Sanayici atıkları için 80-300 lira ödeyecek Süreko çarkı dönecek

TÜRKİYE Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanvekili, Çimentaş Genel Koordinatörü Mustafa Güçlü heyecanlı:

- Kula’ya 20 milyon Euro yatırımla ilk adımını attığımız Süreko Ege Endüstriyel Atık Geri Kazanım ve Bartaraf Tesisi, bana atık işinin göründüğünden çok farklı boyutları olduğunu gösterdi.
- Neden girdiniz bu işe?
- Çimento fabrikaları, atıkları yakıp enerjiye dönüştürme konusunda önemli rol oynuyor. Yakıt olarak kullandığımız atıklarla ilgili araştırma yaparken bu işe girmeye karar verdik.
- Bu tesisin bir benzeri Kocaeli’deki İzaydaş değil mi?
- İzaydaş, atıkları tümüyle bertaraf ediyor.
- Ya sizin tesis?
- Yeni kurulduğumuz için en son teknolojiyi getirdik. Bu tesis, atıkları üçe ayıracak. Birincisi geri kazanılabilecekler, ikincisi çimento tesislerimizde yakıt olarak kullanılabilecekler, üçüncüsü de bertaraf edilecekler.
- Bertaraftan kasıt nedir?
- Hiç kullanılamayacağı için atılacak bölüm. En küçültülmüş haliyle doğaya bırakacağız.
- Tesisin baca gazı, emisyon durumu nedir?
- Hiçbir şekilde çevreye zararı olmayacak.
- Çimento fabrikalarını “çevreyi kirletir” biliriz. Çoğunun çevresi, yayılan tozlarla bembeyaz olurdu. Şimdi, o fabrikalar sanayi atıklarını yakıyor. Yani, çevreci rol üstleniyorlar öyle mi?
- Artık filtrelerle çevreye zarar vermeleri önleniyor. Atık yakma yönüyle de diğer sanayi kuruluşlarının çevreye bırakacakları materyalleri yok ediyoruz.
Mustafa Güçlü, Türkiye’deki endüstriyel atıklarla ilgili rakama vurgu yaptı:
- Türkiye’deki sanayi kuruluşlarının yıllık toplam atığı 2 milyon ton.
- Sistem nasıl işliyor? Parayı nereden kazanacaksınız?
- Yasa gereği, sanayiciler atıklarını bertaraf etmek durumundalar. Onlar atıklarını bize gönderecekler. Üstüne de ton başına 80-300 lira arası ödeme yapacaklar.
Güçlü’den ton başına 80-300 lirayı duyunca, hemen basit hesabı yaptım. Süreko, tam kapasiteyle çalışsa, yılda 80 bin ton endüstriyel atığı işleyecek.
Hepsini ton başına 80 liradan gerçekleştirecek olursa, yıllık ciro 6.4 milyon lira düzeyinde oluşacak. Ton başına 300 lira dikkate alınırsa, rakam yılda 24 milyon liraya çıkabilecek...
Ciro, kâr bir yana, en önemlisi doğanın atıklarla boğulmasını yavaş yavaş da olsa önleyebilmek...

‘Evden çıkan’a da yönelecek atıktan elektrik üretecek

SÜREKO Atık A.Ş.’nin bağlı bulunduğu Recydia’nın Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevini de yürüten Mustafa Güçlü, Çimentaş’ın sahibi olan İtalyan Cementir Holding’in hedefleri arasında evsel atıkların bertarafının da olduğuna dikkat çekti:
- Türkiye’de yılda 2 milyon ton endüstriyel, 25 milyon ton da evsel atık ortaya çıkıyor.
- O işe de girecek misiniz?
- Düşünüyoruz. Endüstriyel atıklarda yükü sanayici karşılıyor. Evsel atıklarda belediyelere iş düşüyor. Ayrıca, hem endüstriyel, hem evsel atıklardan elektrik üretmek de söz konusu.
- Ne zaman olacak?
- TBMM’nin “yenilenebilir enerji”yle ilgili yasaya koyacağı maddeye bağlı. “Yenilenebilir enerji”den elde edilen elektriğin biraz yüksek fiyatla alınması gerekiyor.
2 milyon ton endüstriyel, 25 milyon ton evsel atık...
Demek ki, İzaydaş’ların, Süreko’ların Recydia’ların sayısının artması gerekiyor...

Şarabı El Bulli’ye girdi İzmir’e kızgınlığı geçti

SEVİLEN Şarapları Yönetim Kurulu Üyesi Enis Güner’le geçenlerde Park Hyat İstanbul Genel Müdürü Harun Dursun’un da katıldığı “tadım gecesi”nde buluştuğumuzda sıkıntılıydı:
- 1983’ten beri faaliyette olan Gaziemir’deki fabrikamızı Aydın’a taşımak için hazırlıklarımızı tamamladık. İzmir’i yönetenlerin 1942’den beri üretim yaptığımız kentimizde bizi tutma konusunda pek yardımcı oldukları söylenemez.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Gaziemir’de bulunan fabrikanın 2007 yılından itibaren 1. sınıf Gayrı Sıhhi Müessese’ler (GSM) arasına girmesinin ardından, “yönetmeliğe uyun” yönünde Sevilen’e uyarılarda bulunuyordu. Sevilen Şarapları Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Güner, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne şu yanıtı veriyordu:
- Biz belediyeden “taviz” beklemiyoruz. Sadece “anlayış” istiyoruz.
Enis Güner, iki gün önce aradı, mutluluktan uçar gibiydi:
- İspanya’nın Katalan bölgesindeki Roses kasabasında bulunan, 4 yıldır da “Avrupa’nın ve dünyanın en iyi restoranı” seçilen El Bulli, Sevilen 900 Fume Blanc’ı mönüsüne aldı. İlk partiyi de gönderdik. El Bulli’den gelen bu talep, bütün sıkıntılarımızı unutturdu.
Enis Güner, bu başarıyı tek başına Sevilen’e mal etmedi:
- Bu, öncelikle Türk şarap sektörünün başarısı olarak algılanmalı. Londra’daki ünlü Fat Duck’tan sonra El Bulli’ye girmek gerçekten Türk şarap sektörü açısından önemlidir.
Ardından Denizli’nin Güney bölgesine dikkat çekti:
- Güney’de üretilen üzümlerden elde edilen şarapların dünyada bambaşka yere oturacağını savunuyordum. Sevilen 900 Fume Blanc da bunun kanıtı oldu.
Enis Güner’in altını çizdiği şu ayrıntı önemliydi:
- El Bulli, şaraplarımızı listesine koymak için bizden tek kuruş para talep etmedi...
Şarap üreticilerinden para isteyen İstanbul’un ünlü restoranlarına duyurulur...
Yazarın Tüm Yazıları