TÜSİAD’ın genç Yönetim Kurulu Üyesi dünyaya ‘taş’ satıyor

TÜSİAD yönetimine giren 36 yaşındaki Bülent Akgerman aynı zamanda kuvars esaslı kompoze taş’ üreten ilk ve tek şirket olan 1996 yılında kurulan Çimstone’un Başkan Vekili. Özellikle Çin pazarında çok güçlendiklerini belirten Bülent Akgerman, ‘Çinliler’in korkulu rüyası olduk’ diyor.

TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) geçtiğimiz ocak ayında yapılan Genel Kurulu sonrasında yönetime giren İzmirli işadamı 36 yaşındaki Bülent Akgerman, 30 yıllık TÜSİAD üyesi Öner Akgerman’ın oğlu. Akgerman Grubu Başkanı Öner Akgerman da, geçmişte TÜSİAD Yönetim Kurulu’nda Ege’yi temsilen görev almıştı. Ailesinin üçüncü kuşak yöneticisi olan Bülent Akgerman, bir yandan TÜSİAD’daki yeni görevini sürdürürken, bir yandan da dünyaya ‘taş’ satıyor.

Çimstone Doğal Kompoze Taş İşletmeleri Başkan Vekili ve Murahhas Azası Bülent Akgerman, ‘kuvars esaslı kompoze taş’ üreten ilk ve tek şirket olan 1996 yılında kurulan Çimstone’un üretiminin yüzde 85’ini 17 ülkeye ihraç ettiğini söylüyor. Özellikle Çin pazarında çok güçlendiklerini belirten Bülent Akgerman, ‘Çinliler’in korkulu rüyası olduk’ diyor.

TÜSİAD’ın genç Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Akgerman ile yeni görevinin yanısıra inşaat sektörünü, yapı malzemeleri üreticisi Çimstone’un yatırımlarını ve hedeflerini konuştuk.

İnşaat sektöründe genel durumu nasıl görüyorsunuz?

-
Sektörü, 94 krizinden sonra geçen yıla kadar çok ciddi kan kaybetti. Sektörü dolaylı olarak yaklaşık 150 alt sektörü etkiliyor. Ama Türkiye’nin uzun yıllardır ihtiyacı olan tek parti hükümeti, beraberinde getirdiği istikrar ve AB’nin de baskısıyla birçok kanun hızla çıkarıldı. Ekonomiden ödün verilmedi ve tek haneli enflasyona geçildi. Dolayısıyla 1994’den bu yana tökezleyip duran inşaat sektörünün önü açıldı. İpoteğe dayalı uzun vadeli finansman modeli (mortgage) sistemi de yakın gelecekte işlemeye başlarsa sektör çok ciddi büyüyecek. Ben çok iyimserim.

Ürünleriniz genellikle ne tür binalarda kullanılıyor?

- Banko ve tezgahlarda, tüm mutfak ve banyolarda ürünlerimiz kullanılıyor. Mimarlar, iç mimarlar kanalıyla son tüketiciye ulaşıyoruz. İşin güzel tarafı, Amerika’daki ünlü zincir otellerden Şangay opera binasına, Hong Kong Metrosu’na kadar büyük projelerde Çimstone’un ürettiği taşlar kullanılıyor. Bu da gurur verici, çünkü Türkiye’de çok büyük ithalat yapılan Çin’den korkulurken, biz Çinliler’in korkulu rüyası haline geldik.

Çimstone’un en güçlü olduğu pazar hangisi?

-
Her ülkeye farklı bir yaklaşımla giriyoruz. Çin’de ürünlerimiz gayet güzel satıyor. Çinli üreticilerin korkulu rüyası olduk. Çin’deki çözüm ortağımız beni ‘kardeşim’ diye çağırıyor. Çimstone’da Amerika’dan sonra ikinci büyük pazarımız Çin. Ürettiğimiz ürün Türkiye’de ilk ve tek olduğu için kendi pazarını kendisi oluşturuyor. Açıkçası iç pazar çok sancılı büyüyor, benzer ürünlerle eşleştiriliyor.

Ürettiğiniz ürünün özellikleri neler, benzerlerinden farkı ne?

- Yüzde 95’i doğal olup gözünüzün renginde bir taş üretebiliyoruz. Öyle bir taş düşünün içine deniz kabuğu, ayna kırıkları atabiliyoruz. Bu taşı da torunlarınızın bile kullanacağını ve yıpranmadan olduğu gibi kalabileceğini düşünün. Ayrıca, su emme oranı hemen hemen sıfır, leke tutmuyor, mikro organizmalar gelişmiyor. Bu taş, banko ve tezgahlarda kullanılıyor, ama granitten çok daha farklı özelliklere sahip. Doğadaki en sert minerallerden kuvars mineralini alıp, elmasa yakın sertlikteki bir taş haline getiriyoruz.

Yeni yatırımlarınız var mı?

- 2004 yılında 15 milyon dolar yatırımla yeni bir fabrika kurduk. Toplam üretimimizin yüzde 85’ini ihraç ediyoruz, ama yeni fabrikayla yüzde 90-95’lere çıkmayı düşünüyoruz. Önümüzdeki beş yıllık gelişme sürecinde yeni fabrikanın kapasitesini 4’e katlayarak, 1 milyon metrekareye çıkaracağız. 1300 ayrı renk ve dokuda taşımız var. Çeşitlerimizi daha da artıracağız.

Dünya taş sektörü 2005’te 7 milyar doları bulacak

Çimstone’un bundan sonraki hedefleri neler?

-
Çok iddialı bir hedef kendimize çizdik. 2005 yılında kuvars esaslı kompoze taş sektörü dünyada 7 milyar dolarlık bir pasta haline gelecek. Çok hızlı büyüyen bu pazardan biz şu anda aldığımızdan çok daha büyük bir pay almak istiyoruz.

Hedefim TÜSİAD’da kendimi kanıtlamak

TÜSİAD’da hedefiniz nedir?

- Kısa dönem hedeflerim arasında TÜSİAD’da kendimi kanıtlamak var. Çünkü ben eski bir TÜSİAD üyesi değilim. Bir de İzmir’i ve Ege Bölgesi’ni temsil ettiğim için çok ciddi bir sorumluluğum var. Bu görevimi layıkıyla yerine getirmek istiyorum. Orta ve uzun vadede de gerçekten ciddi boyutta büyük ölçekli bir grubun lideri olmak istiyorum. Ayrıca her yönetim kurulu üyesine sorumluluk yüklendi, bana da Diğer Sivil Toplum Örgütleriyle İlişkiler Komisyonu Başkanlığı verildi. Biraz kritik bir görev. Çünkü Medeni Kanunu’n değişmesiyle federasyonlar ve konfederasyonların önü açıldı. Ama tabi federasyon kültüründen çok uzak kaldığımız için ciddi problemler de olacak. Derneklerin birbirleriyle ilişkileri eskisinden daha zor hale gelecek.

Eskiden TÜSİAD’ı nasıl görüyordunuz, yönetime girdikten sonra bakışınızda değişiklik oldu mu?

- Daha önce birçok dernek ve vakıf yönetiminde yer aldığım için TÜSİAD’a olumsuz bakan biri değildim. Türkiye’nin dış politikasının çok ciddi bölümünü sırtlanmış bir dernek. TÜSİAD gerçekten zamanında hükümet devirebilecek kadar güçlüydü. Şimdi daha kurumsal ve daha çok üyesi, Washington’da, Berlin’de, Paris’te temsilcilikleri var. TÜSİAD’ın artık sınırları aştığını ve daha da güçlendiğini düşünüyorum.

BÜLENT AKGERMAN

Çimstone Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Murahhas Azası Bülent Akgerman, 1969 İzmir doğumlu. İstanbul Robert Koleji’in ardından, Bilkent Üniversitesi Turizm ve İşletme Bölümü’nden 1994’de mezun oldu. Öğrenciliği döneminde 1989 yılında, ailesine ait Çimentaş Topluluğu şirketlerinden Çimentaş Turistik İşletmeler Yatırım Şirketi’nde çalışmaya başladı. 1994’de aynı şirkette Genel Müdür oldu. Halen şirketin Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Murahhas Azası. 1998’de Çimstone Doğal Kompoze Taş İşletmeleri’nde Genel Müdür Yardımlığı’na, 1999’da Genel Müdürlüğü’ne getirildi. 2002’den bu yana ise Çimstone Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Murahhas Azası.
Yazarın Tüm Yazıları