Hollanda ‘aşırı sağa’ saptı

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2023 07:00

Hollanda’da parlamento seçimlerini büyük bir farkla kazanan aşırı sağcı ve İslam karşıtı Geert Wilders’in partisi oldu. Kimsenin beklemediği seçim sonuçlarına kendisi bile inanmakta zorlanan Wilders, ilk açıklamasında, seçim programındaki sözlerinin aksine “Camileri kapatmayacağız” diye konuştu.

Haberin Devamı

Hollanda’da aşırı sağcı ve İslam karşıtı fikirleriyle tanınan Geert Wilders liderliğindeki Özgürlük Partisi (PVV) seçimi büyük bir farkla önde tamamlayarak ülkenin en çok oy alan partisi oldu. Sandıkların kapanmasının ardından gelen ilk sonuçlara kendisi bile inanamayan popülist liderin ilk tepkisi, “Kolumu çimdiklemem gerekiyor. O kadar çok sandalyemiz var ki, iki katına çıktık” oldu. 2006 yılında kurduğu partisiyle bugüne dek girdiği seçimlerde istediğini elde edemeyen Wilders’ın seçim zaferi, başta Avrupa Birliği (AB) olmak üzere tüm dünyada şok etkisi yarattı.

VEKİL SAYISINI KATLADI

Özgürlük Partisi’nin parlamentodaki 150 sandalyeden 37’sini kazanması Wilders’ı başbakanlık için en güçlü aday haline getirdi. Wilders’ın partisi bir önceki seçimlerde 17 koltuk kazanabilmişti. Seçime ittifak halinde eski AB Temsilcisi Frans Timmermans’ın yönetiminde giren sol blok, İşçi Partisi (PvdA) ve Yeşil Sol (Groen Links) 25 sandalye ile ikinci olurken 13 yıldır iktidarda olan, Ankara doğumlu Dilan Yeşilgöz liderliğindeki, merkez sağ Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD) büyük kan kaybederek 24 vekille üçüncü sırada yer aldı. Pieter Omzigt’in lideri olduğu ve ilk defa seçimlere katılan Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) 20 sandalye ile dördüncü oldu. Omtzigt, Mardinli bir Süryani olan eşi Ayfer Koç dolayısıyla Türkiye’de de gündeme gelmişti.

Haberin Devamı

Hollanda ‘aşırı sağa’ saptı

SÖZLERİNİ TÖRPÜLEDİ

Politikasını göç ve İslam karşıtlığı üzerine inşa eden Wilders, katıldığı TV programları ve sosyal medya paylaşımlarında sokak ağzı söylemleri ve kullandığı nefret diliyle, yıllardır dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı. Ancak seçim sonuçlarının netleşmesinin ardından konuşan Wilders’in sivri söylemlerini yumuşatması dikkat çekti. Seçim programında yer verdiği Kuran’ın yasaklanması planının ‘öncelik olmadığını’ dile getiren aşırı sağcı lider, Hollanda’nın şu anda İslam’ı durdurmaktan daha büyük sorunları bulunduğunu söyleyerek yasadışı göç, sosyal güvenlik ve sağlık konularına öncelik vereceklerini dile getirdi. Wilders, “Camilerin yasaklanması gibi demokratik olmayan ya da anayasaya aykırı tedbirler almayacağız” diye konuştu.

Haberin Devamı

ENFLASYON VE GÖÇÜ KULLANDI

Siyasi faaliyetlerini büyük ölçüde sosyal medyada sürdüren Wilders, yıllarca ‘tek kişilik bir parti’ görünümü sergiledi. Sözleri seçmenlerde karşılık bulsa da hiçbir hükümet koalisyonuna dahil edilmedi. COVID-19 pandemisi sonrası artan hayat pahalılığı ve büyüyen göçmen sorununu kendi siyasi kariyeri için rüzgâra çeviren Wilders, Hollandalı emeklilerin haftada bir kez et yiyebildiğini, yolcu gemilerinde barınan sığınmacıların ise lüks bir hayat sürdüğünü savunarak ülkenin her kuruşunu, sığınmacılar yerine halka harcama sözü verdi.

BİLGİ NOTU: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a karşı söylemleriyle de sıkça gündeme gelen Wilders, 14-28 Mayıs seçimlerinden sonra Hollanda’da yaşayıp Erdoğan’a oy verenlerin ülkelerine dönmelerini istemişti.

Haberin Devamı

Hollanda ‘aşırı sağa’ saptı

KOALİSYON HESABINDA YEŞİLGÖZ KİLİT ROLDE

Ülkede hükümet kurulabilmesi için parlamentodaki 150 milletvekilinden en az 76’sının desteği gerekiyor. Mevcut tablo Wilders’ın başbakan olabilmesi için en az 3 partinin koalisyonunu zorunlu kılıyor. Sonuçların ardından ilk açıklamasında “demokrasiyi savunmanın zamanının geldiğini” söyleyen sol ittifakın lideri Frans Timmermans’ın koalisyon ortaklığına girmeyeceği öngörülüyor. Bu durumda koalisyon hesaplarında Türkiye’deki 1980 darbesi sonrası Hollanda’ya iltica eden bir ailenin çocuğu olan Dilan Yeşilgöz’ün kilit önemde olabileceği belirtiliyor. Yeşilgöz seçimlerden kısa süre önce, ülkede istikrarın sağlanması için Wilders’le çalışabileceğini ifade etmişti.

Haberin Devamı

AÇMAZA GİREBİLİR

Başbakan Mark Rutte’nin siyaseti bırakma kararından sonra ağustos ayında oybirliğiyle VVD’nin genel başkanı seçilen Yeşilgöz’ün başbakanlık koltuğunu hedeflediği konuşulurken, kendisini merkezde konumlayan Omzigt ise Wilders ile bir koalisyona açık kapı bırakıyor. Ancak tarafların uzlaşamaması ve koalisyon hesaplarının çıkmaza girme olasılığının da masada olduğu değerlendiriliyor. Son koalisyon pazarlığı 271 gün sürmüştü.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!