Güncelleme Tarihi:
Ramazan ayı boyunca “tüm gün aç kalacağımız” endişesiyle ağır besinleri tercih ediyor, iftar ile sahurda karnımızı tıka basa doyurmaya çalışıyoruz. Ayrıca yemek yer yemez soluğu yatak odasında alıyoruz. Bu hatalı beslenme tarzımızın ve davranışımızın faturasını da genellikle midemizde yanma ve ağrı gibi sorunlarla ödemek zorunda kalıyoruz. Özellikle reflü hastalarında bu yakınmalar daha da şiddetli boyutlara ulaşabiliyor, hatta başka sağlık sorunlarını da tetikleyebiliyor. Örneğin göğüs bölgesinde veya kalpte ağrı ya da çarpıntı gibi ‘kalp krizine’ benzer şikayetler gelişebiliyor. Daha da önemlisi, yemek asidi reflü hastalarında akciğerlere doğru kaçtığında nefes darlığı, hatta astım gibi ciddi sağlık sorunları da ortaya çıkabiliyor. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Nadir Kaya, reflü hastalarının oruç tutarken dikkat etmeleri gereken noktaları anlattı.
1- Midenizi tıka basa doldurmayın
Midenizi tıka basa doldurmayın. Çünkü, reflü hastalarında mide boşalma zamanı gecikiyor. Bu nedenle aşırı yemek sonrasında; hazımsızlık, karın şişliği ve gaz şikayetleri gibi yakınmalar olabiliyor. İftarı çorba ile açtıktan sonra yemeğinizi zamana yayarak, yavaş yavaş yemeye özen gösterin. Hafif tatlınızı veya meyvenizi iftar yemeğinden 1.5 - 2 saat sonra tüketin. Yemeğinizi yatağa girmeden en az sonra 2-3 saat önce bitirmeye dikkat edin.
2- Sahurda ağır besinlerden kaçının
Sahurda aşırı yağlı, kızartmalar, acı, ekşi gibi ağır besinlerden uzak durun. Çünkü bu besinler reflü belirtilerini arttırıyor, rahatsızlık oluşturuyor. Bunun yerine yağsız peynir, domates, salatalık, yumurta, zeytin ve kepekli ekmek gibi hafif besinlerden oluşan bir kahvaltı yapın. Sahurda da yemeğinizi zamana yayarak ve yavaş yavaş yemeye dikkat edin. Uzun süre tok tuttukları için proteinden zengin besinler tercih edilebilirsiniz.
Baklava ve benzeri hamurlu tatlılardan uzak durun, çünkü çabuk acıkmaya yol açarlar. Kilo ve diyabet hastalığı probleminiz varsa karbonhidrat ağırlıklı gıdalardan uzak durun. Bunun yerine yeşil sebze ve protein ağırlıklı gıdalar tercih edin.
Gazlı içecekler reflüyü tetiklediği için bu tür içeceklerden kaçının. Bunun yerine su (ılık),yağsız ayran, doğal üzüm suyu ve komposto gibi içecekleri tüketin.
İftar yemeğinde reflü hastalığını tetikleyen çikolata, turşu, acı biber, pul biber, çiğ soğan ve sarımsak gibi besinlerden uzak durmanız çok önemli. Bunların yanı sıra yine reflü yakınmalarını artıran sirke, kola ve gazoz gibi içeceklerden de kaçının.
Yağlı besinler mide asidinin yukarıya kaçıp yemek borusunda harabiyet oluşturmasına yol açabiliyor. Bu yüzden iftar yemeğinde yağlı besinlerden ve kızartmalardan uzak durmanızda fayda var.
İlaç tedavisi görüyorsanız, Ramazan ayında da tedavinizi aksatmamaya dikkat edin. İlacınızı doktorunuzun önerisi doğrultusunda iftarda ya da sahurda almayı asla ihmal etmeyin.
Sahur yemeğinden sonra hemen yatağa girmeyin. Reflü sıklığınıza göre bir süre bekleyin. Başucunuz yaklaşık 15-20 cm yüksek olacak şekilde yatmanız uygun olacaktır. Böylece yerçekimi etkisi ile mide içeriğinin yemek borusuna kaçması engellenmiş olursunuz.
Yatarken başınız ile vücudunuzun üst kısmının yüksekte olmasını sağlayın. Yastığınızın başucunu 20 santim kadar yükseltirseniz, mide içeriğinin yemek borusu ve yutak bölgesine doğru kaçışını önleyebilirsiniz.
Dar pantolon ve korse mide asidinin yemek borusuna ulaşmasını kolaylaştırıyor. Bu nedenle bol pantolonları tercih edin. Karın basıncının artmasına ve reflü şikayetlerinin ortaya çıkmasına yol açtığı için sıkı kemer kullanmayın.
Karın basıncını artıran sporlar reflünün şiddetini artırıyor. Egzersiz yapıyorsanız ağırlık kaldırma ve ıkınma gibi karın basıncını artıran spor türlerinden kaçının.
Stres reflü hastalığını tetikleyen önemli bir faktör. Tüm faktörler doğru uygulansa da (gıda, ilaç gibi) stresli bir yaşam reflüyü tetikler. Bu nedenle sakin, mutlu ve huzurlu bir yaşam reflü ile mücadeleyi kolaylaştırıyor.
DHA