Sağlık

Gündüz TEZMEN
Haberin Devamı

Kalp krizinde ilk yardım; aspirin

GEÇTİĞİMİZ günlerde Berlin'de yapılan uluslararası kongrede kalp krizi başlangıcında bir tane Aspirin çiğnenmesinin hayat kurtarıcı olabileceği açıklandı.

Dünyanın çeşitli ülkelerinden 1500 den fazla uzmanın katıldığı Kalp-Damar Hastalıklarından Korunmada Risk Yönetimi Kongresi'nde konuşan İngiliz kardiyolog Prof. Dr. Laura Corr, kalp krizlerinde ölümlerin genellikle ilk saat içinde olduğunu belirtip, hastaların çoğunun hastaneye ulaşıncaya kadar kaybedildiğini, bu nedenle ilk anlardaki müdahalelerin hayat kurtarıcı olduğunu açıkladı.

Kalbi besleyen koroner damarların iç yüzeyini kaplayan zarın altında biriken kolesterol, zamanla fibrin ve kalsiyum gibi diğer elemanlarla birleşerek ateroskleroz plağı adı verilen oluşumlara yol açar. Bu plaklar damarı daraltmakla birlikte belirli bir boyuta ulaşıncaya ya da tam tıkanma oluncaya kadar belirti veremezler.

Herhangi bir nedenle, örneğin tansiyonun ya da şekerin yükselmesi, stres, sigara içimi gibi nedenlerle bu plağın üst kısmındaki kaygan iç zar yırtıldığında plak, kanla temas etmeye başlar. Bu temas, kanın içinde pıhtı oluşturmakla görevli trombositlerin (kan pulcukları) birbirlerine yapışarak pıhtı oluşturmasına yol açar. Böylece daha önce tam tıkanma olmamış damarda, tamamen tıkanma oluşur.

Damarın tıkandığı anda, çoğu kişinin bildiği göğüs kemiğinin arkasında, bazen sol kola, bazen boyun ya da sırta vuran ağrı, bulantı, terleme gibi belirtilerle başlayan bir kalp krizi oluşur.

Damarın tıkanması, bu damarın beslediği kalp kasında kalıcı bir hasara yol açar. Kalbin, kasılabilir hücrelerinin hasara uğraması bazen tehlikeli ritm bozukluklarının oluşmasıyla kalp durmasına yol açabilirken, bazen de kalbin kasılabilir kısmının azalması nedeniyle ciddi boyutta kalp yetersizliği ve buna bağlı olarak dolaşım bozukluğu nedeni olabilir.

Kalp krizi atlatılabilirse de hasara uğrayan kalp kasının iyileşmesi söz konusu değildir. Bu kısım, kasılma yeteneği olmayan bir bağ dokusu ile kapatılır.

Görüldüğü gibi kalp krizinde iyileşme söz konusu değildir. Önemli olan krize yakalanmamak, eğer bu mümkün olamazsa hasarlı alanın mümkün olabildiğince sınırlı kalmasını sağlamaktır. İşte Aspirin her iki konuda da yardımcı olabiliyor. Herhangi bir sorun olmadan düzenli bir şekilde düşük dozlu Aspirin kullanılması kalp krizi geçirme riskini azalttığı gibi kalp krizi belirtilerini hisseder etmez Aspirin alınması da kalpteki hasarlı alanın olabildiğince sınırlı kalmasını sağlıyor.

Prof. Dr. Corr'un kalp krizi belirtilerinin hissedilmesi halinde alınmasını önerdiği Aspirin dozu 300 mg. Aspirin'in çiğnenerek alınması, mide tahrişini azaltma ve hızla kana karışma açısından daha yararlı.

Aspirin Türkiye'de 500 ve 100 mg.lık tabletler halinde satılıyor.

Yazarın Tüm Yazıları