Sakin suda herkes kaptan!

Aylin Nazlıaka’yı farklı kılan en önemli özelliklerinden biri sakinliğiyse, diğeri de cesareti.

Haberin Devamı

Gerçekten de fırtınalı sularda kaptanlıktan çakmayacak bir yapıda. Hızlı düşünen, hızlı karar verebilen biri. Pazar başlayan röportajı bugün de devam ediyor...

Sakin suda herkes kaptan

-Siz de ODTÜ mezunusunuz. Ne diyorsunuz ODTÜ’de yaşanan bu son olaylar için?

Ne diyeceğim? Bu ülkenin, demokrasiyle alakası olmayan, baskıcı ve otoriter bir anlayışla yönetildiğini bir kez daha gördük! Düşünebiliyor musunuz, Başbakan
ODTÜ’ye, üniversitenin öğrenci sayısının dörtte biri kadar polisle gitti. 20 zırhlı araç ve 8 TOMA da eşlik etti. Sanki törene değil, savaşa gitti! Gençler, öğretim üyeleri yaralandı. AKP saldırının sorumluları hakkında işlemleri başlatmak ve kamuoyundan özür dilemek yerine, öğrencileri gözaltına aldı. Neyse ki yönetim dik durdu. Öğretim görevlileri, öğrenciler ve STK’lar öğrenciler serbest bırakılıncaya kadar eylem yaptı. Elbette ben de oradaydım. ODTÜ direnişini sonuna kadar destekledim.

-Rektörün tavrını nasıl buldunuz?

Ahmet Hoca zaten saygı duyduğum, kariyerimde etkisi olan bir kişiydi. Ama bu olayda sergilediği onurlu duruş ayrıca alkışlamayı hak ediyor. O nedenle kendisini arayıp kutladım. Bu olay ülke tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.

-Kadınlarla erkeklerin eşit şartlarda yaşadığı bir Türkiye görmeye ömrümüz yeter mi?

Bu iktidar döneminde bunun mümkün olabileceğini sanmıyorum.

-Sizce AKP’li kadın milletvekilleri, kadın kolları, AKP’nin erkek egemen politikalarına karşı seslerini yükseltebiliyor mu? Ya da günün birinde yükseltebilecekler mi?

Yükseltmelerini diliyorum. Bir devrim gerçekleşecekse, bunu kadınlar yapacaktır. O yüzden ben AKP’li kadın milletvekillerine inanmak isterim. Ama şu an gördüğüm tablo sadece “vitrin” gibi konumlandırıldıkları ve biat kültürü içerisinde itiraz ettikleri birtakım konularda bile seslerini çıkaramadıkları. Bu yapıyı değiştirmek onların misyonu olmalı.

-“Sakin suda herkes kaptan, cesaret ve samimiyet, fırtınalı suda anlaşılır” diyorsunuz... Ne demek istiyorsunuz?

Ben kendimi daha çok “zor zamanların insanı” olarak tanımlıyorum. Kararlı ve mücadeleciyim. Öfke kontrolüm iyidir, zor anlarda doğru karar verebilme eğilimim yüksektir. İnsanın gerçek performansı zor zamanlarda ortaya çıkar...

Haberin Devamı

Kadına yönelik şiddet yüzde 1400 artıyor

Haberin Devamı

-Siz AKP’nin kendi vekilini dayak yemekten koruyamamış olmasını eleştirdiniz mi? Ya da dayak yiyen kadın AKP’liydi diye onu desteklemekten kaçındınız mı?

Olur mu öyle şey! Tabii ki Fatma Salman’a sahip çıktım. Hem kendisine telefon ettim hem de çeşitli televizyon programlarında desteğimi beyan ettim. Kadına yönelik hiçbir soruna parti perspektifiyle bakılmaması gerektiğine inanıyorum. Kadına yönelik şiddetin, yüzde 1400 arttığı, kadının bir eşya, bir nesne gibi konumlandırıldığı bir ortamda, kadına yönelik şiddetin makam, mevki, unvan gözetmeden, her seviyede gerçekleştiğini görüyoruz. Fatma Salman olayı, buna iyi bir örnek. Her üç kadından biri şiddet görüyor bu ülkede, her gün beş kadın yaşamını kaybediyor, böyle bir coğrafyada yaşıyoruz. Devlet, korunma talep eden kadınların yüzde 73’ünü koruyamıyor, Sığınma Evleri’nde kadınların yüzde 27’si yaşamını kaybediyor. Fakat Fatma Salman’ın bir gün içinde boşanmasının sağlanması, bir gün sonra kendisine koruma verilmesi görmeye alıştığımız genel bir fotoğraf değil. Türkiye’de herkes bu imkânlardan yararlanamıyor, önemli olan bu uygulamaların herkes için geçerli olması.

Haberin Devamı

Lojistik destek: Kayınvalidem

-“Siyaset yaptığım için her an yanlarında olamıyorum” diye en çok hangisi için suçluluk duyuyorsunuz: a) Eşiniz b) Ergenlikteki büyük oğlunuz c) 4.5 yaşındaki küçük oğlunuz

Siyaset-özel hayat ilişkisini dengelemeye çalışıyorum, kolay olmuyor. Bu sadece benim değil tüm ailenin yaptığı bir fedakârlık. Böyle olacağını başından beri biliyorduk. Büyük oğlum 12 yaşında daha ama siyasetle çok ilgili. Çok da konuşkan bir çocuk, size Bakanlar Kabinesi’nin yarısını ezbere sayabilir, beni anladığını düşünüyorum, eşim zaten sonsuz destek, küçük oğlum da olup bitenin henüz tam anlamıyla farkında değil. Onların özel günlerine mutlaka gidiyorum.
Birinin gösterisi oluyor, ötekinin konseri ya da bir spor müsabakası. Aileyle ilgili özel anları asla atlamıyorum, bir şekilde programımı ona göre ayarlıyorum. Hem benim hem eşimin ailesi birbirine çok kenetlenmiş durumda. Bugünlerim zor geçtiği için, sağ olsun kayınvalidem, atladı mesela İstanbul’dan Ankara’ya geldi. Böyle lojistik desteklerim de oluyor.

Haberin Devamı

50 örgütle birlikte suç duyurusunda bulunduk

-Gelecek hayaliniz ne...

Kadınların birbirine kenetlenerek, eşit birer yurttaş olabilmek ve eşit temsiliyet için el ele, kol kola mücadele vermesi. Biz bu yaşananlara tepki gösterdik, gittik 50 sivil toplum örgütüyle birlikte adliyeye suç duyurusunda bulunduk. Bu hareket bir kıvılcım olarak başladı ve şu anda bütün ülkeye yayılıyor. Umut ediyoruz ki, ateş topuna dönüşecek ve tüm Türkiye’yi saracak. Ben bu ülkenin kadınlarına sonuna kadar güveniyorum ve kadınlarda bunu yapabilecek güç ve dirayette olduğuna inanıyorum. Kürtaj yasası geri çekildiyse, bu tamamen kadınların kendi bedenlerine sahip çıkması, bunun için sokaklara dökülmesi ve seslerinin bir şekilde hükümet tarafından duyulmasıyla olmuştur.

 

Yazarın Tüm Yazıları