AKP’nin korku toplumu

SABİH Kanadoğlu...Türkiye Cumhuriyeti’nin başsavcılığını yapmış saygın bir hukukçu...

Yargıtay Onursal Başsavcısı...

50 yıldır hukukun üstünlüğü için mücadele veren bir insan...

Önce gün evi, Ergenekon Savcısı’nın başvurusu üzerine alınan mahkeme kararıyla didik didik arandı.

Aramayı yapan polisler, buldukları her şeyi alıp götürdüler.

Bunların arasında Fazıl Say’ın bir CD’si de vardı.

İşin en trajikomik yanı ise...

Arama belgesinde Sabih Kanadoğlu’na yöneltilen suçlamalardı:

Cumhuriyet Gazetesi’nin bombalanması...

Danıştay’a düzenlenen saldırı...

Örgüt mensuplarıyla irtibat halinde olmak...

Arama bittikten sonra, "Size zarar verdik mi?" diye soran polislere, Kanadoğlu’nun verdiği şu yanıtı birileri iyi düşünmeli:

"Maddi zararım yok ama manevi zararım büyük."

* * *

Sami Selçuk...

Yargıtay Onursal Başkanı...

Olaylar üzerine yaptığı değerlendirme şöyle:

"Meslek hayatımda böyle bir iddianame (Ergenekon iddianamesi) görmedim. Böyle iddianame düzenlenemez. Bu soruşturmayı yürüten arkadaşların çok titiz ve önemli görevler yaptığını bilmelerini dilerim."

Mehmet Ali Şahin

Adalet Bakanı...

Gazetecilerin operasyon konusundaki sorularına şu yanıtı veriyor:

"Bu tamamen yargısal bir faaliyettir, siyasal bir faaliyet değildir. Ben Adalet Bakanı olarak bütün bu gelişmelerden siz değerli basın yayın organlarının sayesinde haberdar oldum!!!"

Prof. Kemal Gürüz...

Eski YÖK Başkanı...

Evindeki aramadan sonra polis merkezine götürülürken çekilen ve sakallı bir polisin, otomobile binen eski YÖK Başkanı’nın başına iki eliyle bastırmasını gösteren fotoğraf, Türkiye’nin bir polis devletine nasıl dönüştüğünü açık bir şekilde belgeliyor.

* * *

Devleti, içine çöreklenen, faili meçhul cinayetler işleyen, binbir pisliğe bulaşmış suç çetelerinden kurtarmak için yola çıkıldığı iddialarıyla başlatılan Ergenekon soruşturması ve yargılaması, AKP’nin cumhuriyetle hesaplaşmasına dönüştürüldü.

İktidar kendine karşı olan insanlardan intikam almak, onları susturmak için hukuku kullanmaya başladı.

Türkiye 6.5 yılda bir korku toplumu haline getirildi.

Herkes birbirini "Aman konuşma" diye uyarıyor.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bile partili arkadaşlarına aynı uyarıyı yapıyor, "Dikkat edin. Her şeyi telefonla konuşmayın" diyor.

Türkiye tıpkı Amerika’da 1950’deki McCarthy’nin yarattığı korku dönemini yaşıyor.

Wisconsin Senatörü Joseph McCarthy’nin başlattığı komünist avında, binlerce insan tıpkı bugün Türkiye’de olduğu gibi sorgulanıyor, arkadaşlarını ihbar etmeye zorlanıyor, buna karşı çıkanlar işlerinden güçlerinden ediliyor, cezaevlerine atılıyordu.

McCarthy’nin de elinde somut deliller yoktu.

Binlerce insanın yaşamını perişan eden McCarthy’nin sonunda bir şarlatan olduğu anlaşıldı ve görevden alındı.

Amerika’da 4 yıl süren karanlık, korku dolu dönem sona erdi.

Hiç kuşkunuz olmasın, hukuk bugün Türkiye’de de bir benzeri sürdürülen bu karanlık dönemi ortadan kaldıracaktır.
Yazarın Tüm Yazıları