Mucizeler dükkânı

Burası küçük, şirin bir dükkân… İçerisi ahşap merdivenli, misss gibi kâğıt, kalem kokan Anne, baba ve kızlarının işlettiği hediyelik kutu yapan bir yer… Baba Makine Mühendisi, anne Ankara Zübeyde Hanım Meslek Lisesi’nden mezun, kızları Pınar Grafiker…

Haberin Devamı

Mucizeler dükkânı

Fotoğraf: Tuğgül AKTAY

 

 

 

Bu haftaki röportaj konuklarım Nükhet Erturhan, Muzaffer Erturhan ve Pınar Erturhan…

 

Burası küçük, şirin bir dükkân… İçerisi ahşap merdivenli, misss gibi kâğıt, kalem kokan Anne, baba ve kızlarının işlettiği hediyelik kutu yapan bir yer… Baba Makine Mühendisi, anne Ankara Zübeyde Hanım Meslek Lisesi’nden mezun, kızları Pınar Grafiker…

25 sene önce Mersin Çarşısı’nın içinde çiçek satan, nikâh şekeri yapan bir dükkân açmışlar… Sonra sattıkları çiçeklere güzel ambalajlar yapmışlar. Ondan sonra da hediyelik kutu tasarlamaya başlamışlar…

Haberin Devamı

Düşünün size bir hediye geliyor. Hediye zaten özenle seçilmiş. Ama kutusu da bambaşka yerden sizin için özel yaptırılmış, kim bayılmaz ki böyle bir “Düşünülmüşlüğe”

 

Aile inanılmaz duygusal, nostaljiye önem verdikleri için de ne kadar detay varsa müşterilerine sunuyorlar… Renk renk kutular, değişik bağlanmış fiyonklar, özenle seçilmiş kurdeleler, not kâğıtları, zarflar…

Nükhet Hanım “Tek tek merdivenler çıktım” diyor geçen 25 senenin özetine… Gözleri dola dola ama gururla anlatıyor yaşadıklarını…

Burayı bizzat gidip kendiniz görmelisiniz, sevdiklerinize düşünülmüş hediyeler almak istiyorsanız o dükkânlardan biri burası… “Kutucu neresi?” diye sorarsanız mutlaka gösterirler… Mersin çarşısındaki Taş binanın arkasında Beymen mağazasının arasından giriyorsunuz, merdivenleri çıkıyorsunuz hemen sağınızda karşınızda!

 

 

 

Biraz sizi tanıyalım kimsiniz?

Nükhet Erturhan: 1958 İstanbul doğumluyum. Asker kızıyım, dolayısıyla birçok şehri gezdim. Ama köklerim Trabzon. Ankara’da öğrenim hayatım geçti. Ankara’da Zübeyde Hanım Anadolu Kız Meslek Lisesi’ne gittim. İyi bir okuldu.

Haberin Devamı

Ankara’dan mı evlenip geldiniz?

Hayır, babamın tayini Adana’ya çıktı. Adana’dayken de eşimle evlenip Mersin’e geldim.

Bu iş nasıl oldu?

Eşim Makine Mühendisi. 25 sene önce Mersin çarşısında dükkân açtı. Kâğıt, poşet ve çiçek satacağız diye yola çıktık. Sonra o Mersin Devlet Opera ve Balesi’ne Teknik Müdür olarak girince iş bana kaldı.

İyi ki kalmış diyor musunuz?

Tabii ki! İyi ki çalışıyorum diyorum! Esnafları komşularım olarak görüyorum, çalıştığımız yer çok güzel, arkadaşlarımız çok güzel. Dükkânımıza girenler çok güzel. Bizi üzecek şey olmuyor burada.

Siz başlattınız kızınız Pınar’da aranıza mı dâhil oldu?

Aynen öyle oldu. Hatta o kadar çok şey değişti ki o gelince… Ben tek başıma uğraşıyordum, Pınar gelince ürün arttı.

Haberin Devamı

Neler yapıyorsunuz şimdi burada?

Çiçek malzemeleriyle başladık, nikâh şekerleri, lavanta keseleri yapmaya başladık. Sonra çiçekleri koyacağımız üçgen poşetler yapmaya başladık. Derken malzemeciler çoğaldı. Yani müşteri bana gelip alacağına artık malzemeci dükkânlara gidip sattığı için benim işlerimi bu ters teptirdi.

Özel tasarım kutular bu süreçte mi devreye girdi?

Aynen, öyle olunca yeni arayışlara başladık.

İlk yaptığınız kutuyu hatırlıyor musunuz?
Evet (Gülüyor) öyle bir yapıştırmışım ki hiçbir yerden açılmayacak şekilde. Bağlamışım iyice de…

Sonra?

İş işi getirdi…

Peki sizin gibi böyle özel tasarım kutular yapanlar var mı?

Pınar Erturhan: Hayır, yok. Zaten arkadaşlarıma yaptığımız işi de anlatırken zorluk çekiyorum hani böyle bir meslek yok.

Haberin Devamı

Nasıl oluyor bu kutu?

Pınar Erturhan: Siz hediyenizi alıp geliyorsunuz biz burada paketliyoruz. İlla kutu olmasına gerek yok, güzel ambalajlar da yapıyoruz.

Mersinliler biliyor mu sizi peki?

Evet, biliyorlar. Hatta şehir dışından da biliyorlar artık.

Özellikle meraklısı var mı?

Çook fazla. Bir kere geldikten sonra hep gelmeye devam ediyorlar.

Neyi farklı?

Duygusu farklı… Verdiği enerjisi farklı... Sizin için özel tasarlanan bir hediye paketi… Hediyeyi verdiğiniz kişinin size yansıttığı o ışığı da alınca daha çok seviyorlar.

Sürekli tasarım halinde misiniz?

Nükhet Erturhan: Evet… Kasım ayında İstanbul’a ailecek gideriz, bir hafta boyunca da işimizle alakalı yerlere gider, malzemelere bakarız. Her Kasım ayı bizim için yenilik yapma ayıdır.

Haberin Devamı

Orada mutlaka bir sürü güzel şeyler çıkıyordur?

Aynen… Tartışıyoruz, konuşuyoruz. Uzun bir alışveriş sonuçta... Birde 25 yıllık bir alışkanlığımız bu bizim. Sonuçta bir kitlemiz var ve insanlar da değişimi seviyorlar.

Pınar Erturhan: Mesela yılbaşında burası ışıl ışıl, o paketlerle vitrinimiz çok güzel oluyor.

Evet, sizi araştırırken yılbaşına ait bir fotoğraf gördüm!

Sevgililer Günü’nde de çok güzel oluyor.

Kaç kardeşsiniz?

Pınar Erturhan: Ağabeyim var ama o bu işle ilgilenmiyor. Ağabeyim Kayserispor’un Teknik Direktör yardımcısı.

Tamamen el emeği mi yoksa bunun bir makinası var mı?

Pınar Erturhan: İşin mutfak kısmı babama ait. Hemen az ileride bir atölyemiz var. Kutular orada kesiliyor, köşeleri ayarlanıyor. Sonra alıyor yapıştırıyoruz, süslemelere başlıyoruz. Minik mandallar, kartlar, kalpler, zarflar..vs.vs..

“Daha da büyüyelim, daha da büyütelim” hayalleri var mı?

Pınar Erturhan: Hayır yok. Ya hani böyle sizin de sevdiğiniz müstesna, özel yerler, dükkânlar vardır. O halde olmak bizi daha mutlu ediyor.

Hani acaba bir AVM’de olsanız, daha çok iş yaparsınız, daha çok bilinirsiniz?

Onun içinde alt yapı lazım. Şuanda 3 kişiyiz. Annem, babam ve ben… Birebir iletişim kurup, ilgilenmeyi de çok seviyoruz. Ama mesela Adana’da da bu işi yapmak isterdim…

Mucizeler dükkânı

Siz kartpostalların, mektupların önemini daha çok bilirsiniz… Nasıl bir duyguydu?

Nükhet Erturhan: Daha dün bir tanesini elime aldım. Hala saklıyorum, zaman zaman açıp okuyorum. Çokkkk güzel bir duygu… İşte biz müşterilerimize özellikle onu vurguluyoruz. Kart yazın diyorum. Hatta ben tarih attırıyorum. Yani bugün sevgilisine aldı, sonra evlendiler. “Bak sen bana bu tarihte bunu yazmıştın” desinler, anıları olsun. Biz ailece nostaljiyi seviyoruz, anıları seviyoruz.

Pınar Erturhan: Şimdilerde yazı yazma olayı gün geçtikçe zayıflıyor. Ben birine kutu satınca “Not yazın, not yazın” diyorum yazdıklarında biz gerçekten çok mutlu oluyoruz.

Anne kız gerçekten çok hoş ve güzelsiniz, çok güzel anlaşıyorsunuz... Ne kadar güzel!

Nükhet Erturhan: Pınar bizimle devam edince çok değişti her şey. Çok artısı oldu. Bakın esnaf için yaptığımız kutuları Pınar yanımıza ilk geldiğinde ona yaptırırken şimdi Pınar gelişti, ilerletti başka şeyler yapıyor ben oturdum bu küçük kutuları yapıyorum.

Kuralınız ne?

Nükhet Erturhan: Meslek lisesi okuduğum için, ilik denen işi bize bir hafta öğrettiler. Benim bir işim ne ise 100. işim de aynıdır. Pınar’a da onu söylüyorum. Aynı ciddiyetle, birinci işin neyse yüzüncü işin de öyle olacak diyorum.

Bunun dışında nasıl tanımlarsınız burayı?

Pınar Erturhan: Maneviyatı güzel buranın… Bu iş sayesinde kalbi güzel insanlarla tanışıyoruz, dost oluyoruz.

Sizinle nasıl iletişime geçebilirler?

Pınar Erturhan: 03242321710 sabit telefonumuz. Mersin Çarşısı, Atatürk Caddesi’ndeyiz. Taş binanın arkasındayız.

Daha çok kadınlar mı yoksa erkekler mi geliyor?

Eşit oran. Bir de çok enteresan ki çok güzel tesadüfler filan da oluyor.

Ne üzüyor sizi burada?

Nükhet Erturhan: İadeler üzüyor. Mesela sevgilisi hediyeler almış, ayrılmışlardır. Sonra karşı taraf o iadeyi de güzel güzel yapmak ister, getirir buraya yine bir kutu yapar o şekilde özenle verir. Ama o insanların buradaki oturuşları beni çok kötü yapar.

Pınar Erturhan: Beni de bir çocuk etkilemişti. Heyecanla geldi paket yaptırdı, gitti. Sonra geri geldi. Kız reddetmiş, o da “ O kadar emek ettiniz, paket boşa gitmesin” dedi bıraktı gitti. Mesela biri daha vardı, cebinde 6 buçuk lirası varmış. “Ablacım bu kadar param var” dedi, dolmuş parasını bile içine dâhil etmiş sevgilisine paket yaptırıyor. Bütün dükkânı veresim geldi. En güzel paketi yaptık. Dolmuş parasını da içinden çıkardık gerisini aldık. Farklı bir atmosfer burası gerçekten!

Nükhet Erturhan: Bu hediyeyi belli bir kesim yapmıyor. Cebinde hiç parası olmayan, geliri az olan daha çok burayı tercih ediyor. Çünkü düşünüyor, emek olsun istiyor. Maddi durumu iyi olanlardan da var mesela, en iyi yerden gidiyor alıyor hediyesini, paketini de buradan yaptırıyor. Markayı öne atmıyor.

Son olarak eklemek istedikleriniz neler?
Pınar Erturhan:
Bu işi yapıyor olmak çok güzel. Buraya gelen her müşteri bizim için çok kıymetli. Böyle düşünülmüş, özel bir hediye paketi, kutusu isteyen bir insan sonuçta. O hediye paketleri yapılırken o kadar özel sohbetler oluyor ki. 

Yazarın Tüm Yazıları