Türkiye’de tasarımcı olmanın 10 yolu

25 yıldır tasarımcılık yapıyor, 10 yıldır kendi markasını Türkiye’de ve dünyada 150 noktada satıyor.

Haberin Devamı

“Türkiye’den marka da tasarımcı da çıkmaz” diyenlerin karşısında dimdik duran üç beş örnekten biri. Bakın Özlem Süer kariyer yolculuğunun en önemli noktalarını nasıl anlatıyor

1-SEKTÖRÜ ÖNEMSE
Ben hem alaylı hem mektepliyim. Sektörün yetiştirdiği bir tasarımcıyım. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Tekstil Bölümü’nde okurken 20 yaşında bir desinatörlük bürosunda işe başladım. Vakko’ya eşarp, Kom’a mayo deseni tasarlıyordum. O gün bugündür, hayatımı sadece modadan para kazanarak devam ettiriyorum. Başka hiçbir iş yapmadım. ‘Headhunter’lar bunu çok önemsiyor. İkinci okulum sektör oldu. İplikten dokumaya, dokumadan trikoya, konfeksiyona sektörde öğrendim.
2- SEKTÖR DUAYENLERİNİN ÇIRAĞI OL
İşin mutfağında çok değerli ustalarla çok ciddi mesailer paylaştım. İyi bir moda tasarımcısı olmak sadece bir moda tasarımcısının asistanı olmakla olmaz, bir modelistin, bir makinecinin yeri geldiğinde bir imalatçının çırağı olmalısın.
3-MALİYET HESABINI BİL
iş hayatımın en önemli deneyimi bir soruydu: Patronum bir tişört göstererek “Bu nedir” diye sordu. Ben üzerindeki deseni, modeli anlatırken sözümü kesip. “Hayır bu paradır, iyi bir tasarımcı olmak istiyorsan maliyetini bil” dedi. Bugün bir ürüne baktığımda ne kadara üretilir hikâyesini çok iyi okurum. Hangi ipliktir, pamuksa nerde yetişir, kaç metre kumaş yer hemen hesaplarım. Ben kendi marka deneyimimden önce sektörde 15 yıl bu kadar yoğun çalışmasaydım başarılı olamazdım. Bugün kâğıdı kalemi eline alan herkes tasarımcıyım diyor ama tasarım işin hammaddesinden başlar, ipliğine, kumaşına, maliyetine, sonra siluetine dönüşür.
4- STOPAJI ES GEÇME
Disiplinler arası bir faaliyettir moda tasarımı. Moda çekimi, üretim sancısı, satış sonrası duruşu, vitrin düzenlemesi bunların hepsinden anlamak zorundayız. Ben şirketi ilk kurduğumda stopaj nedir bilmezken bir haftada öğrendim. Çünkü bu kez yatırımcıydım. Dünyada her şeye özellikle ticari meselelere kafa yormayı reddeden tasarımcılar var. Ama burası Türkiye. Türkiye’de bir tasarımcı markasının kalıcı olabilmesi için tasarımcısı düğmenin maliyetini de, atölyeye gelen elektrik parasını da bilmeli.
5- RUH SAĞLIĞINI KORU
Öyle bir dünyada öyle bir ülkede yaşıyoruz ki değişkenleri çok fazla. Bir kriz geliyor işleriniz bir anda tepetaklak olabiliyor. Araştırmalar insanların son yıllarda ağırlıklı olarak yemeğe ve tatile para harcadığını gösteriyor. Bu durumda sizin umutsuz olmamanız ruh sağlığınızı korumanız şart. Ben yeni jenerasyona bir tek kendileriyle yarışmalarını, gereksiz rekabetlerin içine girmemelerini öneriyorum. Herkesin yarışı kendi ile olmalı.
6- GELİŞMEYE DEVAM ET
En önemli yolculuk içsel yolculuk, kişisel gelişim. Kitap okumak, film izlemek, tiyatroya gitmek ve beslenecek diğer entelektüel şeyler. Kendi içselliğiniz gelişmeye devam ederse amacınız sadece ürün satmak ve dergilerde boy göstermek olmaz. Hırslanmadığınız sürece yaptığınız işle keyifle buluşursunuz. Moda tasarımı size gelişiminizde eşlik eden bir yol arkadaşıdır. Ben şanslıyım film izlediğim zaman modaya döndürebiliyorum, kitap okuduğum zaman modaya döndürebiliyorum.
7- ÇEKİMLERİN
SENİ YANSITSIN

Sistem sürekli yeni vurgular doğuruyor. Günümüzde sosyal medya kullanımı, ünlülerin sizi takip etmesi çok önemli. Ama bir moda tasarımcısının bunu bir yaşam biçimine çevirmesini yanlış buluyorum. Ünlüler benim kapımı çaldıklarında onları mutlu etmek için elimden geleni yaparım ama bunu bir pazarlama aracı olarak kullanmam. Ama şunu da çok önemsiyorum: Kendinizi iyi ifade etmelisiniz. Sosyal medyadaki diliniz, moda çekimleriniz, röportajlarınız ruhunuzu yansıtmalı.
8- SOSYAL MEDYAYI
İYİ KULLAN

Günümüzün en iyi nimeti sosyal medya. Koleksiyonların iyi görselleşmesi çok önemli. Ama bugün akıllı telefonlarla bile muhteşem fotolar çekiliyor. Önemli olan samimiyet. Ve bunlar sosyal medyada doğru ve sistemli paylaşıldığında kişinin yolu bir anda açılabiliyor. 20 bin takipçisi olan genç bir moda tasarımcısı daha ne ister. Günümüzde moda dergileri o kadar satmıyor.
9- KAZANDIĞINI MARKAYA HARCA
Yılda en az beş fuara gidiyoruz. Bir fuar 20 bin Euro civarı. Bir tasarımcının buna bir fon ayırmasını çok önemsiyorum. Alanda ve sahada olmak lazım. Daha lüks bir araba
almaktansa işe yatırım çok
daha kıymetli.
10-ÖMÜRLÜK OLSUN
Emekliliğimde moda yapmayıp inzivaya çekilme fikri beni çok korkutuyor. Yıllardır bir haftadan fazla yaz tatili yapamıyorum ama mutluyum. Çünkü moda benim için
ömürlük bir yol arkadaşı.

Yazarın Tüm Yazıları