'Ek protokol Kıbrıs'ı tanıma anlamına gelmez'

Güncelleme Tarihi:

Ek protokol Kıbrısı tanıma anlamına gelmez
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 27, 2005 00:00

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İngiltere Başkanı Tony Blair'in Londra'da gerçekleştirdikleri görüşme sona erdi. Blair, Türkiye'nin AB ile ek protokolü imzalamasının Kıbrıs Rum Kesimi'ni tanıyacağı anlamına gelmeyeceğini söyledi. Blair, Türkiye'nin AB'ye üye olmasının Avrupa'nın güvenliği için gerekli olduğunu vurguladı. Blair'in Downing Street 10 numaradaki konutunda gerçekleşen ve 1 saat 15 dakika süren görüşmede, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan ve İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw da hazır bulundu.    Görüşme sonrası Blair ve Erdoğan, ortak basın toplantısı düzenledi. "TÜRKİYE TERÖRLE MÜCADELEYE DESTEK VERİYOR"  Toplantının son derece dostça bir havada geçtiğini ve Başbakan Erdoğan ile öncelikle, iki ülkenin ortak sorunu olan terörü ele aldıklarını belirten Blair, Türkiye'ye ve Türk halkına, İngiltere'nin teröre maruz kaldığı dönemde verdiği destekten dolayı teşekkür etti.     Türkiye'nin de, İngiltere'nin de terörizmi ve doğasını iyi tanıdığını belirten Blair, Başbakan Erdoğan ile bu konuda ortaya konulabilecek işbirliğini görüştüklerini bildirdi.     Başbakan Blair, terörizmin çeşitli dinlere ve ırklara mensup insanları bölmesine izin verilmeyeceğini vurgularken, terör sorununa karşı birlikte omuz omuza ve kararlılıkla mücadele edileceğini kaydetti.     "TÜRKİYE'NİN EK PROTOKOLÜ İMZALAMASI KIBRIS'I TANIDIĞI ANLAMINA GELMEZ"  Blair daha sonra, gündemin en önemli maddelerinden Türkiye'nin AB üyeliği ve bu yolda önemli kilometre taşlarından birini oluşturan ek protokolün imzası konusuna değindi.     Başbakan Blair, Türkiye'nin AB üyeliği sürecinin 3 Ekim'de müzakerelerin başlamasıyla devamını dilediğini vurgularken, Ankara'nın ek protokolü imzalamasının Kıbrıs Rum kesiminin tanınması anlamına gelmeyeceğini vurguladı.  AB'DE BELİRSİZLİK  Bu görüşü daha önce 17 Aralık'ta ve AB'nin haziran ayı zirvesinde de vurguladıklarını hatırlatan Blair, Avrupa'da şu anda bazı belirsizlikler yaşandığını, ancak Türkiye'nin AB üyeliğinin zaman içinde gerçekleşeceğini ifade etti.     Blair, Türkiye'nin birliğe üyeliğinin, birliğin güvenliği açısından büyük önem taşıdığının da altını çizdi.     Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı, AB'ye doğru giden yolda Türkiye'de yapılan önemli değişikliklerden dolayı kutlayan Blair, bir soru üzerine, Türkiye'nin ek protokolü imzalamasının Kıbrıs Rum kesimini tanıması anlamına gelmediğini yineledi.     "TÜRKİYE İSTEDİĞİ AÇIKLAMAYI YAPAR”    Türkiye'nin ek protokolü imzalamasının yanı sıra bir deklarasyon yayımlama isteğini de normal karşıladıklarını belirten Blair, ”Türkiye istediği açıklamayı yapar” diye konuştu.     Blair, bu konudaki ısrarlı sorular üzerine de protokolün ne zaman imzalanacağını bilmediğini, ancak mümkün olan en kısa zamanda imzalanması için çalışmaların sürdüğünü ifade etti.     Blair, bir gazetecinin İstanbul'a yönelik terör saldırıları sırasında İngiliz Dışişlerinin Türkiye'yi “tehlikeli” ülkeler listesine soktuğunu hatırlatması ve “Bu konuda şimdi ne düşünüyorsunuz?” diye sorması üzerine, terörizmin amacına hizmet etmenin doğru olmadığını söyledi.     İngiliz Dışişlerinin şu anda Türkiye ile ilgili seyahat tavsiyelerinin ne durumda olduğunu bilmediğini de belirten Blair, bu konuda el ele mücadele etmek gerektiğini bir kez daha vurguladı.     Blair, İngiliz gazetecilerin terörle mücadele konusundaki bütün sorularına da ortak çabaların önemine işaret ederek, yanıt verdi.  ERDOĞAN: SAYIN BLAIR'E TAZİYELERİMİ BİLDİRDİM Başbakan Erdoğan da görüşmede, terörle mücadele konusunu ele alındıklarını ifade etti. Erdoğan, şöyle devam etti:     “Terörle ilgili olarak Sayın Blair'e taziyelerimi bildirmiştim. Terörle ilgili olarak bugüne kadar gerçekten onbinlerce insanını kaybetmiş bir ülkenin başbakanı olarak konuşuyorum. Şunu net ifade etmeliyim ki terörün olduğu andan itibaren şu ana kadar bu süreci bana göre gayet başarıyla yürütmüş olması sebebiyle değerli dostum Blair'e teşekkür ediyorum. Çünkü, şu ifadeyi bir kenara koymak mümkün değil. 'Terörün buradaki amacı batıyla İslamı karşı karşıya getirmektir', tespiti, yaklaşımı bana göre değerli dostum Tony'nin en isabetli tespiti olmuştur.  Biz sürekli olarak bunu gündeme getirdik. Dedik ki biz asla bu oyuna düşmeyeceğiz, bu oyunu bozmak durumundayız. Çünkü, dünyada medeniyetler arası ittifakı istemeyen bir yapı var, bir anlayış, bir zihniyet var. Bizim bunu yıkmamız gerekir. Burada uluslararası teröre karşı bir ortak dayanışma gerekiyor.     TERÖRÜN AMACI Özellikle 20 Kasım'da İstanbul'da meydana gelen terör eyleminden sonra İngiltere ile Türkiye arasında istihbarat noktasında başarılı bir çalışma var. Uluslararası boyuta yaymak suretiyle bu dayanışmayı geliştirmemiz gerekiyor. Bu konuda hala bizleri anlamakta zorlananlar var. Bunları başarmamız gerekiyor. Teröre hiçbir günahı olmayan insanların kurban edilmesine fırsat vermeyelim. Hep birlikte bu terör sorununu çözelim. Terörün dini, milleti, ırkı yok. Bunu hep söylüyoruz. Gelip terörün önüne kalkıp da hemen İslamı koymanın, sıfat olarak yapıştırmanın yanlış olduğunu tekrar vurgulamak durumundayım. Çünkü, İslamın terörü kabul etmesi mümkün değil. Bunu da Sayın Blair başından beri hep ifade ettiler. Bundan dolayı da müteşekkirim.”     "NE OLDU TAYYİP?"    Başbakan Erdoğan, görüşmede ikinci gündem maddesini AB sürecinin oluşturduğunu bildirdi.     Blair'in bu süreçte 17 Aralık 2004 akşamı verdiği desteğe teşekkür eden Erdoğan, şunları kaydetti:     “Çünkü, masadan ayrıldığımızda ilk odamızın kapısını çalan değerli dostum Tony olmuştur. 'Ne oldu Tayyip' diye sormuştur ve kendileriyle bu konuları müzakere ettikten sonra yeni bir süreci orada başlattık. Bundan dolayı da kendilerine ayrıca teşekkür ediyorum. 17 Aralık'ta tanıma konusunda ne dediysek şu anda da oradayız. Burada farklı bir anlayışımız yok. Dönem Başkanı olarak da kendileriyle bir dayanışma içerisinde, 3 Ekim öncesi özellikle müzakere çerçeve belgesine yönelik olarak söylüyorum, bir an önce tabii bunun onaylanıp 3 Ekim'de de müzakerelere başlamak şüphesiz ki 17 Aralık'ın bir gereğidir.  "MÜZAKEREYE HAZIRIZ" Türkiye olarak biz de buna hazırız. İngiltere'nin dönem başkanlığında da bu süreci hızlandırarak AB'nin şu andaki özellikle müzakere sürecine yönelik olarak atacağı adımda Türkiye inanıyorum ki farklı bir performans gösterecektir. Bunu nasıl ki Kopenhag siyasi kriterlerinde gösterdiysek bundan sonra Maastricht kriterleri ve 35 konu başlığında da ortaya koyacaktır. Biz sürekli irtibat halinde olacağız. Nitekim şimdi Dışişleri Bakanımız ve Başmüzakerecimiz, İngiliz Dışişleri Bakanı ile görüşüyor.”     KIBRIS  Erdoğan, bir Türk gazetecinin, Blair'e yönelttiği, “Ek Protokol imzalandığında Türkiye Güney Kıbrıs'ı tanımış olacak mı?” sorusuna yanıt verdi. Başbakan Erdoğan, “Müzakere ettiğimiz konulardan biri de buydu. Şu anda dışişleri bakanlarımız bunu görüşüyorlar. Ama 3 Ekim'in hemen arifesinde, bir gün öncesinde bunun onayının olmaması gerektiğini aramızda konuştuk. Zannediyorum en uygun, en kısa zamanda bu onaylamayı yapacağız” dedi. ERDOĞAN: TERÖRLE MÜCADELEYE DESTEK VERİYORUZ  Başbakan Erdoğan, daha sonra kaldığı otelde basın toplantısı düzenledi.  Erdoğan, Başbakan Blair ile öncelikle terör, AB ile müzakere ve uyum protokolünü ele aldıklarını ve görüş alış verişinde bulunduklarını bildirdi. Erdoğan, Türkiye'nin 1978'den beri teröre binlerce kurban verdiğini, bu konudaki mücadelesini ve 20 Kasım 2003'te İstanbul'daki bombalı saldırıda İngiliz konsolosunun hayatını kaybettiğini Blair'e anlattığını aktardı. Terörün uluslararası boyutu olduğu ve bundan sonraki çalışmaları konuştuklarını belirten Erdoğan, bu konudaki mücedele destek vereceklerini ve bu yönde uluslararası bir konferans düzenleneceğini bildirdi.  Erdoğan, terörün, İslam ile Batı ülkeleri arasını açmayı amaçladığını söyledi. EK PROTOKOL VE DEKLARASYON Başbakan Erdoğan, Başbakan Blair ile AB ile yapılacak ek protokolü ve Türkiye'nin yayımlayacağı deklarasyonu ele aldıklarını bildirdi. Bir soru üzerine deklarasyonun metnini Blair'e açtığını bildiren Erdoğan, deklarasyonda karşı tarafı kışkırtıcı ve tahrik edici unsurlar olmadığını açıkladı. Deklarasyonun TBMM boyutu da olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, ek protokolün sorunsuz bir şekilde AB Konseyi’nden çıkmasını beklediklerini bildirdi  KIBRIS VE YUNANİSTAN'A UYARI  3 Ekim'e giden süreçte Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunanistan'a da uyarıda bulunan Erdoğan, Rumların, Türkiye'nin limanlarını kendi gemi ve uçaklarına açması ve Yunanistan'ın da Ege sorununa hemen çözüme bulunması talebinde bulunmaması gerektiğini bildirdi.  Erdoğan, Yunanistan ile Ege konusunda yapılan görüşmelerin sürdüğünü anımsattı.   İSPANYA'DAN TÜRKİYE'YE DESTEK Bu arada İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero da, bugün Londra'da İngiltere Başbakanı Tony Blair ile görüşecek.   Blair'in programa göre, bu sabah Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüştükten sonra Zapatero'yu kabul etmesi bekleniyor. İki liderin görüşmelerinde tüm koşulları yerine getirmesi halinde Türkiye'nin AB üyeliğine destek verdiklerini yinelemeleri bekleniyor. Zapatero'nun temaslarında ayrıca, Başbakan Erdoğan ile birlikte yürütecekleri ''Medeniyetler İttifakı'' projesine İngiltere'nin de desteğini isteyeceği kaydediliyor. 
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!