Zor yazı...

BİR ‘‘üleşme’’ kavgası bu...

Henüz doğmamış çocukları dahi borçlandırarak dışardan sağlanan 5 milyar doları kimler üleşecek?..

Kaç gündür Ankara'nın küf kokan resmi kulislerinde birbirlerini yediler...

Büyük bir savaştı... Tasarılar, teklifler, komisyonlar, oturumlar, toplantılar, tartışmalar, görüşmeler, konuşmalar, vuruşmalar... O hiçbir şey anlamadığınız önergeler, kanun maddeleri...

Tümü bunun içindi...

Sonunda önceki gece üleştiler...

Şimdi para önce kimi siyasilerin koruması altındaki özel bankalara gidecek, oradan da gerekli yerlere...

Operasyon tamam...

*

Peki içerdeki bankacılar niye ordalar?..

Bu köşenin geleneğinde olmayan, doğrusunu isterseniz pek beceremediğim bir özel düğümü ilk kez açmak istiyorum...

Dinç Bilgin içerde...

Ben 1992'ye kadar üç-dört yıl Sabah Gazetesi'nin Ankara temsilciliğini yaptım... Yani bir gazete patronunun devlet ile tüm ilişkilerine tanık olabilecek bir konumda...

Dinç Bilgin; sağladığı olanakları kendi özel kasasına atacak birisi değildi...

Hırslı-heyecanlı-ama öyle cinlik bilmeyen bir patron...

Onu; delilik ölçüsünde, en iyi mürekkep, en iyi parlak káğıt, en pahalı fayanslarla döşenmiş gazete büroları, en gelişmiş bilgisayarlar, en kalın ilave, en görkemli TV stüdyoları, en büyük gazete binaları, sanki Türkiye'de birkaç milyon okuyucu varmış gibi en hızlı dönen matbaa makineleri tutkusu böyle yaptı...

Bir tek gün gazeteciliği-yayıncılığı değil, kendisini düşündüğüne tanık olmadım...

Ama bizler ‘‘Gerçek neyse ortaya çıksın, kararı hukuk versin, yargı etkilenmesin’’ diye sessiz kaldık.

Şu anda bile bu bir zor yazıdır...

*

Oysa şunlara bakın...

Asıl haktan-hukuktan sorumlu olanlar, banka sahiplerinin yarısını içeri atıp, kalan yarısına (yoksul halkı, doğmamış çocukları dahi borçlandırarak) milyarlar akıtmaya karar verdiler...

Ve sizler aslında o borçla gelen paranın üleşilmesi kavgasını izliyorsunuz, ekonomiyi kurtarmayı falan değil...

Yine bir vurgunun tanığısınız...

Hepsi bu...
Yazarın Tüm Yazıları