Temsilcilik vaadiyle sanal dolandırıcılık

Hesabınıza para yatıran Rus dolandırıcıların tuzağına düşüp suça ortak olmayın.

SANAL dolandırıcılar işi o kadar büyüttüler ki, hesapları kontrol etmek, EFT ya da kredi kartı ödemesi yapmak için İnternet’e her bağlanışımda tedirgin olmadığımı söylersem yalan olur. Ne kadar güvenlik önlemi de alsam, virüs taraması da yapsam artık gönül rahatlığıyla İnternet’e bağlanıp, bankacılık işlemi yapamıyorum.

Buna rağmen bırakın avantajlarını, sadece sağladığı rahatlık düşünüldüğünde bile, İnternet bankacılığından vazgeçmek, mümkün değil gibi gözüküyor.

Bu da sürekli beynimi kemiren "hesaplarımı boşaltırlar mı?" sorusunu bir tarafa bırakıp, bankacılık işlemlerimi İnternet üzerinden gerçekleştirmeme yol açıyor.

Kuryeyle Transfer

Ancak doğruyu söylemek gerekirse, Haluk Bilge’nin gönderdiği bir mesaj gözümü iyice korkuttu. Bilge’nin Hürriyet’in teknoloji yazarı Yurtsan Atakan’a yolladığı bu mesaj, banka hesaplarımıza sadece Türk İnternet korsanlarının değil, yurt dışına para transfer sorununu "temsilci" formülüyle çözen uluslararası dolandırıcıların da göz diktiğini açıkça ortaya koyuyor.

Bilge, geçtiğimiz ay İnternet üzerinden yollanan bir mesaj dikkatini çekmesiyle olayın farkına varmış. Bu mesajda Bilge’ye, İnternet üzerinden satışı yapılan bazı ürünler için aylık 2 bin YTL karşılığında Türkiye temsilciliği teklif ediliyordu.

Bilge, ilk önce teklifin ciddi olup, olmadığını anlayabilmek için mesaja yanıt verdi. Rusya merkezli şirket, Avrupa’da yazılım pazarlıyor ve müşterileri arasında da oldukça fazla Türk bulunuyordu. Bu Türk müşteriler, satın aldıkları yazılımların bedelini Bilge’nin bankada açacağı hesaba yatıracak, Bilge’de, yatan bu ürün bedellerini Western Union aracılığıyla şirketin yurt dışındaki hesaplarına aktaracaktı.

İşi kabul etmiş gibi yapan Haluk Bilge’ye bir kaç gün sonra bir mesaj daha geldi. Bu mesajda, şirket adına hesabına 4 bin 800 YTL yatırıldığı, yatan bu bedelin bankadan çekilerek, Anton Tishenko adına Western Union aracılığıyla yollanması isteniyordu.

Şüphe ortaya çıkardı

Firmanın ısrarcı ve aceleci tutumu, Bilge’nin içine kurt düşürdü. Bilge bir dedektif gibi çalışarak, ilk önce Türk Telekom’un kayıtlarından Çanakkale’den parayı yollayan Musa Topçakıl’ın telefon numarasını buldu. Bu numaradan Topçakıl’ın cep telefonuna ulaştı. Yaptığı görüşme sonucunda, Musa Topçakıl’ın emekli olduğu ve yurt dışından herhangi bir ürün talep etmediği ortaya çıktı. Bilge’nin hesabına aktarılan 4 bin 800 YTL’nin de İnternet bankacılığı şifreleri ele geçirilen Topçakıl’ın yatırım fonu hesabı bozularak, bilgisi dışında gerçekleştiği ortaya çıktı.

Bir anda uluslararası dolandırıcılık şebekesinin tezgahıyla karşı karşıya kaldığını öğrenen Bilge, bankanın şube müdürüyle görüşerek, parayı yeniden EFT ile Topçakal’a gönderdi.

Elinde şebekenin e.posta adresleri, İnternet siteleri, Western Union ve cep telefonu numaraları bulunan Bilge, bu dolandırıcılık olayının ortaya çıkmasıyla ilgili yaptığı tüm başvuruların sonuçsuz kaldığından yakınıyor. Olayın anlaşılmasının ardından bankanın da savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, ancak henüz kendisiyle bir temas kurulmadığını söylüyor.

Ne yapalım, burası Türkiye... Banka hesapları birkaç tuşa dokunularak, boşaltılıyor, paralar yurt dışına aktarılıyor. Birilerinin canı yanıyor. Ama, kimin umurunda...

KORSANLARA VINI BÖYLE YAKALIYOR

Key Logger ve Screen Logger’ın bilgisayarlara gizlice yüklenebilmesi, bunların bilgisayar korsanları (hacker) arasında en fazla tercih edilen casus programlar olmasına neden oluyor. Bu programlar, kullanıcıların bilgisayarlarında yeterli güvenlik önlemlerinin alınmamasından oluşan açıklarla, İnternet’te gezinirken ya da e.posta aracılığıyla bilgisayarlara yerleşebiliyor. Bilgisayara yerleştikten sonra da klavyeyle yapılan her tuşlamayı hafızasına kaydediyor. Bu da, İnternet üzerinden gerçekleştirilen işlemlerde, kullanıcı adı, şifre, parola gibi bilgilerin bilgisayar korsanlarının eline geçmesine neden oluyor.
Yazarın Tüm Yazıları