Zeytinyağı diyarının büyülü mekanları

Bu yıl üçüncü kez Anatolian IOOC (uluslararası zeytinyağı kalite yarışması) için Edremit Körfezi’ndeydim.

Haberin Devamı

Yarışma organizasyonu her sene farklı ülkelerden gelen jüri için bu tecrübeyi daha kişisel kılacak etkinlikler düzenliyor.

Bergama, Kaz Dağları gibi kısa sürede ulaşabilecek dünya güzeli yerlere gidiliyor. Hepsi çok keyifli.

Bu yıl gruptan ayrılıp kendi rotamı çizdim.

Cunda’da Sobe Otel’de iki gün hediye ettim kendime.

Şıklığı sadeliğinden gelen huzur dolu bir butik otel Sobe.

Bembeyaz odanın kıyısındaki masa, yanındaki pencere, uçuşan beyaz keten perde “şurada bir kitap yazsam” dedirtti.

İclal Aydın’ın ilhamını buralardan almasını anladım, gülümsedim.

Gündüz yağ tadıp akşam yemeğe gideceğimi bildiğimden sabah kahvaltılarına gönlümden geldiği kadar zaman ayıramadım.

Bir gün, sırf kahvaltı için dönmek istiyorum.

En güzelinden zeytinler, peynirler, zeytinyağı, ev yapımı reçeller...

Haberin Devamı

Hepsi olması gerektiği gibi. Cunda’nın harika, tatlı loru ve üzerine ev yapımı dut reçeli, birkaç damla zeytinyağı, vazgeçemediğim bir ritüel oldu Sobe’de.

Oralarda geçirdiğim beş gününün en yüksek noktası, son günümün hediyesi Trata Ayvalık oldu.

Başka yerlerde harika şeyler tatmadığımdan değil... Trata, başka bir deneyim.

Burhaniye’den Cunda’ya giden, zeytinlikler arasında süzülerek giden yolu misal.

Tüm baharı içinde taşıyan önü arkası, sağı solu her yeri zeytinlik olan bir toprak yol...

Gelincikler, sarı hindibalar, hardal çiçekleri ve adını bilmediğim nicesi, en renkli, en neşeli halleriyle zeytinlikler arasındaki yoldan geçenin heyecanına  kayıtsızlıklarıyla, “buralar bizim” diyorlar sanki...

Ayvalıklı zeytinlerin uyandırdığı kifayetsizlik hali, ağaçların yaşlılığı, görmüşlüğü karşısındaki tecrübesizliğim kendimi çocuk hissettiriyor.

Ne büyük lüks.

Arada topu topu birkaç kilometre olsa da Cunda’ya varıldığında zeytin ağaçları arasındaki bitki örtüsü değişiyor. Daha dikenli, daha mor, daha antikler.

Adanın yapılaşma olmayan tarafına geçildiğinde toprağın rengi, bitkisi daha arkaik bir form alıyor.

Zeytin ağaçları kadar birbirinden farklı bunca dikenli bitkiyi uzun süredir bir arada görmemiştim.

Sardinya’nın biyolojik çeşitliliğini korumuş Asinara Adası’nı hatırlattı.

Haberin Devamı

Trata’nın fikir babası şefi, Tayfun Gökşin adanın farklı noktalarında, o günün güneşine, rüzgarına göre belirlediği bir noktada lokanta kuruyor, zaman zaman. Rezervasyon yaptığınızda o akşam Trata Ayvalık’ta yemek yiyeceğinizi biliyorsunuz ama Gökşin denizci bilgeliğiyle güneşin batışının tadının en iyi yemeğin hangi noktasında çıkarılacağını, rüzgarı bol adanın hangi noktada en tatlı esintiye sahip olacağını hesapladıktan sonra o akşamki Trata’nın konumunu ve saatini gönderiyor.

Her şey, doğanın söyledikleri dinlenerek son anda belirleniyor.

Benim gittiğim gün yağmur ihtimali olduğundan erkenden başlanıldı.

Harika bir zeytin bahçesinde, denizin kıyıcığında birbirinden uzakta 5 masa.

Haberin Devamı

Keten bembeyaz masa örtüleri, keten peçeteler, el yapımı porselen servisler.

Karşınızda Güvercin Adası’nın Kızlar Manastırı yıkıntıları eşliğinde, balıkların denizde hoplayıp zıplamalarının sesini duyabildiğiniz bir ortamda, ayaklarınızın altında toprağı, başınızın üzerinde gökyüzünü hissederek harika şeyler yemenin herhangi bir yıldızlı karşılığı yok.

Tayfun Gökşin’i bu kadar zor bir operasyonu hayal edecek öngörüsü, bölge ve iklime hakimiyeti, elinin lezzeti için alkışlıyorum.

Az, doyurucu, üst düzey bir damak şöleni sunan bir menüyü, seyyar mutfakla, küçücük bir ekiple başarıya ulaştırmak dünya çapında bir iş.

Adanın kendi baklası, kendi fasulyesi, enginarı...

Haberin Devamı

Zeytinyağlı sebze pişirmek, uzun uzun soğanla, şununla bununla kavurmadan, sebzeyi öldürmeden ama çiğ de bırakmadan pişirmenin ne kadar zor bir iş olduğunu biliyorum.

Balığından sebzesine bir Cundalı olarak, içinde büyüdüğü zeytinyağ kültürünü harika temsil ediyor Trata.

Bölgenin tüm şartlarını ve ürünlerini böylesine iyi kullandıkları, dünyada çok az yerde mümkün olabilecek bu tecrübeyi Cunda’da yaşanır kıldıkları için Gökşin ve genç yardımcısı Batuhan Yıldırım’a teşekkürler.

Henüz sezon başlamadığından kolay yer bulabildiğim için kendimi şanslı sayıyorum.

 

Yazarın Tüm Yazıları