Bir döneme damga vurdu
22 yaşında başarılı bir üniversite öğrencisiydi.
İktisat fakültesinde okuyor ama müziğe olan tutkusunu bastıramıyordu. Arkadaş ortamlarında hep şarkı söylüyor, çok beğeniliyordu.
Alkışlara o dönem alışmaya başladı.
Aynı günlerde babası vefat ettiğinde sene de 1963’tü...
Eğitimini yarıda bıraktı.
‘Madem okuyamıyorum müzikle ilgileneceğim’ dedi ve hayatını müziğe adadı.
Aslında onu dinleyen herkes ‘bambaşka bir ses’ doğduğunun farkındaydı.
Bir orkestra kurdu ve ekibiyle 10 yıl boyunca çeşitli mekanlarda konserler verdi. Sahnesine gelenleri eğlendiriyor, gittiği her yerde kendine hayran bir kitle yaratıyordu.
1977 yılında ilk ‘uzunçalarını’ çıkardı.
O albümde;
“Aldırma Gönül”, “Birisine Birisine”, “Kim Arar Seni” gibi şarkıları seslendirdi.
Ferdi Özbeğen artık herkes tarafından bilinen bir isimdi.
Albüm çok beğenildi.
Öyle ki, batmakta olan plak şirketlerini kurtaran bir isim haline geldi.
Bir dönem vergi rekortmenleri arasına bile girdi ünlü sanatçı.
1984 senesinde çıkardığı “Piyanist” albümü ortalığı yıktı geçti.
“Bir Gülü Sevdim”...
“Bir Sevgi istiyorum”...
“Dert Bende”...
Gibi şarkılar herkesin dilindeydi.
Zeki Müren ile arası iyiydi.
Herkes Zeki Müren’den çekinir ama o, sanat güneşinin orkestrasındaki aksaklıkları görür ve bunları çekinmeden söylerdi.
80’li, 90’lı yılların usta ismi adını Türk müzik tarihine altın harflerle yazdırdı.
2013 yılında bu dünyadan göçtü gitti.
Şimdilerde çok konuşuluyor usta sanatçı.
Nereye baksak bir Ferdi Özbeğen şarkısı...
Hangi sosyal medya hesabını ‘stalk’lasak bir Ferdi Özbeğen paylaşımı var.
Nedeni ise “Bir Başkadır” dizisi.
Dizinin bölüm sonlarındaki Ferdi Özbeğen konser görüntüleri dizi kadar sevildi.
Geç oldu ama böylece ‘Z’ kuşağı Ferdi Özbeğen’i keşfetmiş oldu.
“Ben bunu nasıl duymamışım...”
“Ne yani bu şarkıyı o mu söylüyormuş” sohbetleri havalarda uçuşuyor.
Sevinsek mi üzülsek mi bu duruma bilemiyorum.
Ama “Bir Başkadır” ekibine çok teşekkür ediyorum.
Tozlanmak üzere olan Özbeğen şarkılarının üzerini öyle güzel üflediler ki, parıl parıl bir sayfa açtılar.
Şimdi yandınız dostlar
Biz ne kadar yazarsak yazalım...
Cezalar ne kadar yüksek olursa olsun...
‘Yapmayın etmeyin virüs aldı başını gidiyor’ konuşmaları ne kadar yapılırsa yapılsın...
Yılbaşı için şimdiden planlar yapılıyor.
Parti verecek kişiler bile belli.
Parti seçenekleri arasından seçim yapan tipler var şu an.
Bunların kimler olduğunu az çok tahmin edebiliyoruz.
İşte bu partilemelerin önüne geçmek için ‘ihbar dönemi’ başladı.
Hayat Eve Sığar uygulamasına gelen yeni özellik sayesinde evlerde toplananları ihbar edebileceğiz.
Gelen ihbarlar hızlıca işleme alınacak ve ekipler adreslere baskın yapacak.
En yakın arkadaşınız bile olsa...
Akrabanız da olsa...
Hatta çocuğunuz da olsa çekinmeyin.
İhbar edin.
Ve siz o ‘ihbar’ tuşuna bastıktan sonra, insan hayatını bu denli ciddiye aldığınız, virüsün yayılmasını engellemede payınız olduğunu bildiğiniz ve belki de bazı hayatları kurtardığınız için inanın bana içiniz ferahlayacak.
Eğer yılbaşı gecesi veya öncesi sosyal medyamda ya da mesaj gruplarında bir parti yapıldığını görürsem, bunu yapan hangi arkadaşım olursa olsun...
Seve seve...
Güle oynaya...
Büyük bir keyifle...
Ellerimi ovuştura ovuştura ihbar edeceğimden emin olabilirsiniz.
Aşıdan soğutma Aleyna
Amerika ve Avrupa’da ünlü isimler kamuoyu önünde aşı olarak aşıyı özendirmek için sıraya girdiler.
Bizde ise tam tersi bir durum söz konusu.
Aşı olmayın diyen ünlü isimler etrafta dolanıyor.
Örneğin Aleyna Tilki...
Genç şarkıcı son açıklamasında;
“Benim sezgilerime göre insanlar Covid-19 yüzünden değil ilaçlar yüzünden ölüyor.
Anneme, kendime ve kardeşime aşı yaptırmayacağım. Güvenmiyorum” dedi.
Toplum önündeki isimlerin ‘bazı’ düşüncelerini kendilerine saklaması gerekiyor.
Çünkü onları örnek alan binlerce kişi var.
Zaten bir ‘aşı karşıtlığı’ aldı başını gidiyor.
Yok aşıyla bizlere çip takacaklarmış da Bill Gates bizi takip edecekmiş...
Yok Türklerin DNA’sı kopyalanacakmış da dış güçlerin eline verilecekmiş...
Öyle saçma teoriler var ki...
O yüzden vakit kaybetmeden toplumda sözüne güvenilir kişilerin bir araya gelmesi ve aşıyı özendirecek mesajlar vermesi gerekiyor.
Yoksa bu komplo teorileri bizleri yiyip bitirecek.
