Tam bir baş belası

Nusret Dünya Kupası’ndaki törende sahaya inip Arjantinli futbolculara kelimenin tam anlamıyla yapıştı.

Gitti kupaya dokundu, altın madalyalarını ısırdı, futbolculara sarılıp ‘wouuwwww’ falan dedi, Messi’yi kolundan çekiştirdi.

Yani kaç kusurlu hareket varsa yaptı hepsini.

Sadece biz konuşmuyoruz bu hareketleri, tüm dünya konuşuyor o sahneleri.

Mesela Nusret’i sevmezliğiyle bilinen İngilizler bu ortayı gole çevirmeye kafayı koymuşlar.

 ◊ Nusret nüfuz için Messi’yi taciz ediyor...

◊ Messi, Nusret’i umursamadığı için Dünya Kupası’nı daha hak ediyor...

◊ Asıl ‘altın’ Saltbae’yi görmezden gelen Messi’dir...

◊ Tam bir baş belası...

Tweet’leri atıyorlar...

Bizde ise şu yorumu okudum:

“Anadolu’nun bağrından çıkmış yiğidin bunu yapmasına saygı duyun.”

Ne alakası var Anadolu’yla, yiğitlikle falan bu işin Allah aşkına?

Şimdi biri çıkıp Nusret’in restoranında onun kolundan çekiştirse, fotoğraf diye ısrar etse, elindeki ete falan dokunmaya kalksa Nusret aynı naiflikle karşılayacak mı?

Yalan yok ben üzüldüm...

Nusret sahadaki herkese rahatsızlık verirken, fotoğraf için yalvarırken utandım ben.

Son düdükle beraber sahaya koşmuş

Arjantinli futbolcu Cristian Romero’nun yanına gidiyor Nusret. O sırada video kayıtta.

Romero kupayı bırakmak istemiyor Nusret çekiyor.

Romero’nun kucağında çocuğu var ve dokunmak istiyor kupaya. Ama Nusret parmak hareketiyle ‘hayırrrrr, benim o’ diyor. En çok da bu kareye üzüldüm ben...

Saha içinde oradan oraya savrulmuş Nusret, o futbolcunun yanından ötekine atlamış.

Resmen son düdükle beraber sahaya koşmuş...

Tam ne güzel gidiyor, uzun zamandır hiçbir falsosu yok diyordum. Gitti en büyük falsoyu yaptı. Nasıl o sahaya girdi diye soranlara, FIFA Başkanı Gianni Infantino’nun arkadaşı cevabını veriyorlar. Böyle mi oluyor yani.

Arkadaş olunca kural mural dinlenmiyor mu?

Ben de Infantino’yla arkadaş olsam, iki golden steak, üç kuzu kafes ısmarlasam bir sonraki Dünya Kupası’nda girebiliyor muyum sahaya?

Dokunabiliyor muyum kupaya?

Çekiştirebiliyor muyum Messi’nin kolundan.

İskoçya’da kilt, Japonya’da kimono giyseydi?

Messi kupayı kaldırırken Arap cübbesi de denilen ‘Bişt’ giydi. Altın süslemeli, şeffaf ve hafif kumaştan dikilen bir kıyafet bişt. Ve Katar’da önemli isimlere giydiriliyor. Kültürlerinin bir parçası yani. Fatih Altaylı da Messi’nin tören sırasında bunu giymesine öyle bir yüklenmiş ki...

* “Katar para ile her şeyi satın aldı” demiş.

* “Utanç” demiş.

* “Terbiyesizlik” demiş.

Ya bırakınız adamlar yapsın şovunu. Rezil olacaklarsa onların derdi.

Kaldı ki yöresel kıyafetlerini giydirince niye rezil olsunlar?

Bu sert sözlerin nedeni kupanın gerçekleştiği yerin Katar olması.

Başka hiçbir sebebi yok bu acımasız eleştirilerin.

* İskoçya’da ‘kilt’ giyseydi Messi...

* Japonya’da ‘kimono’ giyseydi...

Ya da...

◊ Meksika’da o meşhur şapkalardan taksaydı...

Yine böyle ağır sözler söylenecek miydi?

Ben cevap vereyim efendim...

Hayır! Söylenmeyecekti!