Plajın ortasına kurulan bir insanlık labirenti

Art Basel Miami Beach dolayısıyla Miami’de bin tane yan etkinlik var.

Haberin Devamı

O etkinlikler arasında en çok öne çıkanlar Wynwood’daki Mana’da yapılan Red Dot Miami ve Art Basel’dan sonra ikinci en büyük katılımcıya sahip olan Art Miami.

Elbette her ikisi de bir Art Basel etkisi ve gücünde değil.

Plajın ortasına kurulan bir insanlık labirenti

Sadece şu gerçeğin farkına varmamızı sağlıyorlar:

Büyük bir etkinlik peşinden gelenlere de fırsat kapılarını açıyor. Onlara da alan açıyor.

Çünkü sektör çok büyük.

Benzer şekilde kurumlar, hatta oteller de yan etkinlikler yaparak bu sanat haftasında kendini göstermeye çalışıyor.

Mesela Faena Oteli’nin kâr amacı gütmeyen kuruluşu Faena Art’ın gerçekleştirdiği sanat olayları.

Art Basel Miami Beach açılışından bir gün önce tüm şehir buradaki yeni sanat eserlerinin açılışına akın etti.

Haberin Devamı

BEZOS, MUSK VE ZUCKERBERG SAVAŞI

Otele girer girmez Şilili sanatçı Sebastian Errazuriz’in dev heykeli karşıladı bizi.

Heykelin ismi ilginçti: Şirketlerin savaşı.

Heykele dikkatle bakınca şavaşanlar hemen anlaşılıyordu:

Jeff Bezos, Elon Musk ve Mark Zuckerberg.

Bu üçlünün arasında kalıp altta kalanı ise sanatçı Errazuriz kısaca “insanlık” olarak tanımlamış.

“İnsanlığın” elindeki cep telefonuyla can veriyor halde betimlenmesi elbette iç acıtıcı bir durumdu.

Sanatçı Errazuriz’in sadece bu heykeli sergilenmiyordu Faena’da.

Bir de labirenti vardı!

Evet, bayağı bildiğiniz labirent.

“MAZE: Journey Through the Algorithmic Self” isimli bu labirenti Midjourney ve DALLE2 isimli yapay zekâ programlarını kullanarak tasarlamış Errazuriz.

KENDİMİZİ BULDUK MU? TABİİ Kİ HAYIR

Kumla kaplı labirent tam da Faena plajının orta yerine kurulmuştu.

Bu labirentin içine girebilmek için önce uzun bir kuyruğa girdik.

Malum, buralarda her şey için kuyruğa girmek bir alışkanlık.

O gece de tüm davetliler sabırla kuyrukta bekledi, kimse isyan etmedi.

Yaklaşık kırk dakika sonra nihayet labirentin içine girebildik.

Sanatçı Errazuriz bu yapay zekâ işi labirenti için şöyle diyor:

“Kaybolmak için değil, kendimizi bulmamız için tasarlanmış ilk labirenti sunmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

Haberin Devamı

Tamamen karmaşık kör noktalarla dolu olan labirentlerin aksine, bu labirent neredeyse herkese açık bir meydan görevi gören büyük bir merkeze sahip. Böylece insanlar günlük rutinlerinden kaçıp labirentte yürüyebilir, huzur arayabilecekleri ve kitap okuyabilecekleri bir yer bulabilir”.

Aynen Errazuriz’in dediği gibi, labirent öyle kör noktalara sahip değil.

Ama insanlar kendilerini buldu mu, ondan hiç emin değilim!

Çünkü içeri girenler sadece cep telefonuyla içeriyi şöyle bir çekip sonra hızla dışarı çıktı.

Nitekim, “kendini bulma” alt metini hayli abartılı bir söylem.

Artık böyle bir dönemde kendini bulmak için labirentten daha fazlasına ihtiyaç var.

Haberin Devamı

HAKSIZ DA DEĞİL

Bu arada Errazuriz bu labirent işini yapay zekâyla tasarlamış ama aynı zamanda yapay zekanın getireceği olası tehlikelere de hayli temkinli.

Şöyle diyor:

“Yapay zekânın temel tehlikesi ve toplum üzerindeki etkisi, insan gelişiminin her yönünün yeniden yapılandırılmasında değil.

Önemli olan bu gelişmelerin gerçekleşme hızı. İnsanlık zamanla büyük değişimlere uyum sağlamayı öğrendi, ancak yapay zekânın toplumu etkileyeceği hıza hiçbir zaman hazırlıklı olmadık”.

Eh, bu konuda haksız da değil sanatçı.

Hangi mekânlara gitmeli

Art Basel Miami bugün sona eriyor. Ama bir sonrakini takip edeceklere şu mekân tavsiyesi de rehber olsun. Çünkü malum, insan bir noktada acıkıyor...

∆ Pastis

∆ Mila

∆ Casa Tua

∆ Gekko

∆ Cote

∆ Soho House Beach

∆ Carbone

∆ Call me Gaby

∆ Mandolin

∆ Smith & Wollensky

∆ Bakan

 

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları