Eski sayfa eski tarz

İKTİDAR da muhalefet de yeni bir sayfa istiyor, fakat o sayfa her nasılsa açılamıyor.

Haberin Devamı

İki tarafın da canıgönülden beklentisi şu: Onlar aynı kalırken karşı taraf yenilensin...
Yeni bir sayfanın niye açılamayacağı, örnekleriyle daha seçim gecesinden sökün etmedi mi?
Başbakan, balkon konuşmasında yeni bir sayfayla yeni bir muhalefet ihtiyacını birlikte zikretti ki, çıt diye bir ses duyuldu, kırıldı muhalefet.
Hem de nasıl bir alınganlık...
Vay, sen misin yeni muhalefet diyen!
Bahçeli ile Kılıçdaroğlu, kaldıkları yerden verdi veriştirdiler Erdoğan’a.
Seçim meçim olmamış sanki, 24 saat içinde 30 Mart öncesi ayarlarımıza geri döndük.

* * *

Yalnız gün gelir lazım olur, yeni sayfayı daha açılmadan kapatan o atışmayı da not edin bir kenara.
Şöyle:
ERDOĞAN: “Buradan muhalefet partilerine açık çağrı yapıyorum. Biz AK Parti olarak her seçim sonrasında olduğu gibi neticeleri analiz edeceğiz.
Muhalefet partileri de bugün milletin sandıkta verdiği mesajı doğru okumalı...
Biz diyoruz ki gelin yeni bir sayfa açalım. Bu yeni sayfada ey muhalefet, ey bu muhalefete gönül veren milletim, Türkiye sevdası her şeyin üzerinde olsun. Türkiye’nin âli menfaatleri her şeyin üzerinde olsun...
Yeni Türkiye’nin yeni bir muhalefete ihtiyacı var...”
BAHÇELİ: “Anlaşılan Başbakan, cepheleşmeleri teşvik ve tahrik etmeyi ısrarla sürdürecektir.
Hükümetinin ve partisinin bulaştığı yolsuzluk kirini ve karanlık ilişkiler ağını hukuken temizlemeden muhalefete yüklenmesi, aklına estiği gibi muhalefete ayar vermeye teşebbüs etmesi her şeyden önce demokratik terbiye ve adaba hakarettir.
Başbakan Erdoğan’ın yeni Türkiye ucubesi yetmezmiş gibi, yeni muhalefet nakaratlarını da seslendirmesi şüphesiz ki aymazlık, kendini bilmezlik ve akıl noksanlığıdır...”
KILIÇDAROĞLU: “Hiç alışkın olmadığımız bir tarzda bir diktatöre özgü üslupla açıkça demokrasi tehdit ediliyor. Hiç karşılaşmadığımız bir olay.
30 Mart öncesi neyse 31 Mart’ta da aynı adam. Bir diktatöre özgü bir üslupla dünyayı, Türkiye’yi dizayn etmeye çalışıyor...
Daha da öteye gidiyor, muhalefeti dizayn etmeye kalkıyor bu zat. Kimsin sen muhalefeti dizayn etmeye kalkıyorsun? Demokrasinin ‘d’ sini dahi bilmiyorsun sen. Beyefendiye özgü bir muhalefet gerekiyor herhalde. Muhalefet sözcüğünü dahi bilmiyor bu kişi. Muhalefete tahammül edemiyor...”

* * *

Haberin Devamı

Galibe galip denmeyen, mağlubun mağlubiyetini bilmediği bir seçim sonrasındayız.
Cemaat cephesi de hakeza, özeleştiriye giriş için bismillah daha ağzını açan bin pişman ediliyor.
Değil mi ki Hüseyin Gülerce bile ucundan bucağından dert yanmaya kalkınca cevabı ta Pensilvanya’dan geldi... Cemaat’in siyasi stratejisini sorgulayacak babayiğit içeriden çıkmaz bir daha. Kimse beklemesin...
Yenilen yenildiğini, yanlış yapan hatasını kabul etmeyecek ve bu tavırlardan yeni bir sayfa mı sadır olacak?
Onu da beklemeyin.

Yazarın Tüm Yazıları