Evlenenlere prim ve tazminat veriliyor

YAZIMIZIN başlığını okuyanlar hemen sevinmesinler. Çünkü, tazminat olarak ödenen kıdem tazminatı ve prim, herkese değil, yalnızca 1475 Sayılı İş Kanunu'na tabi olarak çalışanlara veriliyor.

İş Kanunu'na tabi olanların da, hepsine ödenmiyor. Kıdem tazminatı alabilecek olanlar, yalnızca bayanlar. Erkeklere, evlenmeleri halinde kıdem tazminatı yok.

Bayanların da, evlenmeleri yetmiyor. Hem evlenecekler, hem de işten ayrılacaklar. Evlenip de çalışmaya devam edenler, kıdem tazminatına hak kazanmıyorlar.

Bayan işçinin ‘‘evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde’’ kendi arzusu ile hizmet akdini sona erdirmesi halinde, kendisine kıdem tazminatı ödeniyor.

PRİM İADESİ DE VAR

Kıdem tazminatının hesaplanmasında, bayan işçinin işe başladığı ve işten ayrıldığı tarihler arasında, her geçen tam yıl için ‘‘30 günlük ücreti tutarında son ücreti esas alınarak’’, kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı orantı üzerinden ödeme yapılır. Kıdem tazminatı ile ilgili 30 günlük süre, hizmet akidleri ya da toplu iş sözleşmeleri ile işçi lehine değiştirilebilir. Ancak, en yüksek dereceli Devlet memuruna bir hizmet yılı için ödenen emekli ikramiyesi tutarını aşamaz.

Evlenme nedeniyle işlerinden ayrılan kadın sigortalılara, kendileri ve işverenleri tarafından ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin yarısı, yazılı talepleri üzerine ‘‘toptan ödeme’’ şeklinde verilebiliyor.

Evlenmeleri nedeniyle toptan ödemeden yararlanmış bulunan kadın sigortalılardan 506 Sayılı Kanuna tabi bir işe girenler, kendilerine verilen primleri aldıkları tarihten itibaren yüzde 5 faizi ile Sosyal Sigortalar Kurumuna iade ettikleri takdirde, sigortaya tabi eski hizmetleri tekrar gözönüne alınır. İade etmeyenlerin ise, sigortalılık süreleri, 506 Sayılı Kanuna tabi işlere yeniden girdikleri tarihten başlar. Evlilik nedeniyle işten ayrılan kadın işçi, ikinci kez işe girdiği aynı işyerinde, bir yıl çalışmadan kıdem tazminatına hak kazanamıyor.

HAYRET


Evlilik yorumları

1) Evlilik denen şey, tıpkı ‘‘fare kapanına’’ benzer, içindekiler dışarı çıkmak için çabalar, dışındakiler de etrafında dört dönerler, içeri girmek için.

2) Evli erkeklerin psikolojisi, arkadaşlarla lokantaya gitmeye benzer. İstediğin yemeği sipariş edersin, sonra yanındakinin istediği yemeği görüp, ‘‘Keşke onu isteseydim’’ dersin.

3) Bir adam karısına arabasının kapısını tutuyorsa, şundan emin olabilirsiniz: ‘‘Ya arabası yenidir, ya da karısı!..’’

4) Bir genç babasına sorar; ‘‘Baba evlenmek kaça malolur?..’’ Baba cevap verir; ‘‘Bilmiyorum oğlum, ben hálá ödüyorum.’’

5) Bir davette bir hanım arkadaşına sorar; ‘‘Alyansını yanlış parmağına takmıyor musun?’’ Diğer hanım cevap verir: ‘‘Evet, yanlış adamla evliyim de ondan!..’’

TEBESSÜM


İnanmazsın

TREN yolu yanında evi olan bir kadın, yatak odasına bir dolap ısmarlamış. Mobilya şirketinin adamları gittikten sonra, bir tren geçmiş ve dolap en küçük parçalarına kadar dağılmış. Kadın, mobilya şirketini aramış. Hemen birileri gelip, dolabı tekrar monte etmişler. Bir süre sonra, başka bir tren geçmiş ve dolap yine dağılmış.

Kadın bu kez çok kızmış ve genel müdürle konuşmak istediğini söylemiş, telefonda. Genel müdür kadını dinledikten sonra, ‘‘Hanımefendi bu inanılmaz bir şey, durumu incelemek için bizzat ben geliyorum’’ demiş.

Genel müdür gelip olayı incelemiş ve kendi elleriyle dolabı tekrar monte etmiş. ‘‘Bu sefer bir trenin geçmesini bekleyeceğim hanımefendi, üstelik dolabın içine girip öyle bekleyeceğim, sorunun ne olduğunu kendi gözlerimle görmek istiyorum’’ dedikten sonra, dolabın içerisine girip beklemeye başlamış.

Genel müdür dolabın içinde beklerken, kadının kocası eve gelmiş.

Adam zaten çok sinirliymiş, yatak odasına girip dolabı görünce daha da sinirlenmiş.

Karısına, ‘‘Bu dolapta nereden çıktı?’’ diye bağırarak dolabın kapısını açmış.

Dolabın içinde genel müdürü görünce daha da sinirlenmiş ve kızgınlıkla ‘‘Sen de kimsin?’’ diye bağırmış. Genel müdür, iri yarı adama şöyle bir bakmış ve;

‘‘Şimdi, tren bekliyorum deseem...inanmazsın!..’’

GÜNÜN SÖZÜ


Hakiki arkadaşlık sağlıktan farksızdır. Kıymeti ancak elden gittikten

sonra anlaşılır.

Golti
Yazarın Tüm Yazıları