen Nick Cave her öğrenci evinin bir demirbaşıdır.

Nick Cave ile büyüyen neslin çoğu bugün 30'lu yaşlarının ortalarında, kariyer ve orta yaş krizleri yaşıyor. Siyah gotik giysilerinin yerini çoktan tayyörler almış durumda. Ama Nick Cave dinleyicisi gerekirse aylık harcamalarından keser ama gençlik rüyalarına ihanet etmez ve yeni albümünü muhakkak dinler!

2002 Avustralya turnesi esnasında temelleri atılan Nocturama albümü müzikal anlamda tematik çeşitlilikler sergilemesinin yanısıra, Avustralya'nın sonsuzluk ve hiçlik duygusunu da hissettiriyor.

Albümde Auden, Thomas Hardy gibi ozanların yanısıra Dylan ve Van Morrison gibi şarkı yazarlarının etkisi de ağırlıklı olarak hissediliyor. Kara mizah her Nick Cave albümünde olduğu gibi bu albümün de bir parçası. Umut, özlem, aşk, kaybetmek, şehvet ve diğer bütün insani duygular ustalıkla işlenmiş.

Albümlerini gizemli ve yorumlara açık olarak tasarlamak Nick Cave'in tipik davranışı. Örneğin Wonderful Life ve There is a Town şarkılarını muhtemelen birçok kişi büyük anlamlar yükleyerek dinleyecek, ama sadece bir hoş seda bırakmak için bestelenmiş olabilirler!

KOMİK KLİP

Şu anda müzik televizyonlarda gösterilen Avustralya'nın meşhur punk nihilist grubu The Saints'in üyesi Chris Bailey ile yaptığı düet Bring It On ise albümün en cesur şarkılarından. Yönetmen John Hillcoat, bu şarkının klibini çekmeyi üstlenmiş. Hillcoat, Nick Cave'e nasıl bir klip yapmak istediğini sorduğunda Cave, ‘‘MTV'de bugünlerde gösterilen klipler nasıl?’’ diye sormuş. ‘‘Popo sallayan bir sürü siyah kızdan ibaret’’ diye cevap vermiş yönetmen. Nick Cave de ‘‘o zaman biz de öyle yapalım’’ demiş. Böylece ortaya yarı çıplak siyah dansçıların sallanarak ekranı kapladığı komik bir klip çıkmış.

Kara mizahın gündeme geldiği bir başka şarkı da, evlilik hakkında komik ama şoke edici sözler içeren Dead Man in My Bed.

Nick Cave, Melbourne'da orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak doğdu. Çocukluğu düzenli, sıkıcı bir aile yaşamı içinde geçti. Cave, 80'lerin başında post punk'a ender rastlanan bir entelektüel boyut getirdi.

Avustralya'da kurulan ancak İngiltere'de şekillenen ilk grubu The Birthday Party 1983'de büyük bir devrim yarattı. Grup dağıldığında blues, folk ve popüler alanda çalışan müzisyenler Nick Cave ile çalışmak istediler. Halen The Bad Seeds üyesi olan Blixa Bargeld ve Mick Harvey (eski Birthday Party gitaristi) o tarihte grubun bel kemiğini oluşturuyordu.

Yıllar boyunca çok çeşitli üyeler eklendi, ayrıldı, ama Mick Harvey ve Blixa Bargeld grubun temel direkleri oldu. 1984 tarihli efsanevi albümleri From Her To Eternity'nin yayınlanmasının ardından Cave, Berlin'e taşınıp ilk kitabını yazmaya başladı. 1985 tarihli First Born Is Dead albümüne Nick Cave'in Tevrat, Elvis Presley ve Delta Blues'a duyduğu ilgi yansıdı.

AKTÖRLÜK DE YAPTI

1986'da Your Funeral My Trial albümünü yaptıktan sonra Nick Cave, Berlin'de ünlü sinema yönetmeni Wim Wenders ile tanıştı. Wings Of Desire ve Ghosts Of The Civil Dead filmlerinde rol aldı. 1988'de Tender Prey albümünü yaptı. Sonra Brezilya'ya Sao Paulo'ya taşındı. 1990'da yayınlanan The Good Son albümünü ve 14 dilde yayınlanan And The Ass Saw The Angel isimli kitabını burada tamamladı.

1992'de Henry's Dream, 1993'te Live Seeds, 1994'te Let Love In, 1997'de The Boatman's Call albümleri çıktı.

Grubun ticari anlamda en başarılı albümü 90'larda yayınlanan Murder Ballads oldu. Son derece uzun ve tuhaf şarkılardan oluşan bu albüm iki özel konukla daha da zenginleşmişti. Bir başka Avustralya ikonu olan Kylie Minogue ile Where The Wild Roses Grow ve PJ Harvey ile birlikte Henry Lee düetleri bu albümde yer alıyordu.

Cave, Murder Ballads albümünü çıkartmasının ardından 1996'da en iyi erkek sanatçı dalında ödüle aday gösterildiğinde MTV'ye yazdığı mektup hayranlarıyla bağlarını çok daha sağlamlaştırdı. Cave ödülü ilham perisinin bir at olmadığını belirterek reddetmişti.

Nick Cave'in dünya çapında bu kadar çok hayranının olmasının nedeni belki de alışılmış pazarlama yöntemleri ve kişiliksiz video klipleriyle dinleyicisini sömürmek yerine, samimiyetini hiç bir zaman kaybetmemesi.

MTV'YE YAZDIĞI MEKTUP

Rekabet onur kırıcıdır müzikle bağdaşmaz

Geçmiş yıllarda bana verdiğiniz destek için size minnettarım. Beni en iyi erkek sanatçı dalında bu ödüle aday gördüğünüz için de çok gururlandım. Kylie Minogue ve PJ Harvey ile birlikte yaptığımız düetleri sık sık yayınladığınız dikkatimden kaçmadı. Minnettarlıkla karşılıyorum. Tekrar samimi teşekkürlerimi sunmak isterim.

Bununla birlikte, en iyi erkek sanatçı dalındaki adaylığımın geri çekilmesini ve önümüzdeki yıllarda da olası adaylıklarımın iptalini rica ederim. Bu ödüllere, bu tip ödül törenlerinin rekabetçi doğasıyla uyum sağlayacak başkalarını aday göstermenizi rica ederim. Zira ben bu rekabetçi tutumla uyum sağlamıyorum. Her zaman müziğin özel ve bireysel olduğunu, başkaları tarafından ölçülebilecek bir şekle indirgenemeyeceğini düşündüm. Ben kimseyle yarışma içinde değilim.

Benim ilham perimle ilişkim çok hassastır. Benim görevim de onun bu kırılgan doğasını her zaman korumaktır. Benim ilham perim, bana bir şarkı hediye eder, ben de karşılığında ona hak ettiği saygıyı gösteririm. Bu durumda onu yarışma ve rekabetin onur kırıcı muamelesine maruz bırakmamam gerekir. Benim ilham perim bir at değildir, ben de bir at yarışında değilim. İlham perim bir at dahi olsa yine de onu bu kargaşaya sokmazdım. Bu kıran kırana yarışta ve yaldızlı ödüller dünyasında atım irkilebilir, beni sonsuza kadar terkedebilir.

Son albümüm için sarfettiğiniz çaba nedeniyle MTV'deki tüm insanlara tekrar teşekkür ederim. Ama istemiyorum...

İçtenlikle, Nick Cave 21 Ekim 1996
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!