Sinirlenmeyin uçağınız gecikebilir

Son günlerde havayolu yolcularını kızdıran ve bazen bağlantılarını kaçırmalarına yol açan gecikmeler oluyor. Bunun ana nedeni Avrupa hava sahasındaki yoğunluk. Bu da yetmiyormuş gibi Avrupa’da bazı havalimanlarının sistem yoğunluğuna ayak uyduramamaları da var. Geç gelen THY ya da Pegasus uçağı başka bir yere zorunlu olarak geç gidiyor. Bu yüzden sinirlenmeyin, çaresi yok.

Haberin Devamı

İstanbul ya da Sabiha Gökçen havalimanlarından zamanında kalkan uçaklarımızın hiçbiri zamanında gittikleri Avrupa’dan zamanında dönemiyor. Tabii Anadolu’nun çeşitli kentlerinden Avrupa ülkelerine yapılan seferlerde de operasyonu zamanında tamamlamak mümkün değil. Slot denilen uçakların kalkış, iniş zamanları ile ilgili dilimler Avrupa için Eurocontrol denilen ve Avrupa hava sahasını yöneten kuruluşun yetkisinde. Hangi uçağın nereden ne zaman kalkacağı, hangi ülkelerin ya da kentlerin üzerinden geçeceği, ne zaman ineceği belirleniyor.

Sinirlenmeyin uçağınız gecikebilir

CİDDİ YIĞILMA VAR

Ama gelgelelim Avrupa hava sahasında yollarda ciddi bir yığılma var. Uçaklar arası uçuş sırasında hem yatay hem dikey aralık mesafeleri belli. Onları sıkıştırmanın imkânı yok, tehlikesi çok. Bunları zorlamak da imkansız. Yani Avrupa hava sahası artık uçaktan geçilmiyor. En yoğun otobanlardan daha yoğun. Pandemi sonrası artan yolcu trafiği dışında yeni kurulan hava yolu şirketleri sistemi tıkamaya başladılar. Uçuşlara iklim değişimi ile artan türbülanslar da eklenince uçuş süreleri de artmaya başladı. Elbette pilotlar türbülanslı bölgelerin dışından dolaşmak istiyorlar. Bu da yolcuların konforu ve güvenliği için çok önemli. Tabii az da olsa zaman alıyor.

Sinirlenmeyin uçağınız gecikebilir

Haberin Devamı

HAVALİMANLARI DÖKÜLÜYOR

Yayınlanan raporlara baktığımda bütün Avrupa havalimanlarında personel eksikliği var. Uçaklardan bagajları indiren personelden tutun da pasaport kontrol noktalarındaki polislere kadar sayısal düşüşler sistemi iyice yavaşlatıyor. Uçaklar zamanında yolcuları alamıyorlar, gecikmeler birbirini izliyor. Bağlantılı uçuşları olanlar uçaklarını kaçırıyor. Arada bırakılan transfer zamanının mümkün olduğunca fazla olması gerekiyor. Bir Paris-İstanbul uçuşunun gecikmesinin, Bodrum’daki bir uçağın gecikmesiyle ne ilgisi olduğunu sorduğunuzu düşünüyorum. Haklısınız ama bu uçuşlarda uçakların planlamasında bir zincirin halkaları var. Bir halka koptuğunda sistem dalga dalga dağılıyor. Her yerde aksamalara yol açabiliyor. Yani rötarlar domino taşları gibi birbiri üzerine düşüyor. Özellikle çarşamba, perşembe günlerinde Avrupa hava sahasında gecikmeler katlanıyor. Hafta sonları tatil yöreleri olan Güney Avrupa ülkelerine doğru kuzeyden uçaklar akın akın uçuyor. Avrupa’da işin altıda üstü de birbiri ile uyuşamıyor.

Haberin Devamı

HAMBURG’DAN AVRUPAYA BAKTIM

Kalkıp gittim. Yerinde görmek istedim. Son günlerde zorlanan havalimanları listesinden ortada bir yerdekini seçtim. THY ile Hamburg’a uçtum. Uçağımız A330-333. TC-LNE tescilli, Göbeklitepe uçağı. Kaptanımız Yusuf Davut Cepli, yanında first officer yani ikici pilot Elif Gülsüm İnce Poçar var. Tesadüf, purser ile aynı soyadı taşıyoruz. Filiz Cebeci, yanında Mehmet Dülger ve Zeynep Delice şimşek ile selamlaşıyorum. Kalkış 06.55 TK 1661. Uçağımız açıkta köprüde değil. Otobüslerle gidiyoruz. Sadece 8 dakikalık bir gecikme ile pist başına gidiyoruz. Pistte bir iniş ve bir kalkış sonrası bizim uçak havalanıyor. Mükemmel bir açı ile tırmanıyor. Uçakta 250 civarında yolcu var. Transit yine çok.

GEÇ İNİYORUZ

Haberin Devamı

Planlanan iniş saatinden 19 dakika geç iniyoruz. Hava sahasındaki yoğunluktan çok az nasibimizi alıyoruz. Harika bir inişle hızla pistten çıkıp köprüye yanaşıyoruz. Kapı birkaç dakika geç açılıyor. Havalimanın pasaklılığı başlıyor. Yolcu iniyor. Ben köprüden sonra bir camlı bölmenin ardından uçağımızı izliyorum. Aradan 20 dakika geçtiği halde Alman yer işletmesi falan ortada yok. Allahtan geniş gövde olduğu için bagajlar konteynerlerle alındığı için bagaj bekleyen yolcuların bekleyişi uzun sürmüyor. Yakıt geç geliyor, temizlik ağır yapılıyor. Uçak bir sonraki sefere daha baştan geç hazırlanıyor. THY’nin yapacağı bir şey yok.

ZİNCİRLEME ETKİ

Gelen yolcular pasaport önünde yığılıyor. İki polis var. Uçak geç kalmış umurlarında değil. Sallanarak işlem yapıyorlar. Uçak planlanan 10.30 yerine 11.10’da köprüden ayrılıyor. İzliyorum. Değişik uygulamalara bakarak izliyorum. Sonrasında bu TC-LNE tescilli A330 uçağının operasyon devamındaki katlanan gecikmeleri görüyorum. 14.40 da İstanbul’a inmesi gereken uçak 15.00’de iniyor. Taksi süresi falan iş uzuyor. Sonra 16.50’de yine bu uçak Bangkok’a uçması planlanırken İstanbul’a geç geldiği için ancak 17.30’da kalkıyor. 06.20’ye planlı Bangkok’a inişi olan yine bu uçak 06.45 de köprüye yanaşıyor. Buradan da 07.50’de kalkması gereken uçak havalimanındaki yoğunluk nedeniyle 08.44’de push-back’e başlıyor. Sonuçta bu uçaktaki gecikmeler sürekli biraz eklenerek sürüyor. Sistemde uçaklar ayrı, yolcular aynı planlamalarla dönüyor. Zincirin halkalarında bozulma başlayınca operasyon çaresiz kalıyor. Yine de birçok noktada pilotlar havada bazı zaman kayıplarını önlüyorlar. Elbette şartlar el verdiğinde. Biraz fazla yakıt harcamayı göze aldıklarında. Bu da hep olacak bir şey değil. Umarım hala beklediğiniz uçağın neden geç geldiğini anlarsınız ve tahammülünüzü kullanırsınız.

Haberin Devamı

DÖNÜŞE GEÇİYORUM

Dönüş için Hamburg Havalimanı’na gelince yine Terminal 1’in terasına çıkıp operasyonu izliyorum. Bakıyorum bir köprüde dar gövde THY uçağı duruyor. Uçağın saat 15.00’de kalkması gerekiyor. Yolcularını almış, kapısını kapatmış ama saat 16.00 hala orada. Hava limanı, kule ATC elbette işin büyük uçuş organizatörü Eurocontrol hepsi bundan sorumlu o da çok geç kalkıyor. Ve o uçağın operasyonları da katlanan gecikmelerle sürüyor.

Dönüş uçağım yine geniş gövde. A330. İstanbul’dan planlan zamanından birkaç dakika önce Hamburg’a iniyor. Terastan izliyorum. Alçalması, yaklaşması, pisti kullanması harika. Standartlar ötesi. Uçağın Kaptan pilotu Harun Metin Cankurt. Yanında ikinci pilot Hakan Çağrı Kızıltepe var. Purser Gülşah Gazı, Özge bayram ve Duygu Fidan dönüş uçuşuna hazırlanmışlar bile 250 civarında yolcu var. Havalimanında işler yine çok yavaş. Yolcular 04 kapısına ulaşmak için bölgesel pasaport kontrolünde kuyruktalar. Kuyrukta en az 100 kişi var. Sadece bizim TK 1664 uçağı için.

Haberin Devamı

POLİSE RİCA EDİYORLAR

THY Hamburg yöneticileri işlemlerin hızlanması için polise ricaya gidiyorlar. Ama sonuç yok. İşler çok ama çok ağır ilerliyor. Kaptan uçağa geçen yolcuları sürekli gecikme nedeni ile ilgili bilgilendiriyor. Yolcu alımı bittikten sonra yine kaptan ve THY istasyon ekibinin ortak itip kakmaları ile kalkışa gidiyoruz. Günde 8 uçuş var. Bazen İstanbul, Ankara dışındaki illerdeki uçuşlar ekleniyor. Hamburg’dan operasyon yapmak gerçekten çok zor. Neyse kalkıyoruz. Kabin sıcaklığı harika. Kaptan yine bilgilendiriyor. Macaristan hava sahasında türbülanslar yaşayacağımızı söylüyor. Ama biraz dolaşarak türbülansı az hissettiriyor. Sonrada harika bir inişle İstanbul Havalimanı’na iniyoruz. Neyse ki taksi süresi çok uzamıyor.

İstanbul’a inişteki gecikmenin tek sorumlusu Hamburg Havalimanı. Alman iş kültürü ile bir türlü örtüşmüyor.

AVRUPA’NIN GECİKTİREN HAVALİMANLARI 

Sinirlenmeyin uçağınız gecikebilir

Manchester (MAN), Lizbon (LIS), NİS (NCE), Strazburg (SXB), Köln (CGN), Dublin (DUP), Paris Charles de Gaulle  (CDG),  Marsilya (MRS), Lyon (LYS), Stockholm (ARN), Edinburgh (EDI), Hamburg (HAM), Milano- Malpensa (MXP), Bürüksel (BRU), Palermo (PMO), Stuttgart (STR), Münih (MUC), Gothenburg (GOT), Birmingham (BHX), Bari (BRI), Zürih (ZRH), Malaga (AGP)

TEŞEKKÜRLER SAYIN EKŞİ

Zaman zaman yazıyorum. THY uçaklarında kabin sıcaklıklarını. Bazen dayanılmaz oluyor. Yazdıkça THY’den tepki de alıyorum. Ama umurumda değil.

Sinirlenmeyin uçağınız gecikebilir

Yolcunun uçuş güvenliği kadar konforu ve sağlıklı şartlarda uçması da önemli. Kabin sıcaklıklarının ayarlanmasında epey yol alındı. Bu olması gereken,  THY Genel Müdürü Bilal Ekşi’nin bitmez tükenmez uyarıları ile gerçekleşti. APU arızalı yani jeneratörün de sorun olan uçaklar harici soğutma alıyor. Ya da bazı havalimanlarının köprülerin de APU çalıştırmak yasak. Neyse artık uçağa bindiğinizde artık büyük ölçüde yani 22-23 derecelerde bir kabinle karşılaşıyorsunuz. Bilal Ekşi sayesinde. Umarım bu durum şirkette zorunlu bir alışkanlık haline gelir. Uygulamayanlar içinde cezalar uygulanır. Ne yazık ki ceza olmadan sistemi yönetmek mümkün olmuyor.

Yazarın Tüm Yazıları