Kentsel dönüşüm siyaset üstü mesele

DEPREM olduğundan bu yana İzmir’den bakanlar kurulu haricinde hiç ayrılmayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya, Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli’ye önce bir teşekkür edelim.

Haberin Devamı

 

Böyle durumlar insanüstü çalışmayı, özveriyi istiyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum önemli bir açıklama yaptı.
Ve dedi ki;
“Orta hasarlı binalarımıza güçlendirme yapılarak girilebilir...”
Ve ilave etti.
“Hasar tespitleri yapılmış, hafif, az hasarlı ve hasarsız evlere vatandaşlarımız girebilirler. Sadece ağır hasarlı binalara ilişkin zaten girme durumumuz yok. Orta hasarlı binalarımıza güçlendirme yapılarak girilebilir, burada altını çizerek ifade edelim. Ağır hasarlı binalarımızdaki eşya boşaltma sürecini de muhtarlarımız aracılığıyla vatandaşlarımıza bilgilendirme yapıyoruz.”
Katılıyorum.
Ama burada önemli bir ayrıntı var.
İmkanı olan bina sahipleri, evsahipleri bu ödemeleri yapabilir.
Peki imkanı olmayanlar nasıl bir yol izleyecek?
Bence yasal bazı düzenlemelerin de yapılması gerekiyor.
Örneğin büyük markalar depremden hemen sonra uzmanlarını projelerine yolladılar ve bir hasar varsa karşılayacaklarını açıkladılar.
Ama bizdeki gibi müteahhitliğe özenip sonra da arkasına bakmayanların yaptığı binalarla evsahipleri şimdi karşı karşıya kaldılar.
Buna da bir çözüm bulmak gerekir.
Bakan Kurum, “Eğer binası riskliyse, bize bildirilen raporları tapuya şerh ediyoruz ve 60 gün içinde ilgili yerel yönetim yıkmak zorundadır, yıkmadığı takdirde de 60 gün sonra Bakanlık binaları resen yıkar” diyor.
İşimiz çok, yapılacaklar listesi uzun...
Ve bu yaşananlardan herkesin ders çıkarması gerekiyor.
Ama Bakan Kurum’un da dediği gibi “Kentsel dönüşüm, depremle ilgili dönüşüm, siyaset üstü bir mesele...”

 

Haberin Devamı

KATILIYORUM
Bazı değerleri
yeniden hatırlattı

İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de deprem anından bu yana sahada...
“Bir kira bir yuva” kampanyası çok doğru bir adımdı.
Hilton’un depremzedelere açılması da öyle...
Tunç Soyer’in şu sözlerine de katılıyorum.
“Yaşanan bu acılar tüm Türkiye’ye bazı şeyleri yeniden hatırlattı. Biz bu topraklarda acılarımızı da sevinçlerimizi de birlikte yaşıyoruz. İşte bu nedenle bizim meselemiz aynı havayı soluduğumuz bu kenti de birlikte yönetmek, tüm paydaşlarımızla, hükümetle, sivil toplumla, özel sektör ve medya ile eşgüdüm içinde hareket etmektir. Yaşadığımız son altı gün tam da böyle davrandık. Ve bu krizi elimizden gelen en iyi şekilde yönettik.”
Deprem bizi çok üzdü.
Ama tüm Türkiye’yi İzmir’de görmek de çok mutlu etti.

Haberin Devamı

 
Emlak uzmanlarına
düşen görev de var

BAKAN Kurum’un sözlerine bir ilave daha...
Madem uzmanlar sahada, hasar tespit çalışmaları yapıyorlar ve bunları raporluyorlar, ilgili birimlere yolluyorlar.
O zaman bundan sonra ev alacaklar, ev kiralayacaklar bu raporlara rahatlıkla ulaşabilmeli.
Emlak uzmanları özellikle bu raporları almadan ev satışı ya da kiralama işlemlerini yapmamalı.
Bunu odalar, dernekler teşvik etmeli.
Bana göre yasal bir düzenlemeyle bu zorunlu hale getirilmeli.
Ama dediğim gibi az ya da orta hasarlı binaların geleceğiyle ilgili nasıl bir takvim izleneceği de ilgili bakanlıkların yönlendirmesi ve yönetmelikleriyle düzenlenmeli.

 
Bizim meslek böyledir

HERKES oradaydı, deprem bölgesindeydi.
Hem de Türkiye’nin her yerinden...
Sivil toplum oradaydı, gönüllüler oradaydı.
Ve hala oradalar.
Hepsine teşekkür edelim.
Medya da oradaydı.
Haberciler oradaydı.
Sokak sokak dolaştım; o acılara tanıklık eden, bunları haberleriyle topluma aktaran gazeteciler de oradaydı.
Elbette ben de o sokaklardaydım.
Bir medya yöneticisi olarak bütün meslektaşlarıma ben de teşekkür ediyorum.
Böyle günlerde haber yazmak da, ekranda olayı anlatmak da zordur.
Ama gazetecilik de böyle bir meslektir.

Haberin Devamı

 
Sahada olmalıyız

ENKAZLARIN kaldırılması elbette önemliydi.
Ama unutmayın asıl iş şimdi başlıyor.
Ve yapılacaklar listesi o kadar uzun ki...
Şimdi çalışma, birlikte olma zamanı...
Şimdi gönüllülere, sivil toplum örgütlerine daha çok ihtiyaç var.
Olay soğuduğunda da orada olmalıyız.

Yazarın Tüm Yazıları