Bu Merkel'in de mi savaşıdır?

Güncelleme Tarihi:

Bu Merkelin de mi savaşıdır
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2022 07:36

Almanya’nın 2005-2021 yılları arasında 16 yıl başbakanlığını yapan Angela Merkel, yıllarca ‘dünyanın en güçlü kadını’ idi. Ünlü Amerikan ekonomi dergisi Forbes’ın ‘Dünyanın En Güçlü 100 Kadını Listesi’nin ilk sırasında Angela Merkel tam 15 kez yer aldı.Hem de 2011’den 2020’ye kadar aralıksız olarak 10 kez.

Haberin Devamı

Bu Merkelin de mi savaşıdır
Yıllarca Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin (CDU) Genel Başkanlığı’nı da yapan Merkel, 2018 yılında ilan ettiği gibi, 2021 yılındaki genel seçimlerde bir daha aday olmadı ve 8 Aralık 2021 tarihinde başbakanlık koltuğunu Sosyal Demokrat Partili (SPD) Olaf Scholz’a devretti.
Aktif politikadan elini, ayağını çektiğinden beri de ortalıkta görünmedi.
Angela Merkel, yıllardır İsviçre’nin tatil beldesi Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu Zirvesi’nin aranan ismiydi.
Ama “Gözden uzak olan gönülden de uzak olur” misali Davos, Merkel’i unutuverdi.
Merkel, Davos’ta değildi, ama ‘suçlamalarla’ hep dillerdeydi.
Bu yılki Davos Zirvesi’nin ana konusu Rusya’nın Ukrayna’da sürdürdüğü kanlı savaş ve yaptırımlardı.
Kürsüye çıkanlar da açık oturumlara katılanlar da Rusya’nın, Ukrayna’da uluslararası hukuka aykırı bir biçimde sürdürdüğü savaşı sert dille kınadılar.
Bazı konuşmacılar bu savaşta Almanya’nın ve yıllarca ülkenin başbakanlığını yapan Angela Merkel’in de ‘suçu’ olduğunu ileri sürdüler.
Macar asıllı Amerikalı milyarder iş insanı George Soros, “Bu savaşın sorumlusu Putin’dir ama Almanya’nın, özellikle Merkel’in geçmişteki Rusya politikası, Putin’in Ukrayna’ya saldırması için verilen bir pastı” diyerek Merkel’i suçladı.
Soros, “Gaz borularını tıkarım” diyerek Putin’in Avrupalıları tehdit ettiğini ve Merkel’in Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattı projesine tam destek vermesinin ‘büyük bir hata’ olduğunu da söyledi.
Ve daha da ileri giderek, “Bu savaş aynı zamanda Merkel’in de savaşıdır” suçlamasında bulundu.

Haberin Devamı

ZELENSKİ HER FIRSATTA SUÇLADI
İngiliz yatırımcı Bill Browder da Merkel’e yüklendi.
“Bu savaşta suçun yüzde 95’i Putin’indir ama Ukrayna’da olup bitenler için suçun yüzde 5’i de Batı’nın, özellikle de Almanya’nındır. Zira Merkel, Almanya’nın ve Avrupa’nın Moskova’ya bağımlı olması için yoğun mücadele vermiştir. O nedenle Ukrayna’daki savaş aynı zamanda Merkel’in savaşıdır” suçlamasında bulundu.
Hem de Avrupa Birliği’nin (AB) Putin’le yaptığı tüm sözleşmelerde İngiltere’nin de imzasının olduğunu bile bile.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, aylardır sessiz kalan Almanya’nın eski Başbakanı Merkel’i her fırsatta eleştirmekte ve suçlamaktadır.
“Putin’i Merkel şımarttı” suçlamasında bulunmaktadır.
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki de öyle.
Morawiecki, “Bayan Şansölye, siz savaşın başından beri susuyorsunuz. Oysa ki, Almanya’nın son 10-15 yıldaki politikası, hammadde satışında Rusya’yı monopol haline getirdi” diyerek, Merkel’i Ukrayna ve Polonya’nın uyarılarını yıllarca dikkate almamakla suçladı.
Tabii 2008 yılındaki NATO Zirvesi’nde Ukrayna’nın NATO üyeliğine yeşil ışık yakıldığı halde, Rusya’yı kızdırmamak için Merkel ile dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin destek vermemesi yüzünden bu üyeliğin gerçekleşmemesinin faturası da Merkel’e kesildi.
Hatta Rusya’nın 2008’de Gürcistan’ı işgalini, 2014’de Ukrayna’ya bağlı Kırım’ı ilhak etmesini Batı’nın sadece kınamakla ve ‘ucuz yaptırımla’ yetinmesinin faturası da hep Merkel’e kesildi son dönemlerde.

Haberin Devamı

AKLININ UCUNDAN BİLE GEÇMERDİ
Merkel’e en çok suçlama ise Rusya ile Almanya arasındaki Kuzey Akım 1-2 projelerine tam destek verdiği için geldi.
Hem de içten ve dıştan, “Rusya’dan doğal gaz, petrol ve maden kömürü alarak Almanya’yı Putin’e bağımlı hale getirdin” suçlamalarına.
Suçlayanlar arasında yıllarca genel başkanlığını yaptığı CDU’lu bazı politikacılar bile vardı.
İşin ilginç yönü, kendisinden önceki SPD’li Başbakan Gerhard Schröder Kuzey Akım projesini imzaladığında da kendisi Kuzey Akım 2 projesine imza koyduğunda da herkes alkış tutmuştu.
Çünkü hedef Almanya’nın da halkın da refahıydı.
Kaldı ki, Mihail Gorbaçov’un Sovyetler Birliği’nin (SB) dağılmasının yolunu açtıktan sonra kurulan ve Rusya Cumhuriyeti’nin artık Avrupa’da yeni bir savaş başlatacağını herkes gibi Angela Merkel de aklının ucundan bile geçirmemişti.
Yıllarca Sovyet baskısı altında yaşayan ve seslerini bir türlü çıkarmayan, çıkaramayan Polonya, Macaristan, Slovakya gibi eski Doğu Bloku ülkelerinin politikacıları, kendi yaptıklarını unutuverip, Almanya’yı ve Merkel’i, “Putin’i desteklemekle hata yaptınız” diye suçlamaktadır.
Evet...
Bir dönemler Federal Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier başta olmak üzere, sorumluluk taşıyan bazı Alman politikacılar, Rusya politikasında hata yapıldığını son haftalarda itiraf etmişlerdir.
Ama iş işten çoktan geçmiştir.

BAKMADAN GEÇME!