Covid-19 tedavi giderleri iade ediliyor  

Sadece Bursa’da değil, tüm yurtta, alınamayan ya da ileri tarihlere verilen randevulardan şikayetçi. 
‘Böyle bir sorun yoktur, abartılıyor’ diyebilir miyiz? 
Bazı hastanelerde hatta kentlerde hematolog, endokrinolog, gastroenterolog, kardiyolog, çocuk cerrahı, üroloğu, nöroloğu yok... 
* 
‘Yan dal hekimleri’nin eksikliği büyük sorun. 
Başhekimler, müdürler, kaymakamlar, valiler hatta milletvekilleri hekimler gelsin diye yollarını gözlüyorlar. 
Onların beklemesi bir yana, halk bekliyor... 
*
Halk hekim bekliyor ama hastanelerde çalışma düzenini etkileyen, hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönelmiş şiddet de tüm boyutlarıyla devam ediyor. 

CANIMI YOLDA BULMADIM  

Bu kısır döngü kırılmalı. 
Hekimlerimiz mutsuzlar; gerek hasta sayısının yüksek oluşu, ödeyemeyeceği tazminatlar, düşük ve yetersiz maaş ile canlarından bezdirmiş durumdalar. 
Seslerini de duyuramıyorlar, duyursalar da beklentileri karşılanmıyor!.. 
Şiddet önlenemeyince, beklentileri karşılanmayınca, ‘ben canımı yolda mı buldum?’ diyen hekim de görevi bırakıyor... 
 *
Hekimin mutsuz olduğu bir ortamda vatandaş mutlu olabilir mi? 
Bu sorun çözülmeli. 
Vatandaşların randevu talepleri karşılanmalı. 
Tedavi ve kontrol talebi olan bireyler, iyi hekimlik hizmetlerinden yararlanmalı. 
*
Hekimlerin devlet hastanelerinden istifa ederek özele gitmelerinin önü alınmalı.  
Aslında bu durum vatandaşların da aleyhine...  
Kamu sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanamayanlar bu defa paralı, hem de katkı paylı ve oldukça pahalı olan özel hastanelere gitmek mecburiyetinde kalıyorlar. 
Bu durum düzeltilmeli. 
 

 

Lütfen salgını önemseyin 

 

Biz hekimler, eldeki bilgilere göre kayıpların en az üç kat daha fazla olduğuna inanıyoruz. Resmi veriler içerisinde görülmeyen yüksek kayıplarımız, zaman zaman Sağlık Bakanı tarafından da dile getiriliyor. 
*
Salgın dalga dalga geliyor.  
Bulaştırıcılığı hızlı, öldürücülüğü biraz daha yavaşlamış olan bu yeni dalganın ciddiye alınmadığı görülüyor. 
Ne zaman ciddiye alacağız? 
Okulların açılması, tatilin, izinin ve turizm sezonunun bitmesiyle, sonbahar-kış döneminde tedbirler alınır. 
Yeni rehberler yayınlanır.  
Ve yine MMT denir... 

HES KONTROLÜ  

Tehlikenin büyüğü geride kaldı ama belli de olmaz, tedbiri elden bırakmamalı. 
Lütfen salgını ciddiye alın! 
*
Devlet HES uygulamasını rafa kaldırdı. 
Kontrol ve denetleme olmayınca da, COVID-19 tanısı alan ve karantinada olması gereken hastalar ortalıklarda dolaşıyorlar.
Hastalık bulaştırıyorlar. 
Ellerini kollarını sallaya sallaya AVM’ye, sinemaya, çarşıya, pazara, eğlenceye gidebiliyor, toplu taşımaya binebiliyorlar. 
O zaman, bireysel tedbirleri almalı. Herkes canını korumalı. 
 
COVID-19 ACİLDİR 

Son iki yıl içerisinde halkımız COVID-19 salgınından çok çekti. 
Çok büyük can kayıplarımız oldu. En az bir yakınını yitirmeyen kalmadı... 
*
Verilen sağlık hizmetlerinin oldukça maliyetli olması sebebiyle 2020 yılının Nisan ayında, Sosyal Güvenlik Kurumu vatandaşlar lehine düzenleme yaparak COVID-19 hastalığını, Sağlık Uygulama Tebliği – SUT’ta, ‘Acil’ listesine alarak ‘Ücret alınmayacak hastalık’ olarak tanımladı. 
Devlet, hastanelerinde yüksek maliyetli tedaviler için kimseden ücret almadı. Tüm giderler SGK tarafından karşılandı. 

 

Hasta can derdinde, hastane para peşinde 

Özel hastaneler ise SGK’nın verdiğiyle yetinmediler, bir iki haftalık tedaviler için yurttaşlardan fahiş paralar tahsil ettiler.  
Vurgun yapıldı!.. 
Can derdine düşen insan parayı mı düşünür, bulur buluşturur, öder. 
Özel hastanelere 20 bin TL ödeyen de var, 70 bin TL ödeyen de... 
*
Özel hastanelerin birçoğunun gösterdiği fırsatçı yaklaşım, haksız ve hukuksuz uygulamaları için şimdilerde yargı karar veriyor, alınan paralar faiziyle birlikte iade ediliyor. 
Özel hastaneler, COVID-19’un ‘Acil’ tanımlamalı bir hastalık olması sebebiyle tedavilerinden ücret almaması gerekir. 
Ama aldılar...  
SGK ne diyor? 
‘Alamazlar, vatandaşa iade etmeliler’ diyor. 

 

Vatandaşlar ne yapmalı 

COVID-19 tedavisi için kendilerinden ücret alan hastanelere başvurarak paralarının iade edilmesini talep edebilirler. 
Bazı hastaneler bu başvuruyu yeterli görüp, iade işlemini hemen yaparken, bazıları işi yokuşa sürüyor. 
Yaptıkları müracaattan sonuç alamayanlar İl veya İlçe Tüketici Mahkemesi’ne dilekçeyle başvurup haklarını arayabilirler. 
* 
Haksız, hukuksuz ve dayanaktan yoksun uygulamalar mahkemelerimizden dönüyor. 
İyi ki hukuk var diyoruz... 
Bu konuda çok sayıda Bilirkişi Raporu yazmış bir hekim, eski bir sağlık bürokratı olarak vatandaşların, her konuda haklarını aramalarını öneriyorum.