Paylaş
Her biri ayrı bir hikaye, neredeyse kendiliğinden bir şiir imkanı sunan sokak isimleri...
Sokaklardan birisinin adı da Barış Manço’nun şarkısından mülhem “Sakız Hanım”dı.
Ama Büyükşehir Belediyesi haz etmedi o isimden.
“Sakız Hanım”ı değiştirdi, Zemzem Sokak yaptı.
* * *
Angora’daki diğer sokak isimleri de, değiştirme operasyonundan aldı payını.
Günışığı Sokak, Medrese Sokak; Gündönümü Sokak, Müderris Sokak; Camadan Sokak, Kümbet Sokak ve Masumlar Sokak, Mevlana Sokak oldu.
Ama yargı izin vermedi bu değişikliğe...
Yargı müdahale etmese, Denizkızı Sokak, Sevdalı Patika,Tornistan, Danseden, Buselik, Sarmaşdolaş, Çıtıpıtı, Perikızı, Farklı, Rüyalar, Buluşmalar, Eğlenceli, Boncuklu sokakların da adı değiştirilecekti.
Onu yapamadılar.
* * *
Lâkin Angora Evleri’nin yanındaki caddeye dönemin Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Seyfi Saltoğlu’nun adı verildi.
Semtliler bu girişime karşı çıkıp, yargıya gittiler.
Danıştay 8. Dairesi de, 17 Ocak 2005’de değişikliği reddetti.
Ve caddenin adı “Angora Caddesi” oldu.
Ama yargı bu kez durduramadı “isim değiştirme” harekatını... Bir süre sonra cadde genişletilip bulvara dönüştürüldü.
Reddedilen Saltoğlu Caddesi, bu kez “Saltoğlu Bulvarı” olarak geriye geldi.
Angora sakinleri yine yargıya başvurdular.
Ankara 12. İdare Mahkemesi bulvarın yeni adını yine reddetti. İsmi değiştirilen 72 sokak ile birlikte...
* * *
Kararda sokaklara isimlerin “nasıl” verileceği de hatırlatıldı.
1- Ulusal ve yerel tarihe uygun. 2- Türkçe. 3- Söylenişinin güç ya da gülünç olmaması. 4- Siyasal amaçlı olmaması. 5- Ahlaka-adaba aykırı olmaması.
6- Halkın tepkisini çekmemesi. 7- Kentin yetiştirdiği, kente yararlı kişilerin isminin verilmesi.
Kararda çok önemli bir satır arası da vardı:
“Eğer bir sokağın varolan ve bilinen bir ismi varsa, bu ismin korunmasına da dikkat edilmelidir.”
* * *
Yani diyordu ki, bir caddeye Bangabandhu Şeyh Mucibur Rahman Bulvarı ismini koymayın.
Zira ulusal, yerel tarihe de uymaz, söylenişi de güçtür.
Yerleşik sokak isimlerinin korunması gerektiğini de vurguluyordu aynı karar.
Yani diyordu ki, geçmişte olduğu gibi Bale Sokak, Balâ Sokak yapılamaz.
* * *
Neyse, yine Angora Sokak İsimleri Muharebesi’ndeki “siper savaşı”na dönelim.
Yargının ret kararı üzerine, Saltoğlu da yürütmeyi durdurma aldı.
Danıştay’ın kararı beklenirken, bulvara bu kez “S.Saltoğlu” adı verildi.
Yine yargıya gidildi...
Eğer bu hengamede karıştırmıyorsam, oradaki caddenin adı halen “Saltoğlu Angora Caddesi”.
Uzun lafın kısası, yasa bile işlemedi sokak tabelalarına...
* * *
O dönem Saltoğlu’nun savunması da hayli ilginçti doğrusu:
“Arkadaşlar benim adımı da bulvara vermeye layık görmüşler. Hem ne olmuş? 22 yıllık belediye hizmetim var.
Bana verdilerse ne ki? Şimdiye kadar yolsuzluğumuz mu çıktı; kötülüğümüz mü görüldü?
Zaten eski isimler de abuk sabuk isimlerdi. Yok, Kediseven Sokak, yok Buluşmalar Sokak, yok Öykü Sokak. Değişmişse ne olmuş?” (¹)
Sokak ismi olarak “Kediseven”i, “Öykü”yü “abuk sabuk” bulan bir hissiyatı anlamak kolay değil ama, “Kediseven Sokağı”nın Ulus’ta eski bir sokak ismi olduğunu ve varlığını -şükür ki- koruduğunu hatırlatabilirim.
Velhasıl kelam diyeceğim odur ki, Ankara’nın yeni dönemi belki de caddelerden, sokaklardan başlamalı.
(¹) 30 Ekim 2005 - Hürriyet (http://www.hurriyet.com.tr/fatih-cadde-o-bulvar-3460990)
Paylaş