Özer Sencar’dan muhalefete 2023 tüyoları

Metropoll Araştırma’nın sahibi Prof. Özer Sencar, iktidar yanlısı bir araştırmacı değil.

Haberin Devamı

Hatta muhalif birisi olarak bilinir. Ama bana göre yaptığı araştırmaların ışığında doğruları söylemekten çekinmeyen birisidir.

Muhalefet liderleri toplanıp 2023 seçimlerini konuşuyorlar ya, seçimi kazanmak istiyorlarsa Özer Sencar’a kulak vermelerinde fayda var. Çünkü çok önemli tespitleri ve uyarıları var.

UKRAYNA SAVAŞI’NIN ERDOĞAN’A ETKİSİ

Özer Sencar, Ukrayna Savaşı’nda izlediği politikanın Erdoğan’ın ve AK Parti’nin oylarına üç puanlık katkı yaptığını söylüyor:

1. Son birkaç aydır yaptığımız araştırmalarda AK Parti’nin oylarındaki gerileme durdu. AK Parti’nin oyları son birkaç aydır daha aşağıya inmiyor.

2. Mart ayında yaptığımız araştırmaya göre, şubat ayına göre Ukrayna Savaşı’nda izledikleri politika nedeniyle hem Erdoğan’ın hem AK Parti’nin üç puanlık artışını tespit ettik.

Haberin Devamı

3. Eğer Erdoğan, Ukrayna’da barışın sağlanmasında etkili olursa o zaman baskın seçim dahil her yolu deneyebilir çünkü müthiş bir prestij sağlar.

EKONOMİNİN ETKİSİ SATIN ALINDI

Hep tencerenin götürmeyeceği iktidar yoktur deriz. Ama Özer Sencar bunun bir noktaya kadar geçerli olduğunu söylüyor. Muhalefet, ekonomideki kötüleşmeyi görüp Erdoğan’ı yeneceğini düşünüyorsa hayal görüyor. Çünkü Türk halkı ekonomideki kötüleşmeyi bir süredir satın aldı diyor.

MUHALEFET, CUMHURBAŞKANI ADAYINI AÇIKLAMALI

Özer Sencar, muhalefetin cumhurbaşkanı adayını açıklaması gerektiği görüşünde. “Seçimler normal zamanında yapılsa dahi muhalefetin önümüzdeki aylarda örneğin haziranda adayını açıklaması gerekiyor. Seçimlere hazırlanmak için bu süre ancak yeter. Çünkü karşılarında 10 yıldır aday olan bir Erdoğan var. Erdoğan bir seçim kazanma ustası. Şimdiye kadar girdiği tüm seçimleri kazandı. Sadece 7 Haziran seçimleri ve İstanbul’da yerel seçimler hariç. O nedenle muhalefetin cumhurbaşkanı adayını son ana bırakma lüksü yoktur.”

KAZANABİLECEK ADAY OLMALI

Özer Sencar, Metropoll’ün yaptığı araştırmalar sonucunda ortaya çıkan verilerden hareketle muhalefetin Erdoğan’a karşı seçimi kazanabilmesi için yapması gerekenleri sıralıyor:

Haberin Devamı

1. Kazanabilecek bir aday çıkarmaları lazım. Kılıçdaroğlu veya Akşener kazanamaz. Araştırmalarımızda Mansur Yavaş ile onu takip eden İmamoğlu önde çıkıyor. Erdoğan gibi güçlü bir liderin karşısına sıradan bir aday çıkarırlarsa kazanamazlar.

2. Muhalefetin adayı açıklandığında, Erdoğan’ın karşısında en az 8-10 puan önde olması lazım.

3. Kılıçdaroğlu aday olmak istiyor ama Erdoğan’ın 8-10 puan önünde olursa ancak kazanabilir. 5-6 puan önde olsa dahi kazanamaz. Seçim kazanma ustası olan Erdoğan o açığı kapatır.

FORMÜL

Özer Sencar muhalefetin seçimi kazanabilmesi için olmazsa olmaz dediği şartları ise şöyle sıralıyor:

1. Erdoğan’ın karşısına ortak adayla çıkılmalı. Bu aday kazanabilecek bir isim olmalı.

Haberin Devamı

2. Muhalefetin seçimi kazanabilmesi için mutlaka muhafazakâr-dindar kesimden oy alması lazım. AK Parti’den ayrılan yüzde 9’luk kararsız seçmenin yüzde 40’ı dahi cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’a oy vereceğini söylüyor.

3. Saadet, DEVA ve Gelecek Partisi’nin sisteme nasıl dahil edileceğinin formülünü bulmaları lazım. İl bazlı araştırmalar yapılıp o ilde hangi parti güçlüyse onun listesinden seçimlere girilebilir.

4.  HDP’nin cumhurbaşkanı adayı çıkarmaması sağlanmalı. Seçim ilk turda alınmalı. HDP cumhurbaşkanı adayı çıkarırsa bir de ikinci tura kalırsa Erdoğan kazanır.

COPLARA DA FURKAN VAKFI’NA DA HAYIR

ALPARSLAN Kuytul
’un liderliğini yaptığı Furkan Vakfı’nın provokatif ve kışkırtıcı eylemlerini hep kuşkuyla izledim.

Haberin Devamı

Camileri eylem alanına çevirmeleri, mağduriyet oluşturmak için özel bir çaba sarf etmelerini, sonra bu mağduriyetlerinin üzerinde tepinmelerini hiç samimi bulmadım.

Özellikle de cami cemaatini kışkırtmaya çalışmaları, pandemi nedeniyle cuma ve teravih namazlarının kılınmadığı dönemlerde kitleler halinde camileri hedef almaları, İslam tarihindeki hariciler havası almama neden oldu.

Hele bir de Alparslan Kuytul çıkıp 15 Temmuz’daki FETÖ darbesini övmesin mi? FETÖ’ye methiyeler dizmesin mi? O zaman bunların kökü dışarıda olan tehlikeli bir grup olduğunu düşündüm.

CHP’LİLER DİKKAT

CHP’liler bu grubu çok sever. Alparslan Kuytul’un avukatları ile CHP grubunu ziyaretleri sırasında tanışmıştık. Ama kapalı olmayan kadınlar için söyledikleri sözleri duysalar, eğitim çağındaki kız çocuklarının kıyafetleri için yaptıkları iğrenç benzetmeleri dinleseler biz kimi savunuyoruz diyebilirler.

Ama demezler. Erdoğan’a düşmanlar ya... Kadınlarla ilgili görüşleri El Kaide’ye yakın ama eylem tarzları FETÖ’ye paralel olan bu grubun en rahatsız edici tarafı ise temiz İslam dinini kendi kirli emelleri için kullanmak istemeleri. Onun için eylem alanı olarak camileri seçiyorlar, onun için eylemlerinde başörtülü kadınları ön plana çıkarıyorlar. Aynen FETÖ’nün ve haricilerin tarzı...

Haberin Devamı

ŞİDDET, COP YANLIŞ

Tüm bu itirazlarıma rağmen Adana’da polisin Furkan Vakfı üyelerini coplamasını doğru bulmuyorum, Bırakın doğru bulmayı tepki gösteriyorum.

Bırakın başörtülü bir kadının coplanmasını, coplayanın başörtülü bir polis olmasını, erkek olsun kadın olsun, başı açık olsun başı örtülü olsun kime karşı şiddet uygulandıysa karşıyım.

Başörtülü polisin başörtülü bir kadını coplaması elbetteki yüreğimi sızlattı. Ama o başörtülü olmasa da fark etmezdi. Netice itibarıyla insan.

Ama bunun üzerinden 28 Şubat mağdurları şimdinin zalimi oldu gibi bir algı oluşturmaya çalışmak doğru değil.

İLK TEPKİ SOYLU’DAN GELDİ

Bu olaya ilk tepki gösteren kişinin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olduğunun altını çiziyorum. İçişleri Bakanlığının derhal soruşturma açması isabetli bir karar oldu. AK Parti sözcüsü Ömer Çelik’in verdiği güçlü tepkinin altını çizmek istiyorum.

Adana’daki tasvip edilmez olay üzerinden kimse Furkan Vakfı’nı da aklamaya çalışmasın. Bu olayda Alparslan Kuytul ekibinin kurduğu tuzak göz ardı edilmesin.

Şiddete, coplara hayır ama FETÖ’nün farklı bir versiyonu olan Furkan Vakfı’na da ‘Dikkat’ diyorum.

Yazarın Tüm Yazıları