Caretta’ları değil insanları rehabilite edin...

Uzmanlar insanlar elle beslediği için kaplumbağaların dengelerinin bozulduğunu ve o yüzden saldırdıklarını söylüyor...
Saldırgan kaplumbağalar yakalanıp, rehabilite edilecek ve yeniden doğal ortamlarına salınacaklarmış...
Kaplumbağaları rehabilite edeceğinize insanları edin...
Hayvanları doğal ortamlarında rahat bırakmayan, her gün onlarca günü birlik tekne ve yüzlerce tatilci tarafından rahatsız edilen, kolu bacağı çekilip birlikte yüzmeye çalışılan, çocukların oyuncağı haline getirilen kaplumbağalar saldırmasın da ne yapsın...
Bugüne kadar saldırmadıklarına şükredin...
Ve kaplumbağaların yaşam alanlarını turistik işgalden kurtarıp, koruma altına alın...
Bakın o zaman kimseye saldırmazlar...

Spor yorumcusu her yerde aynı

İngiltere’nin efsane futbolcularından, bugünün futbol yorumcusu Gary Lineker geçen sezon, “Leicester City şampiyon olsun iç çamaşırıyla canlı yayına çıkarım” iddiasını ortaya atmıştı...
Leicester şampiyon oldu ve bu sezonun ilk programına iç çamaşırıyla çıktı Lineker...
Hem de BBC ekranına...
Ne kadar tanıdık hareketler değil mi?
İngiltere, Almanya ya da Türkiye fark etmiyor...
Futbol yorumcusu her yerde aynı işte...
Tek farkı oradakiler iddiayı kaybedince dediklerini yapıyorlar...
Biz hayatımızda daha bikinili bir Ahmet Çakar göremedik...

Hava 31 dereceyse...

Mustafa Sağlamer, Okur Temsilcimiz Faruk Bildirici’ye bir eleştirisini göndermiş...
Kelebek’te 10 Ağustos’ta çıkan “Hawaii tatilindeki Justin Bieber, kendini okyanusun soğuk sularına bıraktı” cümlesine dikkat çekiyor...
“Hawaii’deki iki plajın o günkü deniz sıcaklığına baktım 26.7 dereceymiş... Bırak ‘soğuk su’yu, adam yüzerken terler yahu” diyor Sağlamer...
Ben de hava sıcaklığına baktım, 31 dereceymiş...
31 dereceden 26’ya girmek serin su etkisi yaratabileceği gibi Hawaii’de yeraltı akıntılarıyla suyu soğuk olan plajlar da vardır...
Gittiğim için biliyorum...
Yine de her satırımızın dikkatle okunduğunu görmek güzel, Mustafa Sağlamer’e teşekkür ederiz...

Madame Tussauds İstiklal’i kurtarır mı?

Emek Sineması’nın yıkılmasıyla çok tartışılan Grand Pera binası açıldı...
Hatta yeni Emek Sineması’nda ilk olarak Zeki Müren’in albüm tanıtım konseri bile yapıldı...
Ancak tam olarak faaliyete geçmiş değil bina...
Mağazalarla birlikte ünlülerin balmumu heykellerinin yer alacağı Madame Tussauds Müzesi’nin açılışı bekleniyor...
Müze eylül ayında açılacaktı, yıl sonuna ertelenmiş...
Ancak işin kötüsü Madame Tussauds ve Grand Pera’nın da, İstiklal’e hareketlilik getirecekmiş gibi bir havası yok şimdilik...
Çünkü İstiklal’i tek başına ne Madame Tussauds Müzesi kurtarır, ne de açılacak lüks bir mekan...
İstiklal’i kurtarması beklenirken, Madame Tussauds dünyadaki en kötü performansıyla bizde karşılaşırsa şaşırmam...

Şeyda Coşkun ve eşine dava açılmalı...

Bebek sahilde 100 metre yol gidecek ünlüyü bile kask takmadığı için eleştiren magazin basını neden Şeyda Coşkun’a sessiz kalıyor?
Şeyda Coşkun ve eşi, 1,5 yaşındaki çocuklarını da yanlarına alarak jet-ski’ye binmişler...
Üçünün de can yeleği yok...
Bırakın 1,5 yaşındaki çocuğu, yetişkinlerin bile can yeleği giymeden su sporları yapması suçtur...
Allah korusun orada bir ters dalga gelip jet-ski devrilse...
Jet-ski’yi kiraladıkları yer bir su sporları merkeziyse Bodrum Belediyesi’nin zabıtaları hemen gidip mühürlemeli orayı...
En ağır cezayı yazmalı...
Müşterilerine can yeleği olmadan jet-ski kullandırdığı için...
Anne-babaya da dava açılmalı, 1,5 yaşındaki çocuklarının hayatlarını tehlikeye attıkları için...
“Amma da abarttın ha” diyorsunuz değil mi?
İnsan hayatı böyle en ufak olayı bile abartarak değer kazanır...
Bunu abartırsanız bundan sonra can yeleksiz kimse jet-ski’ye binmez...