İstanbul’da sanat ve teknoloji buluşmaları

Dijital doğa

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Atatürk Kültür Merkezi’nde hayata geçirilen holografik ve dijital hayvanlar alemi sergisi Digi Zoo’yu geçen hafta ziyaret ettim.

Kutuplardan Afrika çöllerine, Avrupa’dan Asya’ya farklı yerlerde yaşayan ve nadir görülen hayvan türünün yanı sıra milyonlarca yıl önce ortaya çıkmış dinozorlar ve mamutlar aynı sergi kapsamında dijital olarak canlandırılmış.

Hologram teknolojisi dışında interaktif ekranların da yer aldığı sergi, dünyanın çeşitli coğrafyalarında yaşayan 30 hayvanı, doğal yaşam alanlarından koparmadan ziyaretçilerle buluşturmuş.

Sergiyi gezenler sadece holografik hayvanların dünyasını keşfetmekle kalmıyor, aynı zamanda dijital bir köpeği sevip besliyor, özel bir tünelde denizaltı ambiyansı yaşıyor ve yağmur ormanlarına kısa bir tur da yapıyor.

Gerçek anlamda teknolojinin doğa ile uyumunu yansıtan bir proje olmuş diyebilirim.

Çocuklara armağan

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile projeye dair sohbet ettik. Ersoy, 14 Ocak’ta hayata geçen sergi için şöyle dedi: “Özellikle çocukların hayvan sevgisi ile teknolojiye olan ilgi ve meraklarını bir araya getiren, hayvan duyarlılığının gelişimine katkıda bulunan, çocukların hayal gücünü geliştiren interaktif bir sergi hayata geçirdik.

Hem halkımız hem de turistlerin ilgisini çeken sergiyi 1 ay dahi olmadan 25 bin kişi ziyaret etti.

Hologram teknolojisinin en ileri seviyesi olarak konumladığımız sergiden çocukların öğrendikleri ve duydukları keşif heyecanı bu projenin en büyük mükafatı.”

Atatürk Kültür Merkezi’nde haziran ayına kadar ücretsiz ziyaret edilebilecek sergi, pazartesi hariç haftanın her günü saat 10.00-19.00 arası ziyarete açık olacak.

Ateş devam ediyor

AKM’de katıldığım bir diğer etkinlik ise bu sene 24’üncü yılını kutlayan Anadolu Ateşi’nin gösterisi oldu.

Türkiye dışında 2005 yılında New York’ta da seyrettiğim gösteri, o dönem Madison Square Garden isimli ABD’nin en prestijli etkinlik alanında sergilenen ilk Türk sahne performansı olmuştu.

Üzücü olan ise yine aynı ekibin hazırladığı Troya dışında uzun soluklu bir başka şovun Türkiye’den çıkmamış olması.

Oysa ülkemiz sahnelere yakışacak birçok ezgi, dans ve hikâyeyle dolu.

ABD’de ve Avrupa’da izlediğimiz müzikallerden bazıları 40’ıncı yılını dahi kutluyor. Bu yüzden Anadolu Ateşi’nin halen devam ediyor olması sevindirici.

Bugüne kadar 5 binden fazla temsil ile 47 milyon sanatsevere ulaşan şov, yenilenen görsel efektleri ve ışıkları ile sanat ve teknolojinin iddialı bir buluşması olmuş.

Mustafa Erdoğan’ın Türk gösteri dünyasından kazandırdığı Anadolu Ateşi görünen o ki enerjisinden ve seyircinin ilgisinden hiçbir şey kaybetmemiş.

NFT’de devrim

Sanat demişken... Çağdaş sanat dünyasının ünlü ressamlarından, devlet sanatçısı Devrim Erbil’in The Stay Boulevard Nişantaşı otelindeki NFT sergisine katıldım.

Sanatçının Londra’da yaşayan ressam kızı Renk Erbil’in kurduğu Renko London Gallery’nin organizasyonu olarak hayata geçen sergi, Devrim Erbil’in en geniş NFT koleksiyonunu sanatseverlerle buluşturmuş.

“Neonist by Devrim Erbil” isimli sergi, sanatçının klasikleşmiş İstanbul konseptlerini neon renklerle yenilemesinden doğmuş.

Sergide sohbet ettiğimiz Renk Erbil, “Devrim Erbil markasının teknoloji ile buluştuğu, çağdaş sanatın en neon hali diyebileceğimiz bir sergi hayata geçirdik. Özellikle NFT ilgisi duyan genç nesli ve teknoloji trendlerini takip eden iş dünyasındaki sanat tutkunlarını sergide görmek mutluluk verici” dedi.

321 parça limitli serilerinin yer aldığı sergi, 2 Nisan’a kadar sürecek.

Renk Erbil  - Devrim Erbil - Evrim Erbil