Tanrı’nın eli onu işaret etti

Haberin Devamı

ROSET-TA’nın ilk hedefi, 46P Wirtanen adlı başka bir kuyrukluyıldızdı.
Yolculuk 2003 yılı için planlanmıştı. Ancak Rosetta’yı yörüngeye taşıyacak Ariane roketi arıza yapınca operasyon ertelendi.
Ariane ancak bir yıl sonra yeniden hazırlandığında aşılması imkânsız bir sorun ortaya çıkmıştı.
Araç, 10 yıl sonra ulaşacağı sırada 46P Güneş’e çok yakın bir yerde olacağı için, ısınacak ve gaz püskürtmeye başlamış olacaktı.
O durumda Philae’yi kuyrukluyıldızın üzerine indirmek mümkün olmayacaktı.
Yeni bir kuyrukluyıldız aranmaya başlandı. Sonunda, Churyumov ile Gerasimenko adlı iki uzay bilimcisinin keşfettiği 67P kuyrukluyıldızı üzerinde anlaşmaya varıldı.
Öyle bir kuyrukluyıldız vardı ama o güne kadar kimse fotoğrafını çekecek mesafeye gidemediği için şeklinin, hatta büyüklüğünün ne olduğu bile bilinmiyordu.
Sanki, Michelangelo’nun Sistine Şapeli’nde bulunan freskosundaki gibi, Tanrı’nın parmağı, o yıldızı işaret etmişti.

Tanrı’nın eli onu işaret etti

Haberin Devamı



ROSETTA, 1200 DİLDE 13 BİN SAYFA GÖTÜRDÜ

Rosetta, 2 Mart 2004 günü Fransız Guyanası’ndan uzaya doğru hareket ederken, çok ilginç bir yükü de yanına almıştı.
Long Now Foundation adlı bir kuruluş, kuyrukluyıldızın üzerine bırakılmak üzere nikel alaşımlı bir disk hazırlatmıştı.
Bu diskin üzerinde 1200 ayrı dilde yazılmış 13 bin sayfa metin vardı.
İlk Rosetta taşı, Nil Nehri’nin kenarından insanlığa hiyeroglifin gizemli mesajını iletmişti.
İkinci Rosetta ise yeryüzü insanının mesajını 540 milyon kilometre uzağa götürüyordu.
Orada bir canlı varsa bir gün o dili hiyeroglif gibi çözer umudu da 67P’ye taşınmıştı.

EN KRİTİK 23 DAKİKA

Rosetta 2 Mart günü yola çıktıktan sonra 7 yıl boyunca Dünya ile temasını koruyarak yoluna devam etti.
Bu arada 2 başka kuyrukluyıldız ve astreoidin yanından geçti ve Mars’a ulaştı.
Ancak Mars’a ulaştığında öyle bir 23 dakika geçirdi ki, Darmstadt’ta nefesler durdu.
Rosetta’nın deposunda az miktarda yakıt vardı. Bunu gerektiğinde yörünge düzeltmelerinde kullanıyordu.
Ancak asıl enerjisini iki yanındaki geniş güneş panellerinden sağlıyordu.
Mars’a 250 kilometre yaklaştığında çok kritik bir bölgeden geçti.
23 dakika boyunca, bir Güneş Tutulması yaşandı. Bu süre boyunca Rosetta’nın güneş panellerinden topladığı enerjinin tasarruf edilmesi için araçtaki bütün faaliyetler durduruldu. Dünya ile ilişkisi kesildi.
23 dakika sonra ilk sinyal alındığında Darmstadt kontrol salonunda bir alkış koptu.

Haberin Devamı

2 HAZİRAN 2011:
3 YILLIK UYKUYA YATIŞ


Uzay yolculuğunun ikinci kritik anı 2 Haziran 2011 günü başlıyor. Rosetta’nın kuyrukluyıldıza ulaşmasına 3 yıla yakın bir zaman kalmıştır.
Ancak Rosetta da Güneş yörüngesinde uzak bir yere geldiği için, artık güneş enerjisinin çok dikkatli kullanılması gerekmektedir.
Biriktirdiği enerjiyi minimuma indirmek için Rosetta, bir ayı gibi kış uykusuna yatırılır. Ancak onun kış uykusu 31 ay sürecektir.
Aracın Dünya ile bütün iletişim kanalları kapatılır ve uzayda en sessiz yolculuk başlar.
Rosetta iki buçuk yıl boyunca kendi kaderini kendi tayin edecektir.
Uzay tarihinin belki de en stresli bekleyişi başlar.


Tanrı’nın eli onu işaret etti

SAATTE 54 BİN KİLOMETRE HIZLA

Haberin Devamı

Ve 20 Ocak 2014...
Rosetta’nın kış uykusundan kalkacağı gün...
Dünyanın iki ucundaki iki dev teleskopun dev antenleri, Rosetta’ya yönlendirilir.
Darmstadt’taki kontrol odasının dev ekranı iki teleskoptan gelecek sinyali beklemektedir.
Biraz sonra Kaliforniya’dan beklenen ses gelir. Rosetta, kimlik sinyalini göndermiş ve “Ben uyandım” demiştir.
Ancak Canberra’daki teleskopa gelen bir ses yoktur. Biraz sonra ikinci kötü haber gelir. Kaliforniya’dan gelen sinyal de kesilmiştir. Umutlar dibe iner.
Rosetta uyku halinden bitkisel hayata geçmiş gibidir.
Tam umutların bittiği an, Kaliforniya’dan yine sinyal gelir. Kısa bir sure sonra Canberra da aynı sinyali alır.
Salonda alkış kopar. 9.5 yıldır bu uçuşu yönlendiren ekibin insanları birbirine sarılır.
Rosetta insanlık tarihinde ikinci defa uyanmıştır.
Artık hedef, 67P kodlu Churyumov-Gerasimenko kuyrukluyıldızıdır.
Rosetta, kanatlarını sonuna kadar açmış dev bir kuş gibi saatte 54 bin km hızla dünyanın kuyrukluyıldızlarla ilk randevusuna doğru uçmaktadır.

Haberin Devamı

Gelen ses 10 bin kez büyütüldü

-20 Ocak’tan 8 ay sonra, tam günüyle 6 Ağustos günü, 67P kuyrukluyıldızının yörüngesine girecek ve göndereceği fotoğraftan dünya, bir kuyrukluyıldızın neye benzediğini görecekti...
Ancak tam o sırada öyle bir olay meydana gelecekti ki, aşağıdakiler şaşkınlıktan yerlerinde kalacaktı.
Her gökcisminin bir manyetik alanı vardır ve bu manyetik alanın bir de sesi...
Rosetta, 6 Ağustos’ta 67P’ye iyice yaklaşıp temas kurduktan sonra ilk manyetik alan sesini gönderdi.
Bu ses, 40 ile 50 milihertz arasında salınım yapıyordu. Yani insan kulağının işitmesi mümkün değildi.
Ses uzmanları, bunu insan kulağının işitebilmesi için 10 bin kere büyüttüler.
Sonunda işitilir hale gelen bir uzay sesi önlerindeydi...Uzmanlardan biri bu sesi bir şeye benzetti...Karmaşık bir eşleştirme çalışması yapılınca hepsini şaşkınlık içinde bırakan bir gerçekle karşı karşıya geldiler. Ama asıl şaşkınlıkları, Philae kuyrukluyıldız üzerine inip manyetik alanla ilgili ilk gerçek bilgiyi gönderdiğinde ortaya çıkacaktı.
Uzaydan bir ses gelmişti...
Ama kimden gelmişti.

Haberin Devamı


Uzayda iki nokta arası en kısa yol yok


-DARMSTADT’taki ESOC merkezinde, Rosetta uçuş direktörlerinden Andrea Accomazzo ile konuşuyoruz.
35 yaşındaki İtalyan mühendis, bu misyonun en önemli kişilerinden biri.
-ERTUĞRUL ÖZKÖK: 67P kometi dünyadan ne kadar uzakta?
ANDREA ACCOMAZZO: Bir komet için uzaklık izafi bir şeydir. Bu mesafe Dünya’nın ve onun bulunduğu yere göre değişir. Çünkü hem Dünya hem Çuri kendi yörüngelerinde durmadan hareket ediyor.
-En yakın mesafede olduğu zaman kaç km?
Güneş’e 190 milyon km’ye kadar yaklaşıyor. En uzakta olduğu yer ise 1 milyar kilometreye yakın.
-Peki öyleyse niye en yakındayken gitmediniz de 540 milyon km uzaktayken oraya araç indirdiniz?
Kuyrukluyıldız Güneş’e yakınlaştıkça, üzerindeki gaz faaliyeti artar. Gayzer fışkırması gibi faaliyetler olur. Öyle bir mesafede üzerine araç indirilmez.
-Torunum ‘Interstellar’ filmini seyretti ve çok etkilendi. Gelirken size şunu sormamı istedi. Eğer Rosetta’da bir insan olsaydı, 10 yıl sonra oraya indiğinde kaç yaşında olacaktı?
Bu soruyu herkes soruyor. ‘Interstellar’ filminde insanlar geleceğe gidiyordu. Yani bir gezegen bulup oraya yerleşmeye. Biz ise geçmişe gidiyoruz. Yani canlıların nereden geldiğini bulmaya.
-Yani Rosetta filmdeki gibi bir solucan deliğinden geçip zamanın ötesine geçmedi mi?
O İzafiyet Teorisi’ne giriyor. Bizimki salt fizik. Rosetta 67P’ye 540 milyon km uzakta ulaştı. Ama oraya gitmek için 5.5 milyar km yol yaptı.
-Nasıl yani?
Çünkü uzayda iki nokta arası en kısa yol diye bir kavram yok. Bir kere Dünya’nın yörüngesi etrafında 3 tur atıp merkezkaçla yörüngeden çıkıyorsunuz. Sadece bu 3 yıldan fazla zamanda oldu.
-5.5 milyar km yol yaptığına göre zamanda ileriye doğru gitmedi mi?
İyi ama bu 10 yılda Dünya da yerinde durmadı. Dünya ne kadar yol gitti biliyor musunuz?
-Ne kadar?
10 milyar km. Yani Dünya, 67P kuyrukluyıldızından daha hızlı hareket ediyor.


Kuyrukluyıldızın kuyruğu var mı!


-KUYRUKLUYILDIZLAR iki bölümden oluşuyor. Ana kütleyi oluşturan bölüme “Nukleus” deniyor. Bunlar yörüngelerinde Güneş’ten uzaklaştıkları zaman soğuyor ve buzul çağına giriyorlar. Ancak Güneş’e yaklaşınca, ısınıyorlar ve içlerindeki maddeler gaz haline gelip uzaya püskürtülüyor. Bu püskürtülen gazlar, üzerindeki tozlarla birleşince bir tür alev fışkırmasına dönüşüyor. Komet hızla hareket ederken, arkadaki gaz alevi kuyruk gibi görünüyor. Rosetta’nın gittiği Çuri kuyrukluyıldızı 5 kilometre uzunluğunda. Ama arkasındaki alev tozu yüz binlerce kilometreyi bulabiliyor.

YARIN


KUYRUKLUYILDIZDAKİ SUYUN SIRRI

-Uzaydan alınan manyetik alan sesi 10 bin kere büyütülünce ortaya çıkan sonuç herkesi niye şaşırttı.
-Araç indikten sonra gönderdiği manyetik alan bilgisi neydi.
-Kuyrukluyıldıza inişte meydana gelen beklenmeyen olay neydi.
-Kuyrukluyıldızda su var mı? Çıkan gazlarda hayatı oluşturan maddelere rastlandı mı.
-Enerjisi biten Philae yeniden uyanabilecek mi? İkinci Rosetta insanlığa neleri öğretecek?
-Uzayın dilini de çözebilecek miyiz.

Yazarın Tüm Yazıları