Savaşla ekonominin kurtulmayacağı görüldü

HÜKÜMET nihayet, ‘‘Irak'ta savaş çıkarsa ABD yönetimi IMF'yi ikna eder, IMF yönetimi de bizi zorlamaz’’ gibi yanlış bir düşünceyi bırakabildi.

Bıraktığı için de ekonomik gerçeklere döndü ve gerekli adımları atmaya başladı. IMF 1. Başkan Yardımcısı Anne Krueger ile görüştükten sonra da attığı bu adımları artırıp, tempoyu hızlandırması gerektiğini kavradı. Şimdi bunu anladığını göstermesi gerekiyor.

Krueger'ın, Hükümet ile yaptığı görüşmelerin ardından yaptığı yazılı açıklama, bu gerçeğin altını bir kez daha çizdi. Krueger, ‘‘Hükümet, somut politika planlarını daha fazla açıklığa kavuşturur kavuşturmaz, 2003 yılı bütçesi ve programda anahtar olan diğer konuları görüşmek üzere, bir IMF Heyeti göndermeye hazırız’’ dedi.

Bunun Türkçe mealine göre, IMF yönetimi, ‘‘iyi niyetinizi hep söylüyorsunuz, geçenlerde küçük bir-iki adım da attınız ama yeterli değil. İyi niyetli olduğunuzu artık somut adımlarla göstermeniz lazım. Aksi takdirde 4. gözden geçirme için gereken teknik heyetin Türkiye'ye gelmesi mümkün olamayacak’’ demek istiyor.

Aslında Hükümet gerçekleri kavramaya geçenlerde, piyasalarda yaşanan çalkantı nedeniyle başlamıştı. Ondan önce de IMF Avrupa sorumlusu Michael Deppler geldiğinde ‘‘yüzde 6,5 faiz dışı fazla, yüzde 20 enflasyon’’ sözü verilmişti. Böylece bazı bakanların ‘‘Yüzde 6,5 şart değil, enflasyon hedefi de tartışılabilir’’ gibi sözleri kadük kalmış, Hükümet sözünü vermişti. Ancak Hükümet bu sözüne rağmen gerekli adımları atmakta gecikti. Bir ‘‘çoğunluk rehaveti’’ içinde, biraz da ‘‘Irak işi bizi kurtarır’’ havasında idiler. Kopenhag Zirvesi'nden sonra ‘‘Artık içeriye ekonomiye dönün, geç kalıyorsunuz’’ dediğimizde, kimse kılını kıpırdatmadı. Zaten yüklü bir açık varken üzerine gidip 3 katrilyonu aşkın ek fatura yaratan emekli zammını açıkladılar. O zaman da ‘‘Tamam zam yapın ama kaynağını açıklayın’’ dedik ama dinletemedik. Yeni bir şey yapmadıkları, aksine İhale Yasası gibi yapılan şeyleri bile geriye yürütmek istedikleri için zaten tedirginlik vardı. Üzerine ‘‘kaynak açıklayın’’ taleplerine ‘‘Maaşı alıyorsanız demek ki kaynak var’’ gibi Kasımpaşa üslubunda bir yanıt verilince, piyasalar karıştı. İşte piyasaların karışması üzerine Hükümet, daha doğrusu Başbakan Abdullah Gül, işin vahametinin farkına vardı. Gül bir yandan çeşitli temaslar yapıp, acil adım atma gereği duyarken, bir yandan da bakanlarını ve genel başkanını ikna etmeye çalıştı. Bizce bu çaba hala da devam ediyor...

TAHAMMÜL KALMADI

Yani Hükümet, IMF'nin istediği adımları atmaya Krueger'ın gelişinden önce başladı. Şimdi bu adımları daha hızlı atması gerektiğini iyice anladı. Bu nedenle bugün Yüksek Planlama Kurulu Toplantısı yapılacak ve alınacak tedbirler konuşulacak. Eğer yüzde 6,5 faiz dışı fazlaya yetecek kadar önlem alınırsa, Niyet Mektubu taslağına bunlar yazılıp, ‘‘IMF Heyeti 4. gözden geçirme işin gelsin’’ talebinde bulunulacak. Biz bu işlemin gelecek hafta tamamlanıp, IMF Heyeti'nin geliş tarihinin belli olacağını tahmin ediyoruz. Daha fazla gecikmeye tahammül kalmadı...

Ancak IMF Heyeti'nin gelişiyle de iş bitmiyor. IMF önce bu yüzde 6,5 faiz dışı fazla için alınan tedbirlerin yeterli olup olmadığına bakacak, daha sonra da 4. gözden geçirmenin tamamlanması için gereken, daha önce verilmiş sözlerin yerine getirilip getirilmediğine bakacak. Tahminimiz o ki; bu şartların yerine getirilmesi için yeni, uzun olmayan bir takvimi kabul etmek konusunda, IMF yumuşak olabilir. Yani IMF, söylenen iyi niyeti somut olarak görecek ki, 4. gözden geçirmede yazılı sözlerin yerine getirilmesi konusunda iyi niyetli olabilsin...

Kısacası; Hükümet savaş nedeniyle IMF'yi atlatacağını düşünüyordu, olmadı. Ekonomi için gerekli olanları yaparsa, savaşta takınacağı tutum konusunda çok daha özgür olabileceğini hep söylüyorduk...

Umarız ekonomide ve dış siyasette gerekli olan adımlar, vakit geçmeden atılabilir...
Yazarın Tüm Yazıları