Truva atları zamanı

Fırıldak Kubi, siyasi tarihimize mal olmuş bir cins isimdir.

Haberin Devamı

Şahsa özel değil. Bir partiden
seçilip öbürüne geçen milletvekili cinsinin umumi ismi...
Transfer pazarlarında el değiştire değiştire Meclis’teki bütün parti gruplarını gezmişi vardır bunun.
Vaktiyle, 1995 seçimlerinde DSP listesinden Meclis’e girip sırayla ANAP, DYP, MHP ve DTP rozetlerini yakasına takan özel kişinin namıyla markalaşmıştır. Kırdığı rekora hürmeten bu cinsin genel ismi olmuştur...
Fırıldak Kubi, bir siyasetçi çeşidine adını verme şeref ve onurunu kolay elde etmedi.
O hakkı kazanmak için, kısa aralıklarla her partinin grup sıralarına oturarak mabadını kıymetlendirmesi gerekti.

***

Liyakat meselesidir, artık bu türe rastlamıyoruz Yüce Meclis’imizde.
Siyasette ne zaman bir sıkışma meydana gelse ya da Meclis dengeleri bıçak sırtına otursa Hızır gibi yetişirlerdi.
Derhal transfer pazarları kurulur, alınan alınır, verilen verilir ve siyaset aritmetiği milyon dolarlar değerinde derin bir nefesle rahatlatılırdı.
Nakdi bir karşılıktan söz etmiyorum illa, aynisi de olurdu bunun, mevki-makam veya kadro olarak pazarlanabileni de...
O dönem geride kaldı, iyisiyle kötüsüyle...
Şimdi truva atları zamanı.
Günü gelince uyandırma düğmelerine basılmış gibi harekete geçiyorlar.
Yöntemleri de eskilerden değişik. Başka partilere geçmek yerine kalıp içerden sıkıştırmaya dayanıyor.
Bu konuda çığır açan örnekler boy vermeye başladı.
Maşallah diyelim de nazarlara gelmesinler...
Siyasetin ahlakını fırdöndüler kolay bozuyor da bir truva atı öyle kolay yetişmiyor.

Haberin Devamı

Seçim alametleri

ÜYELERİ atamayla gelen Anayasa Mahkemesi Başkanı, seçimle gelen siyasetçilere baştan aşağı giydirmeye başlamışsa Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşmış demektir.
Bakınız, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın siyasi partilere ‘lider sultası’ eleştirisi, kendisini evlilik vaadiyle kandırılmış genç kızlar gibi hissettiğini söylemesi, ‘Yeni bir anayasa yapmadan halkın karşısına hangi yüzle çıkacaklar’ demesi ve alayını birden Kenan Evren’in atadığı tiplere benzetmesi...
Sesi sedası duyulmayan milletvekilleri sivri çıkışlar yapmaya başlamışsa genel seçimlerin sath-ı mailine erkenden girilmiştir, başka manası yoktur.
Bakınız, AK Parti Milletvekili Sadık Yakut’un, karma eğitime karşı kız-erkek ayrı okul fikrini ortaya atıvermesi...
Partilerle toplu oy pazarlığı açılmışsa, ayrı hesabı olan siyasetçiler kendi genel merkezlerini sıkıştırmaya başlamışsa herhangi bir seçimin vakti gelmiştir.
Bakınız, dershanelerle ilgili tartışmanın cemaat oyları boyutu...
Yine bakınız, Gürsel Tekin’in CHP Genel Merkezi’ni zorlayan taktikleri...
Bir daha bakınız, AK Partili İdris Bal’ın partisiyle ters düşen çıkışları...
Son kez bakınız, BDP Eşbaşbanı Selahattin Demirtaş’ın, Diyarbakır ziyaretinde Başbakan’la fotoğraf veren Ahmet Türk, Sırrı Sakık ve Altan Tan gibi isimlere ‘Partinin kurumsal kararlarına uymadılar’ diye ihtarda bulunması...

***

Ne Meclis kararları, ne Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren YSK takvimleri... Güneşin batıdan doğması gibi garabetlere bakın, anlarsınız hangi seçimlerin yaklaşmakta olduğunu...

Yazarın Tüm Yazıları