Rezil rekorlardan ne zaman kurtulacağız?

"ANKARA'nın en güzel tarafı, İstanbul'a dönüşüdür" diyenlerdenim.

Yahya Kemal, hem de milletvekiliyken söylemiş.

Ankara dönüşlerinde bu söz aklıma gelir.

"Şair haklıymış" derim.

Benim gibi düşünmeyenler vardır.

Benim gibi düşünmeyenlere de saygım var.

Evet; bu bir Ankara dönüşü yazısı.

Ankara'nın nabzını tutacaksam, mutlaka 9. Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel ile görüşmek isterim.

Uygun olursa görüşürüm.

Bizi kabul ettiğinde, bir kısa söyleşisi vardı.

Gerçi sorulanlar son derece gereksizdi.

Sorular üzerine Kenan Evren'in sözlerini yorumladı.

Onun niyetinin, ancak Türkiye'nin nasıl daha iyi yönetileceğine ilişkin olduğunu söyledi.

Demirel'e düşen de, yakışan da buydu.

Ben, Kenan Evren'in sözlerini ciddiye almadım.

Eskilerin tabiriyle üzerinde "imal-i fikr" edilmiş bir düşünce olmadığını biliyorum.

Habertürk'te Özlem Gürses bana sorunca, Evren'in "yaşına, başına" verdiğimi açıkça söyledim.

Kısacası, tam da "Laf ola beri gele!" cinsinden sözlerdi...

***

Demirel, demokrasimizin içinde bulunduğu "çoraklığa" dikkat çekiyor.

Bakışı, "yüzeysel" değil.

Ondan, bugün artık bir siyasi parti ya da siyasetçi tercihi beklerseniz, yanılırsınız.

Onun derdi sistemin bütünüyle.

Yaşanılan "çoraklıkta", medyanın da, üniversitelerin de, meslek kuruluşlarının da günahı olduğunu söylüyor.

Haksız da değil.

Çoğu zaman altını çiziyorum.

İktidar olsun, muhalefet olsun bu siyaset duayeninden yararlanmıyor ya da yararlanamıyor.

***

Bu satırları yazarken, elim bir kaza haberi aldım.

Kandıra Kaymakamı Mehmet Sarıcan'ı trafik kazasında kaybetmişiz.

İyi bir arkadaşımdı.

Kendime sabır telkin etmeye çalışıyorum.

O, Kandıra'nın makus talihini değiştirmeye çalışıyordu.

Öte yandan da Türkiye için kafa patlatıyordu...

Okuyan, düşünen bir adamdı.

Kamu yönetimini biraz tanıyorsanız...

Bilin ki, o çok farklıydı.

Her buluştuğumuzda, Türkiye'yi, ülkemizin geleceğini konuştuğumuz, tartıştığımız bir dosttu.

Hatırasına hürmeten özellikle altını çiziyorum.

Bilinmeli ki, Türkiye bir kıymetini kaybetmiştir.

Bu ülkede kimlerin nerelerde kamu adına -güya- görev yaptığını görünce...

Onun çok daha fazlasını hak ettiğini bilerek yazıyorum.

Kaymakamlığının ilk gününde yanındaydım.

Son yolculuğunda da yanında olacağım.

Bugün bize düşen, "Allah rahmet etsin" demek.

Ancak...

İsyan etmemek de mümkün değil.

Ancak trafik kurbanlarıyla kırabildiğimiz rezil rekorlardan ne zaman kurtulacağız?
Yazarın Tüm Yazıları