Sorun, o anlayış!

Pandemiye dönüşen KOVİD-19 ile mücadelede, aşılama çalışmalarının başlamasıyla, vaka ve ölüm oranlarındaki azalmaları görünce ne kadar sevinmiştik.Hastanelerde yaşanan yoğunluğun sona erdiğini öğrenince de, mutlu olmuştuk.

Haberin Devamı

“Ohhh” çekmiştik.
Ne zaman ki; Kontrollü normalleşme sürecini “kontrolden” çıkartıp, aşı vurulmamaya başladık.
Dengeleri alt üst ettik.
Sıkıntılı günlere, geri döndük.
Salgın ile mücadelede, alınan önlemleri rafa kaldıranlardan daha ziyade, aşı vurulmayanlar ciddi tehlike oluşturuyor.
Bu süreçte aşı çok önemli.
Yapılan bilimsel çalışmalar bu gerçeği tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Buna rağmen bazı kesimlerin, ısrarcı olmaları anlaşılır gibi değil!.
Aşı karşıtı olan bu kişilerde, gençlerin çoğunluğu oluşturması da düşündürücü.
Bursa’dan örnek vereceğim.
Kentte, her 100 kişiden 66’sı, en az bir kez aşı vurulmuş.
Diğer büyükşehirlere bakıldığında, Bursa için bu güzel bir gelişme.
Kötü olan da; 17-40 yaş grubunda bulunanların büyük bölümünü aşıya yanaşmaması.
Çok ilginç…
Aşı konusunda, 60 yaş ve üzerindekiler de fazla sorun yaşanmıyor.
Onlar, gençlerden çok daha bilinçli.
70-74 yaş arasındakilerde hiçbir problem olmuyor.
Dahası, randevu tarihinden önce gidip aşı vurulmak istiyorlar.
Görülen o ki bu sıkıntılı süreçte Bursa’yı, -yüksek riskli- şehirler arasına girmekten, gençlere rağmen aşı vurulan 40-74 yaş arasındakilerin, duyarlılığı kurtarıyor.
Peki, aşı olmaya neden sıcak bakmıyor?
Gerekli açıklamaların yapılmadığı söylenemez.
Bu haksızlık olur...
Sağlık Bakanlığı her fırsatta vatandaşları ısrarla uyarıyor.
Bilim insanları da üzerlerine düşen görevleri fazlasıyla yapıyor.
Kendilerine sorulduğunda, aşının önemine dikkat çekip, “mutlaka olun” diyorlar.
Öyleyse, sorun ne?
Sağlık Müdürlüğü’ne göre problem; sosyal medyada yer alan gerçek dışı paylaşımlar.
“Aşı, kısırlığa neden oluyor” gibi.
Bana göre sıkıntı; Aşı karşıtı olan kişilerin, koronavirüs illetini yaşamamış olması.
Bir başka deyimle, canlarının yanmaması.
Onlar, pandemiden bir şekilde etkilenmiş olsalardı, inanın böyle düşünmezlerdi.
Şöyle ki.
Şu anda, KOVİD-19 tanısı konulup yoğun bakım ünitelerinde yatan her 5 kişiden 4’ü aşı vurulmamış.
Yoğun bakımdaki tedavileri tamamlanan bu kişilerin neredeyse tamamı, aşı konusunda ne kadar yanlış düşündüklerin, sağlıklarına kavuşunca kabul ediyorlar.
Ama geç kalmış oluyorlar.
Sadece kendilerine değil, tedbir alan masum insanlara da zarar vermiş oluyorlar.
Bu, olacak iş değil.
Haa, “Bu anlayış değişir mi?” diye sorarsanız.
Kısa sürede çok zor.
Hatta, mümkün değil.
O yüzden, “Aşı olmayanlara ciddi kısıtlamalar getirilmeli” diyorum.
Bu konuda geç kalındığını düşünüyorum.

Yazarın Tüm Yazıları