Felaketin üzerinden 1 ay geçti... Organize yardıma ihtiyaç var

11 ili yıkan, 50 bine yakın insanımızı kaybettiğimiz, 15 milyondan fazla kişiyi etkileyen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin üzerinden bir ay geçti. Çadır kentler kurulmuş olsa da daha sağlıklı ve uzun ömürlü olduğu bilinen kalıcı prefabrik konutlarda henüz yaşam tam anlamı ile başlamış değil. Köylerde ise çadır sıkıntısı yaşanan noktalar var. Yanı sıra hijyen ve temiz su problemlerinden kaynaklı sağlık sıkıntıları var. Kimi yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor, kimi de kayıp eş, çocuk, akrabalarını aramaya devam ediyor. Daha da vahimi, yardımları organize eden gönüllülerin sayısı gündem değiştikçe her geçen gün daha da azalıyor. Bir aydır deprem bölgesinde çalışan gönüllülerle konuştum. Felaketin birinci ayında durumun fotoğrafını çektik.

Haberin Devamı

Felaketin üzerinden 1 ay geçti... Organize yardıma ihtiyaç var

PSİKOLOJİK DESTEK EN AZ 2 YIL OLMALI

DEPREMİN hemen ertesi gününde asker kökenli bir hekim olarak bölgede soluğu alanlardan biri; 1999 depreminde de sahada aktif görev alan Psikiyatrist Dr. Semih Dikkatli idi. Afet Psikososyal Destek Platformu, APDEP’in gönüllülerinden biri olarak Kahramanmaraş’taki çadır kentte muayene sırasında yakaladım kendisini. Gözlemlerini sordum. Yanıtı şu: “Şu an 5 bin 400 gönüllümüz var, sayının artması tek dileğim. Çünkü hedefimiz en az 2 yıl boyunca deprem bölgesine dönüşümlü olarak psikolojik yardım getirmek. Çünkü, ‘Geldik, bitti!’ Olmaz. Yardımlar koordineli - düzenli olmalı. Mesela bugün daha önce psikolojik tedavi gören ancak ilaçlarına ya da -kendisi de depremzede olduğu için- doktoruna ulaşamayan hastalarımızın muayenelerini yaptık, ilaçlarını elden teslim ettik. Bu durumun sürekliliği çok kıymetli.”

Haberin Devamı

Felaketin üzerinden 1 ay geçti... Organize yardıma ihtiyaç varSemih Dikkatli

EĞİTİM BAŞLASIN

Bunun dışında barınma ve yeme içme gibi temel ihtiyaçlar, en azından benim gittiğim bölgelerde, karşılanmaya başlanmıştı. Çadır kentlerin çoğunda ise lise ve anaokulu çağındaki çocuklar için eğitimler verilmeye başlanmış, derslikler kurulmuş. Bu durum umutları yeşertmiş, moral olmuş. Ancak en kısa zamanda ilk ve ortaokul çağındakiler için de derslikler açılmalı. Eğitim başlamalı. Öğrenciler dört gözle eğitime dönmeyi bekliyor.”

SARIP SARMALAMAYA DA GELİN

ŞEF Ömür Akkor da tam bir aydır sahada yerini alanlardan. Sosyal medya hesabından şunu yazmış: “Bugün bir ay oldu. Bana, ‘Elbistan’da bir ay yaşayacaksın, bir de lokanta açacaksın’ deseler, ‘Mümkün değil’ derdim. Anladım ki her şey mümkünmüş. Hayatımda çok şey öğrendiğim bir ay oldu.” Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde, 6 aylık kirasını vererek açtığı Yeniden Hayat Lokantası’nda hem ilçede görev yapan ekiplere hem de depremzedelere sıcak yemek vermek için canla başla çalışan Akkor, şöyle devam ediyor: “Ramazan’da da buradayız. Bayram sonuna kadar buranın devamını sağlayacak kadar yardım var elimizde. Şehirden ayrılanlar da dönmeye başladı, nüfusumuz artıyor.”

Haberin Devamı

Felaketin üzerinden 1 ay geçti... Organize yardıma ihtiyaç varÖmür Akkor

DESTEĞE GELİN

“Elbette maddi yardım çok önemli ama şunu belirtmek isterim ki burada olmak, bu insanların elini tutmak, ziyaret etmek, taziyelerimizi sunmak, köylere gidip kucaklaşmak... Bunlar inanın çok daha önemli. Ramazan ayı mübarek bir ay, herkes yıllık iznini ramazan ayında kullanıp bölgeye gelebilir. İnsanların sosyal medya hesaplarına bakınca sanki her şey bitmiş, deprem unutulmuş gibi... Oysa burada hayat ilk günkü gibi acı.”

ENGELLİLER UNUTULDU

MİLLİ sporcu Celal Karadoğan da bir aydır sahada, özellikle de engelliler özelinde çalışmalar yapıyor. Adana’da depreme yakalanan Karadoğan o güne dönüp diyor ki: “Hayatım boyunca kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim. O an oğluma ve eşime ‘Aşağı inin’ diye yalvarıyorum, onlar ise beni tekerlekli sandalyeye oturtmaya çalışıyor, ‘Ancak beraber...’ diyorlar. Bu hissiyatı anlatmaya kelimeler yetmez. Elbette herkesin yardıma ihtiyacı var ama engellilerin ihtiyacı daha fazla. Depremden önce ikinci sınıf insan muamelesi görüyorduk en azından, şu an hiçbir değerimiz yok gibi hissediyoruz. 2013 verilerine göre, depremin etkilediği 11 ilimizde 283 bin 608 engelli yurttaşımız var. Ailelerini ve mültecileri ekle, 1 milyon kişi eder. Ama bu kadar fazla olmamıza rağmen ‘görünmez’ durumdayız.”

Haberin Devamı

Felaketin üzerinden 1 ay geçti... Organize yardıma ihtiyaç varCelal Karadoğan

Peki, ne yapılmalı? Karadoğan, “Engelliler için bez, tuvalet sağlanmalı. Bazı yardımlar gelmiş ama koordinesi sağlanamadığı için nerede olduğu  belli değil. Engellilerin aileleri için maddi, manevi, psikolojik destek önemli. Bir örnek vereyim; bazı otizmli çocuklar kalabalıkta duramıyor, krize giriyorlar. İskenderun Arsuz’da böyle bir aileye ulaştık, çocuk kalabalık çadıra girdiği an krize giriyor. Özel bir çadır şart yani. 4 günlük çabalar sonucu ailemize çadır bulduk. Ama böyle binlercesi var. Ayrıca binlerce ampütasyon vakası var. Bu deprem ile kaç kişi engelli oldu? Bilmemiz gerekiyor çünkü bu insanların çoğu engelli olarak hayatlarına devam edecekler. Onlara da destek olmamız lazım. Dolayısıyla devletin ve yerel yönetimlerin engelliler için acil afet politikaları üretmesi gerekli. Unutulmak istemiyoruz” diyor.

Haberin Devamı

KONTEYNER ACİL İHTİYAÇ

TAM bir aydır deprem bölgesinde adaşım, CNN Türk Özel Haberler Şefi Fulya Öztürk. İçindeki yası, haberciliği ile bölgeye dikkat çekmek istemesini, ‘Ya ayrılırsam da burası unutulursa’ korkusunu anlıyorum ama yorgun görünüyor birkaç zamandır. ‘Keşke azıcık dinlensen’ diyorum, ‘Şimdi değil’ diyor ve ekliyor: “Bizim aile de depremzede. Evimiz hasar görünce babam işyerine, annem Konya’ya akrabalarımızın yanına, ablam köy evine taşındı. Yaprak dökümü anlayacağın. Bölge nöbeti bende, biraz daha buralardayım.”

Felaketin üzerinden 1 ay geçti... Organize yardıma ihtiyaç varFulya Öztürk

SEFERBERLİK İLAN EDİLSİN

Şu son bir aya bakınca, bundan sonrası için ne değişmeli? Diyor ki: “İstanbul gibi deprem kuşağındaki bölgelerde bulunan riskli yapılar acilen boşaltılsın. Seferberlik ilan edilsin. Çürük yapılar sebebi ile daha fazla can kaybetmeyelim artık. Deprem bölgesi özelinde ise çadırda hayat çok zor. Bak, mesela bugün rüzgârdan çadırlar uçtu. Dolayısıyla acilen konteyner kentler kurulmasını rica ediyoruz. Üçüncü ve son olarak da gelen yardımların dağıtılmasında zaman zaman eşitsizlikler olabiliyor. Yardımlar topluca bir yerlere bırakılıyor çoğunlukla; kimi çok alıyor, kimi de alamıyor, adaletsizlikler oluyor. Bu sebeple her türlü yardımın çadırlara bizzat bırakılması arzusunda insanlar.”

Yazarın Tüm Yazıları