Travmaların ardından

10 Ekim günü Ankara’da, Türkiye tarihinin en büyük terör saldırısı yaşandı.

Haberin Devamı

Yaralıların tedavileri halen sürerken, ruhumuzda açılan yaraların acısı ise çok daha uzun sürebilir. Acıya çok değişik duygular eşlik edebilir; kızgınlık, korku, öfke, endişe... Bu duygular, travmaların doğal sonucudur.

Travma, kişinin ölümle ya da ölüm tehdidiyle karşı karşıya gelmesi, benzer şekilde ağır bir yaralanma yaşamış olması, kendisinin ya da başkalarının fizik bütünlüğüne bir tehdit görmüş olması durumlarında yaşanır.
Kişiler travmatik olaylardan üç farklı şekilde etkilenebilir:
1- Direkt olarak maruz kalarak: Patlama sırasında olay yerinde olanlar, yaralananlar, yakınlarındaki insanların yaralandığını, hayatlarını kaybettiğini görenler, bu esnada hayatta kalma mücadelesi verenler, sadece bedenen değil ruhen de ciddi zararlar görmüşlerdir.
2- Tanık olarak: Televizyondan, internetten, gazeteden ya da başka bir şekilde olaylara tanık olanlar, yaşanan şiddetin korkunçluğundan ciddi bir şekilde etkilenirler.
Olayların direkt olarak içinde olmasalar da tanık olmak da aynı şekilde korku, endişe, acı, çaresizlik, kızgınlık gibi olumsuz duygular yaşamalarına yol açar.
3- Dolaylı olarak maruz kalarak: Tanıdığı, sevdiği bir kişinin hayatını kaybetmesi ya da yaralanması, hayat mücadelesi vermesi, kişinin günlük hayatını normal bir şekilde sürdürmesini engeller ve duygu durumunun bozulmasına sebep olur.

KATLİAMLAR, NESİLLER BOYU SÜREN DERİN İZLER BIRAKIR

Travma sonrası ortaya çıkan reaksiyonlar kişiden kişiye değişir ve zaman içinde değişime uğrayabilir.
Travmanın hemen ardından, hayatta kalabilmek ve ortaya çıkan her türlü zorlukla baş edebilmek için çok enerjikken, zaman geçtikçe daha depresif, daha umutsuz olabilirsiniz.
Eğer siz de olaylardan olumsuz etkilendiğinizi ve ne yaparsanız yapın bir türlü eski halinize dönemediğinizi düşünüyorsanız, bir an önce yardım almanızı tavsiye ederim.
Türk Psikologlar Derneği, Ankara’da yaşanan katliamın ardından web sitesinde yayınladığı bildiriyle halkımıza dayanışma ve destek çağrısında bulundu.
“İnsan eliyle kasıtlı olarak gerçekleştirilen katliamların, tüm travmatik yaşantılar içinde en ağır bireysel ve toplumsal hasar yaratan olaylar olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Katliamların ve savaşların etkileri nesiller boyu derin izler bırakır” şeklindeki açıklamada, ayrıca terörün sadece doğrudan maruz kalanları etkilemediğini ve tüm toplumda kaygı, öfke, üzüntü, keder, güven kaybı, çaresizlik, umutsuzluk, yabancılaşma gibi baş edilmesi zor duygulara yol açtığını vurgulandı.
Dernek, “Toplumsal barışa ulaşmada üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye büyük önem veriyoruz. Bu çerçevede, yaşanan bu olayın yarattığı travmatik sonuçlarla başa çıkılabilmesi için tüm mesleki bilgimiz ve deneyimimizle halkımıza destek vermeye hazırız” diyerek şu çağrıyı yaptı: “Eğer kendinizin veya bir tanıdığınızın yaşanılan travma ardından bir desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyorsanız, Türk Psikologlar Derneği’nin internet sitesine girerek size yakın bir şube ile görüşüp nasıl yardım alabileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Türk Psikologlar Derneği olarak yanınızdayız. Psikolojik desteğe ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız veya ihtiyacı olduğunu bildiğiniz birileri varsa 10.30-17.00 saatleri arasında aşağıda verilen telefon numaralarını kullanarak bize ulaşabilirsiniz.”
Türk Psikologlar Derneği Genel Merkezi
Ankara Tel: 0(532) 727 81 28
İstanbul Tel: 0(553) 407 17 53

Haberin Devamı

TRAVMA SONRASI OLASI PSİKOLOJİK TEPKİLER

Haberin Devamı

Ani ve beklenmedik bir travmatik olay sonrasında aşağıdaki psikolojik tepkilerin bazılarını yaşıyor olabilirsiniz:
- Şok ve inkâr
- Endişe, korku, panik, öfke, suçluluk ve utanç duyguları
- Olayla ve durumla ilgili tekrar tekrar konuşma ihtiyacı ya da konuyu hiç açmama ve içe kapanma
- Olay hiç olmamış gibi davranma
- Kendini işe verememe, dikkat dağınıklığı, kafa karışıklığı ve unutkanlık
- Bedensel şikâyetler: baş, göğüs ve boyun ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi vb.
- Uyku sorunları: Uyuma zorluğu ya da sürekli uyuma ihtiyacı, beklenmedik zamanda uyanma, kâbus görme
- İştahta artış ya da iştahta aşırı azalma
- Aşırı enerji ve uyanıklık hali ya da bitkinlik ve enerjisizlik
- Tahammülsüzlük, çabuk sinirlenme
- Aklını yitirme korkusu
- Duygularını hissedememe ve donukluk
- Yaşamda kalmış olmakla ilgili suçluluk ve utanç duyguları
- İstenmeden akla gelen görüntü ve sesler
- Travmatik olayların yeniden yaşanması, en acı ve sıkıntı veren anıların tekrar tekrar kişinin gözünün önüne gelmesi, seslerin kulağında yankılanması
- Kaçınma tepkileri: Travmatik olayı hatırlatan mekânlardan ve insanlardan kaçınma ihtiyacı, travmatik olayı hatırlatabilecek her şeyden uzak durmaya çalışarak olup biteni unutma çabası
- Yaşanan saldırıyı hatırlatan her tür ses, görüntü, his ve kokuya karşı aşırı irkilme ve buna eşlik eden yoğun bedensel tepkiler (çarpıntı, kasılma, terleme, uyku problemleri, odaklanamama vb.)
Saldırıya doğrudan ya da dolaylı maruz kalmış kişilerin birçoğu yukarıda ifade edilen şikayetleri belirli bir süre için yaşayabilir. Şikayetlerin zamanla azalması beklenir ancak bazı kişilerde bu söz konusu olmayabilir.
Patlamada yaralanan ve/veya tanık olan, yardıma giden, izleyen kişilerin tüm bu olası şikayetlerle başa çıkabilmesi için sosyal destek sistemlerini harekete geçirmesi, yaşadıklarını arkadaş ve aileleri ile paylaşması, dayanışmanın sağlanması önemlidir.
Bunun yanında gerektiğinde ruh sağlığı uzmanlarından yardım alınması önerilmektedir.


Yazarın Tüm Yazıları