ANAYASA profesörleri bugün değil, mahkûm olduğu gün Recep Tayyip'in bir daha milletvekili olamayacağını söylemişlerdi.
Çünkü Anayasa'nın 76'ncı maddesi, ‘‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’’ suçundan mahkûm olanların affa uğrasalar bile milletvekili olamayacağını öngörüyor.
Buna bağlı olarak, Milletvekili Seçimi Yasası'nın 11'inci maddesi de aynı hükmü içeriyor.
Bu maddeler değişmediği sürece Tayyip Bey'in durumunda bir değişiklik olması mümkün değildi.
Olmadı da...
Yargıtay bu şekilde bir karar vermese de Tayyip Bey için bir şey değişmeyecekti.
Zaten Yüksek Seçim Kurulu Başkanı, Tayyip Bey'in durumunu Anayasa'nın 76'ncı maddesi ile Milletvekili Seçimi Yasası'nın 11'inci maddesine göre değerlendireceklerini söylemişti.
Bu, ‘‘Tayyip Bey milletvekili olamaz’’ demekti.
Yargıtay'ın kararı, olayı daha da net hale getirdi. Hepsi bu.
Kamuoyunda af olarak bilinen, aslında Anayasa'ya göre genel af çıkarılamayacağı için ‘‘tecil ve şartla salıverilme’’ yasası şeklinde formüle edilen düzenleme de Tayyip Bey'i kurtarmıyordu.
Çünkü Anayasa'nın 76'ncı maddesi ‘‘affa uğrasalar bile’’ hükmünü içeriyor.
* * *
Bütün bu anlatmaya çalıştığımız somut bilgiler ta başından beri biliniyordu.
Tayyip Bey de biliyordu, arkadaşları da...
Ama nedense bu konuda ‘‘bilmiyor’’u oynadılar.
Yasaların boşluklarını bularak, hukuku zorlayarak bu engelleri rahat aşarız, diye düşündüler.
Taraftarlarını da umutlandırdılar.
Ancak Anayasacılar her fırsatta hem Recep Bey'i, hem arkadaşlarını, hem de kamuoyunu umutlanmamaları konusunda uyardı:
‘‘Anayasa değişikliği yapılmadan Tayyip Bey milletvekili olamaz.’’
Sonuçta onların dediği oldu.
AKP'nin bu gerçekleri bilerek hareket etmesi ve seçmenlerini yanıltmaması gerekirdi.
Şimdi bundan sonra ne olacak?
Recep Bey'in yerini kim alacak?
Bu kişiyi kendisi mi belirleyecek, yoksa seçimi örgüte mi bırakacak?
Önümüzdeki günlerde AKP ciddi olarak bu sorunu çözmek için uğraşacak.
Merakla beklenen, bu seçimin AKP içinde bazı huzursuzluklara, çekilmelere yol açıp açmayacağıdır.
* * *
Kafaları kurcalayan sorular bunlarla bitmiyor.
Yeni lider AKP'ye ne getirecek, ne götürecek?
Parti bir emanetçiyle mi seçime gidecek, yoksa örgütün ve seçmenin aklının yatacağı bir isimle mi?