Kadınların çalışmaması = 12 trilyon dolar kayıp

Kalkınmak için toplumsal cinsiyet eşitliği şart derken kimse boş konuşmuyor.

Haberin Devamı


Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, kadınlar iş hayatına erkeklerle eşit katılsa, küresel ekonomiye 12 trilyon dolar daha eklenecek.
Kadınların üstlendiği ücretsiz işlerin, görünmeyen kadın üretiminin, karşılıksız emeğinin değeri ve ekonominin kaybı 12 trilyon dolar.
Küresel GSYH’nin yaklaşık yüzde 13’ü.
Skillsoft’un Kuzey Amerika, Avrupa, Ortadoğu, Afrika, Asya Pasifik ve Asya’da yaptığı “Kadınların İş Gücüne Etkisi” başlıklı araştırmaya göre; kadınlar eğitimde fırsat eşitliğine sahip olsalar bile, iş hayatında erkeklere göre çok daha fazla engelle karşılaşıyor ve kariyer merdivenlerini daha yavaş tırmanıyor.
Malum, kadınların rol ve becerileri konusunda önyargılar had safhada; üst yönetim de kadınların iş yaşamında ilerlemesi konusunda sorumluluk hissetmiyor.
Katılımcıların çoğu, çalışan kadınların karşılaştığı en büyük sorunun iş ve özel hayat dengesi olduğunu düşünüyor.
Erkekler aile, ev veya kariyet arasında seçim yapmak zorunda kalmazken, kadınlar tam tersi.
Bu nedenle kadınlar işe erkekler kadar odaklanabilme şansına sahip değil.
Çocuk bakımı, yaşlı bakımı, yemek pişirme, temizlik; dünyadaki ücretsiz işlerin yüzde 75’i kadınlar tarafından yapılıyor. (McKinsey Global Institute, 2015)
Katılımcıların yüzde 92’sine göre, dünya genelinde yönetici seviyesindeki kadınların sayısı yetersiz. Ve bu doğru. Fortune 500 şirketlerinin sadece yüzde 5’ini kadınlar yönetiyor. Şirketlerin yönetim kurulunda yer alan kadınların oranı ise yüzde 17.
Katılımcıların yüzde 71’i şirketlerinin toplumsal cinsiyet alanında yeterince çalışma yapmadığını düşünüyor.
Oysa kalkınmak isteniyorsa, şirketler kadınları her kariyer basamağında desteklemek, kadınlara eşit erişim hakkı tanımak için neler yapılabileceğini belirlemeli.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin sadece sosyal bir sorun olması bir yana, önemli bir ekonomik çıkmaz da olduğunu akılda tutarak harekete geçmek gerekiyor.
Kadınlarla erkeklerin iş hayatına katılma oranı eşitlenirse, gelişmekte olan ülkelerin milli gelirinde çift haneli artışlar olabileceği, kadın-erkek oranının yakın olduğu kurumların finansal performanslarının sektör ortalamasının üzerinde gerçekleşme oranının yüzde 15 olduğu hesaplanıyor.
Kârlılıkları artacakken şirketlerin buna yanaşmaması akıl kârı değil.
Aslında şu kreş sorunu bir çözülse çok yol alınacak.
Kadınların en büyük beklentisi kreş. Kimi var ki, “Çalışsam kazandığım 3 kuruş da bakıcıya gidecek. Onun yerine çalışmayıp evde çocuk bakıyorum” diyor. Çocuk bakımı bu toplumda kadının sorumluluğunda olduğundan, öncelikle bu kreş sorunu çözülmeden bir şeylerin değişmesi çok zor görünüyor.
Bu sorunu çözme konusunda yeterince hevesli görünmeyen, adım atmayan yöneticilere yeniden hatırlatalım...
Beyler, işin ucunda daha iyi bir ekonomi var.
Hiçbir şey için olmasa, sırf bu yüzden kadınların önünü açmaz mısınız? 

Yazarın Tüm Yazıları