Seyahat hastalığı tatili zehretmesin

Dokuz gün sürecek bir bayram tatili var önümüzde. Bu uzun tatili değerlendirmek isteyen kimileri seyahate çıkma hazırlıklarına başladı bile. Tatil hastalıklarıyla tatilinizin zehir olmasını istemiyorsanız, uyarılarımıza kulak verin.

Uzmanlar, insana seyahati zehir bulantının nedenini henüz kesin olarak saptamış değil. İç kulaklarındaki denge mekanizmasının aşırı derecede duyarlı olmasının böyle bir sorun yarattığı biliniyor. İç kulak, bizim zemin ile hangi pozisyonda olduğumuzu belirler. Sürekli hareket, iç kulaktaki denge mekanizmasını bozarak, insanda sarhoşluk etkisi yaratabilir. İki durumda da kendimizi kötü hissederiz, kusma ihtiyacı duyarız, hatta hasta oluruz.

Özellikle çocuklar, seyahat hastalığına sık yakalanırlar. Onların duyu organları, değişiklikleri çok çabuk algılarlar. İç kulak aşırı duyarlı olur ve en küçük bir sarsıntı bile çocuğu hasta edebilir.

Tedavisi mümkün

Eğer yolculukta hastalanmaktan korkuyorsanız, bazı tabletler belirtilerin çoğunu yok edebilir. Bazı durumlarda da bileklere geçirilen akupunktur etkili baskı bantları da işe yarıyor. Ancak bazı uzmanlar bu uygulamanın psikolojik etki yarattığı kanısındalar.

Çocukların durumu

Çocukların seyahat hastalığına yetişkinlerden daha sık yakalandıklarını belirtmiştik. İki yaşından küçüklerde çok seyrek olduğu halde, 3-12 yaş gruplarındaki çocuklarda çok sık görülüyor

En çok etkilenenler

Araştırmalar, seyahat hastalığının kadınları daha çok etkilediğini gösteriyor. Özellikle hamile kadınlarda seyahat hastalığı çok sık görülüyor. Ayrıca, adet kanamaları öncesi hastalanma olasılığı çok yüksek.

Tedbirler

Seyahat hastalığına karşı kullanılacak tabletler, yolculuktan önce alınmalıdır. Yola çıkmadan önce ağır yemekler yenmesi de sakıncalıdır. Hareketlenmelere aşırı duyarlı kişilerin, yolculuk sırasında okumaları da hastalığı tetikler. Seyahate çıkarken yanınızda plastik torba, içme suyu ve kağıt havlu bulundurmayı ihmal etmeyin.

HAFTANIN KİTABI

‘‘Antipsikiyatrinin, barındırdığı insancıl öze karşın, muhkem ve tutarlı bir bakış açısı yansıtmadığını sanıyorum. Duygusal yaşantının her bir parçacığını patoloji hanesine yazarak bir ilaç önermek ne kadar indirgemecilikse, ruhsal ıstırabı görmezden gelerek ilaç tedavisini yok saymak da o kadar indirgemeciliktir. İfrat ve tefrit arasında bir yol olmalı.’’

Doç. Dr. Kemal Sayar, Ruh Hastalığını Anlamak isimli kitabını böyle tanıtıyor.

Bu kitap bir hafta süreyle tüm D&R mağazalarında yüzde 15 indirimli.
Yazarın Tüm Yazıları