Siyasal İslam’ın kalesi olarak imam hatipler (6)

İMAM hatip mezunlarına üniversiteye girme hakkının tanınması gayri meşru bir hak gaspıdır.

Haberin Devamı

Tevhid-i Tedrisat Kanunu’ndan (3 Mart 1924) önceki durum ne idi, ne gibi öğretim kurumları vardı, isterseniz bir anımsayalım (Kaynak: Erciyes Üniversitesi emekli öğretim üyesi Dr. A. Vehbi Ecer):

ARAPÇA EĞİTİM

1. Medrese 1330 yılında Orhan Bey tarafından kuruldu. Eğitim ve öğretim dili Arapça idi. Sadece fıkıh, fıkıh usulü, tefsir, hadis, akaid, kelâm, mantık gibi İslami bilgiler öğretiliyordu.

Medreselerde fen bilimleri, Türk dili, Türk kültürü, Türk tarihi ve edebiyatı öğretilmiyordu. Bütün kitaplar Arapça idi.

Bu gayri milli okullarda, 16 ve 17. yüzyıllarda okuma yazma bilmeyen zevata hocalık verilmekteydi.

2. 1699 Karlofça barışından sonra eğitimde yenileşme düşüncesi gelişti. I. Mahmut, III. Mustafa, I. Abdülhamid, III. Selim, II. Mahmut dönemlerinde askeri eğitim yenileştirildi. II. Mahmut döneminde ilköğretim zorunlu hale getirildi. Ama medreselere el atmaya kimse cesaret edemedi.

Haberin Devamı

3. 1839-1876 Tanzimat Dönemi’nde öğrenim kurumları iyice çeşitlendi: Tanzimat okulları, medreseler, askeri okullar, öğretmen okulları, azınlık okulları, yabancı okulları. Farklı kaynaklı, farklı programlı okullar farklı kültürde insanlar yetiştirmeye başladı.

4. 1908-1918 II. Meşrutiyet döneminde mesleki ve teknik öğretimle ilgili birçok okullar açıldı. Eğitim ve öğretim kurum ve yöntemleriyle ilgili tartışmalar yapıldı. Medreselerin ıslahı konusunda çalışmalar yapıldı ama kapatılamadı.

KADINLARA YASAK

Cumhuriyet kurulduğunda genel durum şöyleydi: Askeri okullarda, azınlık ve yabancı okullarında okuyanlar kendilerini bir türlü kurtarıyorlardı. Tanzimat ve Meşrutiyet tarafından açılan okullarda okuyanlar çağdaş bir şeyler öğrenebiliyordu. Ama çoğunluk medrese karanlığına hapsedilmişti. Ve asıl önemlisi medreseler Müslüman Türk kızlara kapalı idi.

Medreseler dışında tasavvuf ve tarikat eğitimi yaptıran ve medreselilerle sürekli çatışma halinde olan, çağdışı eğitim veren tekke ve zaviyeler vardı. Bu fesat yuvaları da kadın ve kızlara kapalı idi.

Haberin Devamı

Tevhid-i Tedrisat Kanunu, Cumhuriyet’in din düşmanlığı nedeniyle değil, dine ve bilime saygısından, yurtseverliğinden dolayı çıktı. Ulusal devleti kurmak, kültür ve ülkü birliğini sağlamak için çıktı.

ATATÜRK NE DİYOR

Atatürk’ün Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile ilgili düşünceleri:

“Cihan medenî ailesinde sayılır bir mevki sahibi olmak isteyen Türk ulusu, evlatlarına vereceği eğitimi mektep ve medrese adında birbirinden büsbütün başka iki tür kuruma teslim etmeye hâlâ katlanabilir miydi? Eğitim ve öğretimi birleştirmedikçe aynı düşüncede, aynı anlayışta bireylerden oluşan bir ulus yapmaya olanak aramak, olmayacak bir şeyle uğraşmak olmaz mıydı?” (Şerafettin Turan, Türk Devrim Tarihi, III, 70) (Devam edecek.)

Yazarın Tüm Yazıları