28 Haziran haftası: Cesurlar bir kere ölür, korkaklar bin kere.

Günaydın yıldız savaşçıları;

Haberin Devamı

Bu haftayı oldukça önemsiyor ve sizlere de öneminden oldukça bahsediyoruz. Gökyüzünde restleşmeler sürerken, iç dünyamızdaki gelgitleri nasıl kontrol edeceğimizi düşünüyoruz.

Dün RADYO D yayınımız da bu konuda sizlere uzunca bahsettim. Podcast’i bulup dinleyebilirsiniz. 

Bu haftaya damgasını vuracak gökyüzü olayımız Mars-Satürn karşıtlığı ama tabi süregelen Uranüs/Satürn karesinin de tetiklenmesi. 

Doğum haritanızda Mars gezegeni, sizin nasıl mücadele ettiğinizi ve ne tür bir çaba gösterdiğinizi size açıklar. Olaylara karşı mücadele etme ve başa çıkma tarzınızın ne olduğunu anlarsınız. 

Bu hafta ve önümüzdeki 15 temmuza kadar çabalarınızın bir süredir engellendiğini düşüneceksiniz. Çevrenizde suçlayacak birini ya da bir şey ararken fazladan yargılayıcı olabilirsiniz ancak genelde böyle bir niyetinizin olmadığını söyleyeceksiniz. Çünkü gerçekten yargılamak gibi bir niyetiniz yok. Sadece kızgınlıklarınız, öfkeniz ve anlaşılmayan duygularınız var. Onurlandırılmadığınızı ve takdir görmediğinizi düşündüğünüz her şeyden vazgeçiyorsunuz. Çevrenizde bu tarz insanlarla da çok karşılaşabilirsiniz. 

Haberin Devamı

Size olayları daha iyi anlamanız için kendimden örnek vereyim; 

Benim hayatımda 20 yıllık bir kamu tecrübesi vardır. Yaklaşık tam 4 tane belediye başkanı ile çalıştım ve halen çalışıyorum. Çok küçük yaşta stajyer olarak girdiğim belediyede asla kimsenin torpili olmadan 6 yıl sonra kadro aldım. Zaten eğer herhangi bir torpilim olsaydı şu an bunları yazmıyordum ve iş hayatımda hak ettiğimi düşündüğüm yerde olurdum. Kendini bilmeyen, hizmet verdiğiniz yıllara saygı duymayan torpille gelmiş birkaç kötü insanın iki dudağı arasında nereye savrulacağımı düşünmekten harap olmazdım. Yıllarım böyle geçti. Mübalağa etmiyorum. Mevzuata göre yani eğer bir görevde yükselme sınavı olsaydı tüm seneler hesaplansa verdiğim emek ve edindiğim tecrübelere baktığımda yöneticilik pozisyonunu hak kazanıyordum. Ama maalesef bu hiçbir zaman mümkün olmadı! Çünkü böyle bir sınav hiçbir zaman yapılmadı. 

Bu işi birilerinin canı istediği gibi takdir etmesi ya da ruh haline göre karar vermesi inanılmaz ağır bir yüktü içimde…. Yorulmuştum artık. Daha iyi işler yapmanız ve daha projelerinizi anlatmanız için yönetici olmanız gerekiyor. Şöyle bir geçmiş tarihime baktım. Dedim ki kendi kendime vay arkadaş biri de çıkıp sen yıllarca çeşitli ihale dosyaları yapmış, belediyecilik mevzuatına hâkim, Türkiye’nin en önemli konularından biri olan siber güvenlik uzmanlığı almış, 3 üniversite bitirmiş, bunlara rağmen alanı dışında görünen başka bir alan ile ilgilide Türkiye de uzmanlık kazanmış ve Türkiye’de bu konuda çeşitli makaleler yayınlamış ve görüşü alınan kolektife hizmet eden bir bireysin. Hiç mi gerçekten devlet içinde değerlendirilebilecek ya da görev alacak bir yerin olmaz? Hadi yöneticiliği filanda geçtik. Daha fayda sağlayacağın bir alanda olman yıllarca bu kadar mı zor? 

Haberin Devamı

Kaç belediye başkanı gezdim acaba?

Hepsine beni kullanın dedim. Benim gibi birini bu devlet için kullanın dedim. Yani devletin adamıyım. Beni en iyi şekilde değerlendirin. Belediyecilikte böyledir arkadaşlar. Kullanılmak tabiri önemlidir. İşe yarıyor musun? Yoksa kullanılabilir misin? Tüm mesele budur. 

Bu ikisi çok önemli ifadelerdir. Neyse bizde çok şükür ikisi de var. 

Sana ait olmadığın ve içine asla yakışmayacağın bir kıyafet veriyorlar. Sonra çalıştığın yerde senin mutlu olmanı istiyorlar. Kesinlikle o elbise tarzın değil. O Kıyafetin size yakışmadığını biliyorsunuz. O kıyafeti giydirip sonra gelen gecene sizi açındırıyorlar. Bir laf vardır bizim orada “yaramdan değil sorandan öldüm” diye. Gelen geçen soruyor. Sen burada ne yapıyorsun, Egoları nereyi isterse oraya savruluyorsun. Zaten ünlü o, ne işi var onun burada diye fikirleri de var. Sorsan benim gibi birine ihtiyaçları yok, işe yaramam. Bu ne acımasızca bir yaklaşım. Benim oradaki şapkam başka buradaki şapkam başka. Ben bunları ayrıştıran bir zekaya ve insanlığa sahibim. Bazı şeyler neden bu kadar zorlaştırılıyor? 

Haberin Devamı

Astroloji olmasaydı ve kendi yeteneklerimin, zekâmın farkına varmasaydım neler olacaktı kim bilir. İnanın aklımı kaybederdim. Öyle bir mutsuzluk ve umutsuzluk dükkânı. Bunu yaşayan tek ben değilim. Milyon tane insandan sadece biriyim. Halbuki benim belediyecilikte ne gibi hayallerim vardı biliyor musunuz? Neler yapacaktım. Belediyecilikte 20 yılda sadece öğrendiğim; artık hayal gücümün yerini artık dayanma gücü aldı. 

Bende kendimi başka bir yola adadım. İnsan kaynağı ne önemli bir şey bunu anladım. İnsanı doğru kaynakta kullanabilmek ve değerlendirmek. Düşünsenize ne faydalı ve ne başarılı nice insanlar bu şekilde yok olup gidiyor. Birinin kaprisi, birinin küçük hesapları yüzünden kaybolup giden nice insanlar var.

Haberin Devamı

Böyle seneler geçti. Hiçbir şey değişmeyecek biliyorum. Bunu çok iyi anlıyorum.

Meğer ben ne çok değişmişim. Eskiden ağladığım, kapı kapı gezdiğim çok üzüldüğüm bu konular şimdi birer hatıra olarak kaldı. Aslında bunlar asla beni üzmüyor artık. İnsanı zorluklar ve haksızlıklar güçlendiriyor. Düşünüyorum da gerçekten istediğim şeyler başıma gelseydi bugün bu işleri yapmıyordum ve iyi ki o istediğim şeyler başıma gelmemiş. Bunu tüm gücümle söylüyorum. Bundan ilham almanız için paylaşıyorum. 

İnanın tek düşündüğüm bir şey var. Vazgeçmeli miyim? 

Ama diyorum ki devletler kalıcı insanlar geçici. Bu bir savaş mı? 

Biraz daha dayan elbet bir anlayan, dinleyen vizyonlu birine denk gelirsin.

Haberin Devamı

İşimi halbuki nasıl seviyorum, devletin bir parçası olmak ve hizmet vermek nasıl beni mutlu ediyor. Jüpiter’im oğlak 10.ev ne bekliyorsunuz. Jüpiter düşüşte. Ama bomboş geçen 20 yıl var. Bu zamana kadar anlaşılmayan sen şimdi mi anlaşılacaksın? İşte bu nokta cesaret mi korkaklık mı? 

Geçen bir arkadaşım diyor ki “Aygül, …. Belediyesinin başkanı ile seni tanıştırsam” seni kesin değerlendirirler. Tebessüm ettim. Unut gitsin dedim…Bazen kendime de kızıyorum. İnsanın bari içinde bir gram heves kalsaydı beee diyorum. Onu da bırakmadık. Öyle bir zorlama öyle bir mücadeleydi. Ne birine mesaj atacak halim ne de biriyle gidip görüşecek kendimi anlatacak gücüm kaldı. Bu duyguyu bilen bilir…

Bu saatten sonra en fazla belediye başkanı adaylığımı açıklarım heralde 

Sizlerde benzer testlerden geçiyorsunuz. İlişkileriniz ya da iş hayatınız belki de sağlığınız ile ilgili konular şu an oldukça önemli olabilir. Vazgeçmek gerekir mi ya da dayanmalı mıyız bunu bilmek istiyorsunuz. 

Eee hani yazar hanım başlık attı yukarıya ve dedi ki “Cesurlar bir kere ölür, korkaklar bin kere.” 

Yazar hanım haklı olabilir mi. Bin kere öldüm. Peki şimdi? 

Hayat bana 70 yaşında sadece ne kadar cesur olduğumu soracak. Ne kadar güvenli alanlarda yaşadığımı değil… 

Değer verdiğimiz şeyleri yeniden gözden geçirmeye zorlanıyoruz. Değerlerimiz o kadar önemli ki aslında…Bunun uğruna savaşmayı unuttuk. Neden mi, korkudan… 

Korkağız…

Korkak… 

Hedeflerimiz için çalışıyoruz ve hayatımızdaki değişimi nasıl yapılandırıyoruz? 

Bu değişikliklerin bütünleştiğini ve etkilendiğimizi düşünüyoruz ancak Satürn gerilemesi olduğundan, daha önce öğrendiğimizi düşündüğümüz bazı dersleri yeniden öğreniyor olabiliriz. 

Sonuç olarak, Mars/Satürn açıları genellikle omuzlarınızda bir ağırlık taşır. Eylemleriniz ve hedefleriniz engellenir gibi hissedersiniz. Bu da çoğu zaman büyük bir öfkeye, aynı zamanda dayanıklılığa ve güce yol açar. Bazı güzel şeyler küçük bir cesaret ile başlar. 

Çalışkan insanların her zaman bir yerlerde yerleri vardır. Doğum haritanızda kendi Mars gezegeninizin yerleşimi ve burcuna göre enerjinizi nasıl kullanacağınızı öğrendiğinizde ve korkularınızla yüzleşerek yapmaya başladıklarınızda daha fazlasını başarabilirsiniz ve herkesten daha ileri gidebilirsiniz. 

Sağlam ve güçlü durun. Siz iyi birisiniz ve hep dürüst oldunuz.

Size karşı takıntılı ve kötü olanlar ya da yargılayıcı olanlar düşünsün.

Bu hafta zaman zaman talihsizlik noktasında kendinizi bir mıknatıs gibi hissedebilirsiniz; bazen hiçbir şeyin yolunda gitmediği gerçeği, depresyon ve çok düşük benlik saygısı ile mücadele etmenize neden olabilir. Herhangi bir hayal kırıklığı yaşasanız da önce kendinize olan güveni ve inancı kaybetmeyin.  Zaman zaman, küskünlük, hayal kırıklığı vb. duygular yaşayabilirsiniz ancak bunu örtmek için daha agresif, öfkeli duygular ya da daha tepkisel duygular içinde olmayın. 

Kendinizi hiç kimseyle ve hiçbir koşul ile bu dönem kıyaslamayın. Hedeflerinize giderken birçok zorluk ve engel ile karşılaşmanız mümkün olabilir. Bunlar sizi güçlendiren şeyler olacak. Bunu defalarca kendinize söyleyin. Otorite figürleri ile restleşmelere gitmek bu dönem için iyi fikir olmayabilir. Bırakın insanlar ne yapmak istiyorlarsa yapsınlar. Herkes kendi yaptığı kötülüğün vicdanıyla ömür boyu yaşar. 

Öfke durumunuz bu hafta en çok mücadele ettiğiniz şey olabilir. Küskünlük ve kıskançlığın sizi yenmesine izin vermeyin. Kendiniz için mücadele ederken başkaları için gerçekten mutlu olun. Parasal konuları çok fazla kafaya takmayın. Dünyaları da kazansanız yiyeceğiniz bir tabak yemek. Huzurlu mu kazanıyorsunuz buna bakın. Huzurunuz yoksa hiçbir şeyiniz yoktur. 

Hırslar, küskünlükler ve insanı cezalandırma fikrimiz o kadar büyük bir zayıflığınız ki…

Biz kimiz? 

Bu tuzağa düşmeyin. Affedici olun ve egonuzu yenin. Ne olursa olsun…

Bu gökyüzündeki çatışma aslında sizlerin kararlı, güçlü ve disiplinli yönünüzü test ediyor. Cesur musunuz?

Kararlı mısınız ve disiplinli misiniz?

Bu açılar mücadele getiriyor olsa bile başarısızlığa işaret etmez. Bu yönünüzü geliştirirseniz son derece başarılı, mutlu ve güçlü biri olursunuz. Bu noktaya gelmeden bazı engelleri aşmak gerekebilir. Doğru olan şeyi gördüğü halde, yapmamak cesaretsizliktir. Doğru bildiğinizi konuşmaktan ve yapmaktan çekinmeyin. Yalan, yanlış ve ucunda dürüst olmadığınız işlerin peşinde olmaktan vazgeçin. 

Cesareti kaybetmeyin, çünkü vazgeçilen her yanlış girişim doğru atılmış yeni bir adımdır. 

Hepinize bol şans diliyorum…

Bunu da halledeceğiz… 

Mutlu günler dilerim…

Yazarın Tüm Yazıları