Bazı gerçekler yürek sızlatıyor

1960’larda iktidarda olsun veya olmasın CHP kurultayları başlı başına bir heyecandı.

Kurultay haberleri gazetelerde haftalar önce başlardı.

Çalışmalar, grupların mücadeleleri en ufak ayrıntısına kadar sayfalara yansırdı.

Hiç unutmam, Milliyet’te Nedret Gürcan adında bir ilçe başkanı kurultay kulisleri yazardı.

Havayı o kadar güzel yansıtırdı ki...

Ortaokul öğrencisiydim ama bu yazıları soluk almadan okurdum.

Yarınki kurultay için ise en ufak bir heyecan esintisi yok kamuoyunda.

* * *

1965 yılında CHP Genel Başkanı olan, Atatürk’ün silah ve mücadele arkadaşı, 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Gazeteci Abdi İpekçi’ye partinin ideolojisini açıklarken ilk kez "Ortanın solundayım" deyince kıyamet kopmuştu.

Ne oluyordu? Yoksa CHP komünizme mi kayıyordu? İsmet Paşa gibi bir adam nasıl böyle bir söz edebilirdi?

Oysa İsmet Paşa 81 yaşında kafasında devrim yapmış, "Ortanın solundayım" demişti.

Demirel’in Adalet Partisi hemen "Ortanın solu, Moskova yolu" diye propagandaya başlamış, CHP’yi komünist ilan etmişti.

CHP ise buna "Ortanın solu, Atatürk’ün yolu" diye yanıt vermişti.

Parti içinde ise "ortanın solcuları" yani sosyal demokratlar ile değişime karşı olanlar arasında amansız bir mücadele başladı.

Değişime karşı çıkanlara "Göbekçiler" adı takılmıştı.

Sosyal demokratların genel sekreter adayı Bülent Ecevit, "Göbekçiler"in ise Turhan Feyzioğlu’ydu.

Kurultay’ı sosyal demokratlar kazandı, Feyzioğlu ile arkadaşları CHP’den ayrılarak Güven Partisi’ni kurdular.

Ecevit genel sekreter oldu. Genç politikacı tüm ülkeyi defalarca karış karış gezerek partinin yeni politikasını halka anlattı.

* * *

CHP artık emeği, sosyal adaleti, hakça bölüşmeyi, fırsat eşitliğini savunacaktı.

Yoksul halkın partisi olacaktı.

Genç genel sekreter, bıkmadan usanmadan günler, geceler boyu kapı kapı dolaşarak bunları anlatıyordu.

Sonunda amacına ulaştı.

Halk Ecevit’i sevdi, ona güvendi.

Köyde, kentte, varoşlarda Ecevit rüzgárı esmeye başlamıştı.

CHP örgütü halkın bu heyecanını, umudunu iki sözcükle dile getiren "Umudumuz Ecevit" sloganını ortaya attı.

Partinin gençlik kolları bu sloganı dağa taşa yazdı.

Bu rüzgár, 23 sene sonra hem 1973 hem de 1977 seçimlerinde CHP’yi birinci parti yaptı.

1977’de oy oranı yüzde 41.3 oldu.

Ecevit sloganlarıyla, söylemleriyle özellikle yoksul halkın yüreğine seslenmesini bilmişti.

Gelelim bugünkü CHP’ye...

Ecevit’in o yıllarda yarattığı heyecanı bugünkü yönetim yaratamıyor.

CHP bir türlü "çağdaş sosyal demokrat" parti olamıyor.

Bugünün ekonomik modellerine uygun projeler üretemiyor, yeni dünya değerlerinin savunucusu olamıyor.

AKP’nin yarattığı bütün olumsuzluklara rağmen halkın yüreğine seslenemiyor, onu kazanamıyor.

Onun için bugünün CHP’si, 1977’nin ancak yarısı kadar oy alabiliyor.

Ne yazık ki gerçek bu...

Kurultay öncesinde bunları CHP’lilere anımsatmak istedim, hepsi bu...
Yazarın Tüm Yazıları