Sigarayı fenerle yakmak

BU aralar, Türkiye ile Avru¬pa ilişkileri bir alem. Her iki tarafta diğerini kandırdım zannediyor.

Haberin Devamı

Köylünün fikrası gibi...
Bir köylü şehire gitmiş. So¬kakta aylak aylak dolaşıyormuş. Sigara tellendirmek istemiş. Ama kibriti yokmuş. Üstü başı düzgün, şehirli bir adamı durdurup ateşi olup olmadığını sormuş.
Şehirli bu ya... Canı biraz köylüyle dalga geçmek istemiş. Çıkarmış cebindeki el fenerini köylünün sigarasına doğru tutmuş. Köylü de sigarasını fenere doğru...
Sigara tabii bir türlü yanmak bilmiyor. Tam 20 dakika uğraşmış köylü... Olmuyor... Sonunda sigarasını yakamadan ayrılmış.
Köylünün saflığıyla dalga geçtiği için mutlu olan şehirli, gülerek akşam arkadaşlarına olayı anlatmış. "Enayi, el feneriyle sigarasını yakmaya çalıştı. Tam 20 dakika uğraştı" demiş. Köylünün saflığına saatlerce gülmüşler.
Ve köylü köyüne dönmüş. Şe¬hirdeki anılarını bir kahvede anlatırken, "Sormayın" demiş. "Enayi bir şehirliye rastladım. El feneri ile sigaramı yakmaya kalkıştı. Yutarmıyım, ben de tam 20 dakika uğraşmış gibi yapıp, fene¬rin pilini bitirdim" demiş.
İşte, Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkisi de bugünlerde, "köylü-şehirli" ilişkisine benziyor. Biri diğerinin sigarasını el feneriyle yakmaya kalkıyor, diğeri ise bunu yuttuğu görüntüsü verip, fenerin pilini bitiriyor. Hangisi akıllı hangisi saf belli değil.

Haberin Devamı

                            ***

Son dönemde Avrupa Birliği ciddi bir şekilde şapkasını önüne koyup, "Türkiye ile ne yapacağız?" sorusunun cevabını düşün¬meye başladı.
Son dönemlerin “moda sözüyle”, Türkiye’de eksen kayması var mı?
Varsa bunun AB’ye zararı olur mu?
Türkiye’nin “çapasını”, AB’ye bağlı tutmak için ne yapmak gerekir?
Sigarasını fenerle yakmaya kalkışmanın bedeli olur mu? Vs...
Çünkü Türkiye, kolay elden çıkarılamayacak bir ülke...
Avrupa’nın dışına çıkan bir Türkiye’nin Avrupa’ya daha olumsuz etkiler yansıtacağı düşüncesi ağır basıyor.
Türkiye’nin AB’den uzaklaşması, hiç bir ülkenin işine gelmiyor.
En başta, Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi’ni sayabiliriz. Sorunların çözümü, AB perspektifi korunan bir Türkiye ile mümkün. Ama tersi...

                             ***

Bu nedenle ben Türkiye’nin dış politikasını “doğru” buluyorum. “Eksen kayması” gibi “sanal” tartışmaları da saçma...
Çünkü Türkiye’nin ekonomisinin yüzde 50’den fazlası batıyla. Ekonomisi batıya “göbekten bağlı” olan Türkiye’nin siyasi olarak batıdan “eksinini” uzaklaştırabilmesi mümkün değil.
Doğu’ya “ilgi gösteren”, hatta gerek ticari, gerekse “siyasi” işbirliğine giren Türkiye, batıda daha çok kıymetlenecektir.
Ondan sonra da “Türkiye’yi kaybetmemek için ne yapmalıyız?” sorusu sorulacaktır.
Yeter ki Avrupa sigaramızı el feneriyle yakmasın.
Yeter ki biz de, fenerin pilini bitirmek için uğraşmayalım.

Yazarın Tüm Yazıları